Üç günde mukteza
VERGİ PORTALI / Zeki Gündüz / YMM, PricewaterhouseCoopers Vergi Hizmetleri Ortağı zeki.gündüz@dunya.com Değerli DÜNYA okurları geçen hafta katıldığım İstanbul Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası seminerinde İstanbul Vergi Dairesi Başkanı Şükrü Dilaver Bey açılış konuşması yaptı ve meslek mensuplarına oldukça güzel mesajlar verdi. Bu köşenin elverdiği ölçüde sizlerle paylaşmak istiyorum. Meslek mensuplarına gönderilen mektuplar Geçen çarşamba sizlerle paylaştığım, vergi dairelerinden gönderilen, elimizdeki banka verileri ile KDV beyanlarınız uyuşmuyor mealindeki 'Gelir Vergisi beyanı öncesi uyarı mektupları' konusu oda başkanınca dile getirilince, sayın Dilaver, bunlar genel yazılardır, art niyet yoktur, sizlerden de açıklama beklemiyoruz dedi. Denetçi sayısı 1000'e ulaşacak İstanbul'daki vergi denetmeni sayısını 1000'e eriştirmeyi hedeflediklerini, geçmişi değil günceli inceleyeceklerini ifade edip iki stratejiden bahsetti. 1. Yaygın yoğun denetimler artırılacak 2. Sektörel denetimlere ağırlık verilecek. 16 sektör öncelikle incelenecekmiş Yaptıkları çalışmalarla 16 öncelikle incelenecek hedef sektör belirlemişler. Konuşması sırasında bizlerle paylaşmadı. Muhabir arkadaşlarımızın yerinde olsam sayın başkandan bu sektörleri öğrenmeye çalışırdım. Bu incelemeler sırasında da cari yılla bir önceki yıla odaklanmayı düşündüklerini ifade etti. Üç günde mukteza Sayın Dilaver konuşması sırasında kurumlar vergisi beyanına hazırlandığımız şu günlerde beyana dönük olarak kafamızda oluşan sorulara yönelik olarak: 'Sorun üç günde cevaplayalım' taahhüdünde bulundu. Hadi üç günde olmasın bir haftaya, beyan öncesine yetişmesine de razıyız. Niyetin, yaklaşımı ortaya koyması açısından önemli olduğunu düşünüyoruz. Hukuk hukuk hukuk Sayın Dilaver yaklaşımlarında yeknesaklığı hedefledikleri ve İSMMMO ile birlikte uygulama birliğini sağlamaya dönük olarak bir rehber çalışması sürdürdüklerini ifade etti ve yaklaşımlarındaki ana ekseni hukuk, hukuk, hukuk olarak tarif etti. Siz değerli DÜNYA okurları ile daha öncede paylaştığım bir yaklaşımı burada hatırlatma babından tekrarlamak istiyorum. İnceleme sırasında şayet İdare ile inceleme elemanı arasında bir yaklaşım farkı varsa lütfen bakanlıkça yayınlanmış düzenlemeye (bu çerçevede bir iç genelge mevcut) uyulsun ve ilk etapta konu idare içinde karara bağlansın. Varılan netice her neyse herkese bundan böyle aynı şekilde uygulansın. Adres güncellemesinde ciddi sorunlar var Sayın Dilaver mükellefleri, 'Adreslerinizi güncelleyin, hemen değişiklikleri bildirin ki gereksiz ve mali yönleri de olan problemlere yol açılmasın' diye uyardı. Değerli okurlar, bu uyarının anlamını koda girme (mali idarenin istihbarat arşivi) kavramının bilenler hemen anlayacaklardır. Şayet yapılan yoklamada adresinde bulunamadığınız için bu şekilde sınıflanırsanız, sizden mal alan veya size mal satan tüm şirketleri de şüpheli kategorisine sokmuş olursunuz. Limited şirketler ve AŞ'lerin kanuni temsilcilerini bilgilendirin Değerli okurlar biliyorsunuz (bilmeyenler de bu yolla bilgi sahibi edilmiş oluyor) limited ve anonim şirketlerin kanuni temsilcileri, şirketlerin varlıklarından alınamayan vergi borçlarından kişisel mal varlıkları ile müteselsil sorumludur. Limited şirket ortağıysanız veya anonim şirkette yönetim kurulu üyesiyseniz büyük bir ihtimalle kapsama alanındasınızdır. Hatır gönül ortaklığı yapmayın veya ben yönetim kurulundayım ama bu işlerle ilgilenmiyorum diye düşünmeyin. Mutlaka ve mutlaka bu açıdan sorumluluklarınızı bilin ve ona göre hareket edin. Hukukta bilmemek mazeret sayılmıyor. Biz de bu vesile ile bilgilendirme sorumluluğumuzu yerine getirmiş olduk. Sayın Dilaver'in gözü yükseklerde Geçen sene Klimanjaroya tırmanan Dilaver gelecek sene Himalayalar'a gitmeyi planlıyormuş. Ben 'hop'umu dedim Bana yaşanmış bir olay diye Mehmet Maç üstadım anlattı. Olay Esenler Otogarı'nda yaşanmış. Otobüs geri geri geliyor, otobüs muavini de gel gel gel diye şoförü yönlendiriyormuş. Otobüs arkadaki direğe çarpmadan önce muavin birkaç kez hop hooop diye bağırarak şoförü uyarmaya çalıştıysa da sesini şoföre duyuramamış ve şoför direğe çarpmış. Muavin koşa koşa ön tarafa gidip sağdaki ön giriş kapısından otobüse hızla tırmanıp şoförün yanına gelmiş ve 'Ben hopumu dedim.' demiş. Bu olay üzerine hemen aklıma müşavirler ve avukatlar geldi. Neden bilmem?