TUSİAD: Dönüşen Rekabette Yıkıcı Güç, Yapay Zekâ

Ufuk TARHAN
Ufuk TARHAN FÜTÜRİST UFUK [email protected]

TÜSİAD dördüncü kez Dijital Türkiye – Dönüşen Rekabette Yıkıcı Güç Kon­feransı düzenledi. Üretken yapay zekâ başta olmak üzere tüm sektörlerde yıkı­cı dönüşüm yaratan eğilimler, ülkemiz ve dünya ölçeğinde ele alındı. Geleceğin ekonomisinin teknoloji ve dijitalleşme ile nasıl şekillendiği konuşuldu.

Oturumlarda 2025 yılına kadar dünya ekonomisine 100 trilyon dolar katma değer sağlaması beklenen dijital dönüşüm değer­lendirildi. Teknoloji ve inovasyonun yıkıcı gücü ile yeniden şekillenen rekabet koşulla­rına odaklanıldı. Notlarımı ve yorumlarımı, katılamayanlar için aşağıda paylaşıyorum.

Bilmiyorum!

Pek çok etkinliğe konuşmacı olarak katı­lıyorum. Çoğunu da baştan sona dinlemeye gayret ediyorum. Bu sefer dikkatimi çeken önemli bir şey oldu. Hepsi birbirinden ba­şarılı, deneyimli iş insanı, akademisyen ve kanaat önderi olan konuşmacılar, sunumla­rında defalarca ‘bilmiyorum’ dedi Aslında yapay zekânın hem iş dünyasında hem top­lumsal katmanlarda küresel çapta büyük ve benzersiz bir dönüşüme yol açacağından hepsi emindi. Nelerin, nasıl değişebileceği; bu değişimlere uyum sağlamak ya da hazır­lanmak için neler yapılması gerektiğine dair düşünceleri ve önerileri de vardı. Ancak or­taya çıkacakların iyi mi, kötü mü olacağın­dan emin değillerdi ve sık sık ‘bilmiyorum, bunu bilemeyiz’ türünde ifadeler kullandı­lar ki haklılar.

Gerçekten de şu anda hiçbir kurum ya da sektör tam anlamıyla bir yol haritası çizebi­lecek veya net bir plan yapabilecek durumda değil. Çünkü hem teknolojik etkenler hem de jeopolitik, ekolojik, demografik ve eko­nomik risklerden ötürü her an her şey deği­şebilir. Bu nedenle, geçiş dönemi olarak gö­rülen önümüzdeki 5 yılda, geleceği mümkün olduğunca net okuyup hızlı, cesur, inova­tif ve geliştirici adımlarla yeniliklere uyum sağlamak büyük önem taşıyor. Bireysel ola­rak yetkinlikleri ve becerileri geliştirmek, kurumsal açıdan ise insan kaynağı kalitesi­ni, teknolojik altyapıyı müşteri memnuniye­tini maksimize edecek şekilde iyileştirmeye odaklanmak gerekiyor.

Enflasyon yapay zekâ ile düşebilir!

UBS Baş Ekonomisti Paul Donovan, sunu­munda yapay zekânın, korkulanın aksine, her sektörde gelişecek müthiş bir verimli­lik ve inovasyon ortamıyla yeni iş alanla­rı ve meslekler yaratacağını savundu. Bu­nun doğrudan, dolaylı ve beklenmedik şe­killerde istihdam artışına yol açacağını ve enflasyonun düşmesine katkı sağlayaca­ğını belirtti. Yapay zekânın artıracağı hız, verimlilik ve üretimin, farklı müşterile­re farklı fiyat uygulama esnekliği sunarak enflasyonu düşürebileceğini iddia etti. Ay­rıca, 10 yıl sonra haftada yalnızca 15 saat çalışacağımızı öngördü.

20 kişi ile 4 ayda yapılan iş, Midjourney ile 20 saniyede yapılıyor!

Mimar Emre Arolat, Dubai’de deniz ke­narında, çorak bir arazide yaşam komplek­si/köyü isteyen müşterilerine yapacakla­rı sunumu hazırlamanın, önceki teknoloji olanaklarıyla, son derece yetenekli 20 mi­mar ve çeşitli alanlardan mühendislerin çalışmaları sonucunda 4 ayda tamamlana­bildiğini anlattı.

Ancak, Midjourney yapay zekâsı ile bu sürenin ham halde 20 saniye­ye, fikir yürütmeler ve editlerle 20 dakikaya kadar indiğini belirtti. Yaptıkları çalışma­ları adım adım görsellerle de anlattı, olduk­ça etkileyiciydi. Bu hız, yaratıcılık sıçrama­sı ve verimlilik artışını tüm sektörler için düşündüğümüzde, konferansın teması olan ‘yıkıcı dönüşümün’ daha iyi anlaşılması ve hissedilmesi adına güçlü bir örnekti…

Sonuçta, yapay zekânın yeni bir çağın başlangıcı ve yıkıcı dönüşüm tetikleyicisi olduğu tartışmaya kapalı bir gerçek. Kaza­nan toplumların nitelikli insan kaynağına, Ar-Ge’ye, inovasyona ve teknolojiye yatı­rım yapanlar olacağı ise son derece açık. İleri teknoloji ihracatı sadece %3 olan ül­kemizin, bir an önce ulusal bir seferber­lik ile vizyon ve stratejilerini, kaçınılmaz şekilde gelen bu geleceğe uyumlu hale ge­tirmesi şart. Bu hamle yapılmazsa, küresel rekabetin gerisinde kalma riskimiz olduk­ça yüksek…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar