Türkiyesiz petrol yazısı
Son günlerde hızla artan petrol fiyatı, geçen yılın sonbaharında sert biçimde düşmüştü. O dönemdeki düşüşün nedeni, ABD’de kısa vadeli faizlerin uzun vadeli faizlere karşı avantaj kazanmasıydı. Başka bir deyişle, getiri eğrisinin baş aşağı olmasıydı. Getiri eğrisi bu şekli aldığında, Amerikan ekonomisinde resesyon olasılığı artıyor. Bu gösterge, son elli yılda ABD’de yaşanan altı durgunluğu 18-24 ay önceden tahmin etti. Cleveland Fed, ABD’de önümüzdeki 12 ayda resesyon yaşanma olasılığını yüzde 33 olarak hesaplıyor. Olasılık, geçmişte yüzde 40-50 bandında olduğunda da resesyon yaşanmış. Buna göre yüzde 33’lük ihtimal yüksek sayılabilir. Getiri eğrisi ile durgunluk arasındaki ilişki üzerine son aylarda çok sayıda karamsar makale ve araştırma raporu yayımlandı. Diğer taraftan, bir finansal göstergeye bakarak dünya piyasaları ve global ekonomi için karalar bağlamanın bir anlamı yok.
Fed faiz artırımları konusunda Aralık 2018’de yumuşama sinyali gösterince petrol fiyatı yükselişe geçti. Petrol fiyatı yılbaşından beri yüzde 30 civarında arttı. İşin ilginci, bu fiyat hareketinin güçlü dolara rağmen gerçekleşmesidir. Petrolün ucuz alternatifi kaya petrolündeki üretim artışı, 2014’ten 2016’nın ilk bölümüne kadar petrol fiyatı üzerinde bir baskı unsuruydu. Ucuz alternatif konusunu biraz daha açalım. Enerji uzmanlarına göre, derin sularda petrol arama-çıkarma maliyeti 10 milyar dolardır. Bu büyüklükteki bir projenin süresi 5 ila 10 yıldır. Öte yandan, 10 milyon dolarla, 20 günde kaya petrolü çıkarılabiliyor. Kısacası, kaya petrolünde bir üretim patlamasının olması normal bir durumdu. 2016’da başlayan uzun süreli yükseliş hareketi, 2018’in güz aylarına kadar devam etti. 2018’in Ekim-Aralık dönemindeki çöküşten sonra, yukarıda da belirttiğim gibi fiyat tekrar yükselişe geçti. Bugüne dönersek, Trump yönetiminin İran ve Venezuela’ya karşı sert tutumu enerji fiyatlarını destekliyor. Güçlü dolara rağmen fiyatların artması, dünya ekonomisinde büyümenin tekrar canlanabileceğinin sinyali olabilir. Doktora derecesine sahip tek emtia olan bakırın fiyatındaki gelişmeler de bu mesajı veriyor. Bakır üreticisi şirketlerin hisse senetleri, bakır fiyatındaki hareketi teyit ediyor. Ekonomik büyüme konusunda önemli öncü göstergelerden birisinin bakır fiyatı olduğunu belirteyim.
Son haftalarda ABD ve Çin’den gelen ekonomik veriler umut vericidir. ABD’de hükümetin kapanması ve kış aylarının dinamikleri ilk çeyrekte etkili oldu. Toparlanma emareleri görülüyor. Çin hükümeti para musluklarını açtı. Teşvik paketleri açıkladı. İkinci çeyrekte küresel ekonominin büyüme performansı beklentinin üzerine çıkabilir. Piyasalardaki coşkunluk hali sürebilir. Riskli finansal varlıklara ilgi olabilir. Özellikle Amerika’da halka arzlar, hisse geri alımları, şirket borçlanmaları artabilir. Yılın ikinci yarısındaki durumun, Çin ekonomisine bağlı olacağını düşünüyorum. Çin’in açıklayacağı reformların, büyümeyi ve emtia ithalatını nasıl etkileyeceği orta vadede belirleyici olacak.