Tutarlılık ve pragmatizm
Almanya’nın en başarılı başbakanlarından biri olarak kabul edilen Angela Merkel, Hıristiyan Demokrat Parti CDU Başkanlığı yaptığı 2005 öncesi Türkiye’nin Avrupa Birliği tam üyeliğine en çok karşı çıkan ismiydi.
Merkel, Türkiye’nin AB üyesi olamayacağını her konuşmasında dile getirdi ve Türkiye’ye en fazla “imtiyazlı ortaklık” verilebileceğini açıkladı.
"Pragma" kelimesinden türedi, "çıkar, yarar" anlamına gelir
Merkel, “40 yıldır yanlışlar yapıldı. Türkiye’ye büyüyen umutlar verildi. Türkiye’ye açık bir şekilde neleri yapabileceğimizi ve yapamayacağımızı söylemeliyiz.
Ankara’ya imtiyazlı ortaklık statüsü verilmesi iyi olur” açıklamasından 1,5 yıl sonra başbakanlık koltuğuna oturdu. Almanya Şansölyesi olarak görev yaptığı 2005-2021 yılları arasında Merkel bu tutumundan vazgeçti. Bu, Angela Merkel’in en “pragmatik” tutumuydu belki de. Pragmatizm, tüm eylem ve bilgilerin sağladığı fayda açısından değerlendirilmesi gerektiğini öne süren felsefi akımdır.
Uygulamacılık ve faydacılık adıyla da bilinir. Pragmatizm, "pragma" kelimesinden türetilmiştir ve "yarar," "çıkar" anlamına gelir. Pragmatistler tüm olay ve olgulara “ne işe yarar, ne fayda sağlar” gibi sorularla yaklaşırlar bütün olaylara. Bu pragmatik tutumu bir kez daha NATO’nun “Vilnius Zirvesi”nde somut olarak yaşadık.
Biden, Twitter videosunda Erdoğan'a teşekkür etmişti
NATO’ya üye olmak isteyen Finlandiya ve İsveç’e Türkiye önce karşı çıktı. Finlandiya’nın üyeliğine geçtiğimiz Nisan ayında “kabul veren” Türkiye, geçtiğimiz hafta da İsveç’in üyeliğine “evet” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden’in “NATO Vilnius Zirvesi”nde görüşmeleri sonrası, 20 milyar dolarlık F16 savaş uçakları, savaş uçakları için modernizasyon kiti, İsveç’in Türkiye’nin AB üyeliğine tam destek vereceği konuşuldu.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Görüşmede Türkiye ve ABD arasındaki siyasi, ekonomik ve ticari ilişkiler, güvenlik alanındaki işbirliği imkanları ve bölgesel konular ele alındı” denildi. ABD Başkanı Joe Biden, Twitter hesabından bir video paylaşarak, “Dün Türkiye, İsveç’in NATO’ya kabulü konusunda tarihi bir anlaşmaya vardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cesaretiniz, liderliğiniz ve diplomasiniz için teşekkür ederim. Bu zirve NATO savunmasına olan bağlılığımızı bir kez daha teyit etmiştir ve bunu daha da güçlü hale getirmeye devam edebilmeyi umuyorum” diye yazdı.
Yaşayarak öğrendik
Litvanya’nın başkenti Vilnius’te düzenlenen NATO Zirvesi’nde 31 müttefikin birlikte durduğunu vurgulayan ve Türkiye’nin İsveç’in üyeliğine yeşil ışık yakmasına değinen ABD Başkan Joe Biden, “Dünyaya ittifakımızın hiç olmadığı kadar birleşik olduğunu gösterdik ve yakında Türkiye ile süreci ilerletme konusunda varılan anlaşma sayesinde 32 müttefik olacağız” açıklamasında bulundu.
İsveç, NATO üyeliğine Türkiye’nin onay vermesi amacıyla geçtiğimiz Mayıs ayında terörle ilgili yasalarında sıkılaştırma ve yeni düzenlemeler yaptı. Yeni düzenlemelerle ülke genelinde terör örgütlerine destek verme veya propagandasını yapma eylemi 4 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak.
Bu cezanın suçun niteliğine göre 8 yıla kadar arttırılabilmesi de mümkün. Türkiye’nin NATO üyeliğine “yeşil ışık” yakmasından 4 gün sona İsveç Anayasa Mahkemesi iki Türk vatandaşıyla ilgili Türkiye’nin iade talebini, söz konusu iki kişinin eylemlerinin İsveç’te suç sayılmadığı gerekçesiyle reddetti. Bir insan için ve insan ilişkilerinde tutarlılık ne kadar önemli kavram ve erdem ise uluslararası ilişkilerde tutarlılık değil pragmatizmin en önemli kavram olduğunu bir kez daha yaşayarak öğrendik…