Uç fikirlerin ana vatanı

Atılım MURAT
Atılım MURAT AYKIRI FİNANS [email protected]

Pazartesi açıklanan enflasyon verisinden sonra faiz tartışmaları alevlendi. Siyasetçilerden, Merkez’in para politikası ile ilgili uzun süredir bir açıklama gelmiyor. Düşük faiz söyleminin olmaması, kurumun elini güçlendiriyor. Bu nedenle, şimdiden “Nisanda faiz indirimi kesin gelir” demenin bir manası yok. Gıda fiyatları kontrol altına alınmadan, TCMB adım atmayabilir. Seçim sonrasındaki atmosferi görmek isteyebilir. Ben, “Sadece belediye başkanı seçeceğiz. Seçim sonucunu ekonomi açısından abartmaya gerek yok” görüşündeyim. Öte yandan, sohbet ettiğim siyaset bilimciler seçim sonuçlarının politik iklimi farklı yerlere götürebileceğini, erken seçim spekülasyonun başlayabileceğini söylüyorlar. Siyasi arenada neler olacağını bilemiyorum. Ancak bildiğim bir şey varsa, seçimden sonra ekonominin kapsamlı bir programa ihtiyacının olacağıdır. Yılbaşından beri hemen her yazımda belirtiyorum. Yerli yatırımcıların dolar sevdası bitmedi. Global piyasalarda yaklaşık 2.5 aydır pozitif bir hava var. Risk alma iştahı yüksek. Bu piyasa ortamına ve cazip TL faizine rağmen, dolar/TL’deki düşüş bir noktada kaldı. Küresel piyasalarda rallinin başladığı tarih olan 24 Aralık 2018’de dolar/TL kuru 5.31 idi. Hafta başından beri 5.35-5.40 bandında hareket ediyor. Dolar kuru daha aşağıda olmalıydı. Bu durum, yatırımcıların “Kur düştükçe dolar alalım” stratejisinden kaynaklanıyor.

Dolar/TL kurunun seçim sonrasında alıp başını gideceğini düşünen yabancı kurumlar var. İçeride de uç seviyeler dillendiriliyor. Bunlar kısa vade için “absürt” tahminlerdir. Döviz kurunun sabitleneceği argümanının altı kolay dolmaz. Bir sosyal medya analizini okuyanlar, bana bu soruyla geliyorlar. Aynı insanlar bir yandan Merkez Bankası’nın “yetersiz” rezervlerini konuşuyor, diğer yandan kur sabitlemesinden dem vuruyor. Türkiye’de teknik olarak bunu sürdürmek zordur. TCMB’nin rezervleri; uluslararası rezervlerin ithalata göre ölçülmesi kriterine göre de, IMF’nin rezerv yeterlilik göstergesi koşuluna göre de yeterlidir. Fakat rezervler, sabit kur rejimi açısından tartışılır. Çünkü bu kur sisteminde Merkez Bankası sürekli alım satım yaparak müdahale eder. Böyle bir manevra alanımızın olacağını düşünmüyorum. Türkiye’de insanların dövize erişimi sınırlandırılır ve belli miktarda döviz alımına izin verilir görüşüne karşı, “O zaman piyasaların kapısına kilit vuralım” diyorum. Bunların olması, 24 Ocak 1980 kararlarıyla geçilen serbest piyasa ekonomisinden vazgeçmektir.

Seçim sonrasında sürecin nasıl yönetileceği önemlidir. Dışarıyla ilgili karamsar değilim. Büyük merkez bankalarının destekleyici politikaları devam eder. Biz kendi işimize bakalım. Her sektöre dokunacak, güven verecek, çıpaları olacak bir reform programı elzemdir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Dolar yükselir düşer 28 Ağustos 2019