Ücret gelirlerinin yıllık beyanı
Bir işverene tabi olup onun belirlediği belli bir iş yerine hukuken bağlı olarak çalışan kişilerin elde ettikleri gelirler (çeşitli adlarla yapılan nakdi ve ayni ödemeler) Gelir vergisi Kanunu’nda ücret olarak sayılmıştır. Söz konusu kanunla vergiden istisna edilmemiş ücret gelirleri vergiye tabi olacaktır. Vergi hesabı ücret gelirleri için belirlenmiş tarife değişiklikleri dikkate alınarak yapılır. Vergilendirme bakımından ücretler gerçek ücretler ve diğer ücretler olarak iki ayrı vergileme esasına tabidir. Gerçek usulde ücretlerin vergilendirilmesinde iki usul söz konusudur;
• Ücretten işverenlerce tevkifat yapılması,
• Elde edilen ücretin yıllık beyanname ile beyan edilmesi.
Her yıl olduğu gibi, 2015 yılı Mart ayında da (1-25 Mart) gelir vergisi mükelleflerinin beyana tabi gelirlerini vergi dairelerine internet üzerinden veya posta yoluyla bildirmeleri gerekmektedir. Ücret gelirlerinin çok büyük bölümü işverenlerce kaynakta kesilip vergi dairelerine ödemek suretiyle vergilenmektedir. Bu, çoğu halde nihai vergileme mahiyetindedir.
Tek işverenden alınmış ve kesinti suretiyle vergilendirilmiş ücret gelirleri için tutarı ne olursa olsun yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde de bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
Ancak, vergi kesintisinin yapılmasının mümkün olmadığı hallerde, birden fazla işverenden ücret alınması ve kanunda belirlenmiş belirli hadlerin aşılması durumunda ücret gelirinin beyan suretiyle vergilenmesi gerekli olmaktadır. Bu gün yazımızda yıllık beyanname verilmek suretiyle vergilenecek ücretler konusu üzerinde duracağız.
Yıllık beyanname verecek ücretliler
Kısaca belirtmek gerekirse, 2014 yılında elde ettikleri ücret gelirleri nedeniyle beyanname vermek durumunda olan mükellefler şöyle sıralanabilir;
• Birden fazla işverenden kesinti yoluyla vergilendirilmiş ücret geliri elde eden ücretlilerden, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerin toplamı 27 bin TL’yi (Gelir Vergisi Kanunu'nun 103'üncü maddesinde yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutar) aşan ücretliler,
• Ücretlerini yabancı bir memleketteki işverenden doğrudan doğruya alan hizmet erbabı ,
• İstisnadan faydalanamayan yabancı elçilik ve konsolosluk memur ve hizmetlileri,
• Maliye Bakanlığı’nca yıllık beyanname ile bildirilmesi gerekli görülen ücretliler,
• Ücretleri kesinti yoluyla vergilendirilmeyen yukarıda sayılanlar dışında kalan ücretliler.
Yabancı bir ülkedeki işverenden doğrudan elde edilen ücretler
Yabancı ülkelerde bulunan işverenlerden alınan ve tevkifata tabi olmayan ücretler (varsa Türkiye dahilindeki kazanç ve iratlarıyla birlikte) elde eden kişilerin ikametgahlarının bulunduğu yerin vergi dairesine yıllık beyanname ile beyan edilir.
Ancak; Gelir Vergisi Kanunu'nun 23'üncü maddesinin 14 numaralı bendi gereğince, kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler gelir vergisinden istisna edilmiştir.
Bu istisnanın uygulanabilmesi için;
• Türkiye’de hizmet arz eden gerçek kişinin bağlı bulunduğu işverenin dar mükellef kurum olması, bu kurumun da Türkiye’de hiçbir şekilde kazanç elde edecek mahiyette faaliyette bulunmaması,
• Dar mükellef kurumda çalışan kişinin hizmet erbabı ve yapılan ödemenin de ücret niteliğinde olması,
• Dar mükellef kurumun Türkiye’deki personeline yapacağı ödemenin bu kurumun yurtdışı kazançlarından karşılanması,
• Ücretin döviz olarak ödenmesi,
• Ödenen ücretin dar mükellef kurumun Türkiye’deki hesaplarına gider olarak kaydedilmemesi şartlarını bir arada taşıması gerekmektedir.
Öte yandan, dar mükellef gerçek kişiler, tamamı Türkiye’de tevkif suretiyle vergilendirilmiş olan ücret gelirleri için yıllık beyanname vermezler, diğer gelirleri için yıllık beyanname verseler dahi tevkif yoluyla vergilenen ücret gelirlerini beyannameye dahil etmezler.
Yabancı elçilik ve konsolosluklarda çalışan ve istisnadan faydalanmayan memur ve hizmetlilere ödenen ücretler
Yabancı ülkelerin Türkiye’de bulunan elçi, maslahatgüzar ve konsolosları ile elçilik ve konsolosluklara mensup olan ve o ülkenin uyruğunda bulunan memurlarının ücretleri vergiden istisnadır. Ancak bunların dışında kalan memur ve hizmetlilerin yalnızca bu işlerden dolayı aldıkları ücretlerinin de vergiden istisna olması karşılıklı olma koşuluna bağlıdır. Söz konusu elçilik ya da konsolosluğun bağlı olduğu ülkede de vergi istisnası tanınmışsa bu kişilerin ücret gelirleri de vergiden istisna olacaktır.
Karşılıklılık esasının uygulanmadığı durumlarda karşılık esasına uymayan ülkenin Türkiye’deki temsilciliğinde çalışan memur ve hizmetliler istisnadan yararlanamazlar. Bu durumda ücret sahipleri elde ettikleri tevkifata tabi tutulmamış ücret gelirini yıllık gelir vergisi beyannamesiyle oturdukları mahallin vergi dairesine beyan edeceklerdir.
Birden fazla işverenden alınan ücretler
Birden fazla işverenden ücret alan ve birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerin toplamı Gelir Vergisi Kanunu'nun 103. maddesinde yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı (2014 yılı için bu tutar 27 bin TL’dir.) aşmayan mükelleflerin, tamamı kesinti yoluyla vergilendirilmiş ücretleri yıllık beyanname ile beyan edilmeyecektir.
Ancak, birden sonraki işverenden alınan ücretlerin toplamının 27 bin TL’yi aşması durumunda, ücretlerin tamamı (ilk işverenden alınan ücrette dahil olmak üzere) yıllık beyannameye dahil edilecektir. Birden fazla işverenden ücret alınması halinde, birinci işveren alınan ücretin hangisi olacağı ücretli tarafından serbestçe belirlenecektir.
2014 yılında tevkifata tabi olarak birden fazla işverenden elde edilen ücret gelirlerinin yıllık beyanname ile beyanı ile ücret geliri ve diğer gelir unsurlarının birlikte elde edilmesi durumunda ücretlerden ve diğer gelir unsurlarından yıl içinde yapılan gelir vergisi tevkifatı tutarları yıllık beyannameye dahil edilen gelir unsurları ile ilgili olarak beyanname üzerinde hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilecek ve kalan gelir vergisi mart ve temmuz olmak üzere iki taksit halinde ödenecektir.
Ücret gelirini ve mesken kira gelirini birlikte elde edilmesi halinde konut kira geliri istisnasına etkisi
İstisna haddinin üzerinden hasılat elde edenlerden, Gelir Vergisi Kanunu'nun 103. maddesinde yazılı tarifenin üçüncü diliminde ücret gelirleri için yer alan tutarın (2014 yılı gelirlerinin vergilendirilmesinde esas alınmak üzere 97 bin TL) üzerinde ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve irat elde edenler söz konusu istisnadan yararlanamayacaklardır
Mesken kira gelirine istisna uygulanıp uygulanmayacağına yönelik tutarın tespitinde ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratların, ayrı ayrı veya birlikte elde edilmesine bakılmaksızın, elde edilen kazanç ve iratların brüt tutarlarının toplamı dikkate alınacaktır. Söz konusu tutarın tespitinde, sayılan bu kazanç ve iratların beyan edilip edilmemesinin ya da bu kazanç ve iratlara herhangi bir istisna uygulanıp uygulanmamasının önemi bulunmamaktadır.
Vergi matrahının hesabında indirimler
Yıllık beyanname ile bildirilecek gelirlerden yapılabilecek indirimler Gelir Vergisi Kanunu ile diğer kanunlarda belirtilmiştir. Gelir vergisi matrahının tespitinde gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek safi gelirlerden(ücretin safi tutarı) şahıs sigorta primleri, eğitim ve sağlık harcamaları, bağış ve yardımlar, sponsorluk harcamaları, yardım kampanyalarına yapılan ayni ve nakdi bağışlar, Türkiye Kızılay Derneğine ve Türkiye Yeşilay Cemiyetine makbuz karşılığı yapılan nakdi bağış ve yardımlar ile GVK’nın 89. maddesinde ve diğer kanunlarda izin verilen harcamalar indirilebilir.