Türkiye'de sebzenin beşte biri seralarda yetiştiriliyor

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN gungoruras@superonline.com

Eskiden her sebzenin, meyvenin, süs bitkisinin bir mevsimi vardı. Şimdilerde yıl boyu taze domates, salatalık, fasulye, biber, patlıcan yiyoruz. Manavlarda yıl boyu çilek satılıyor. 

Türkiye Ziraat Odaları Başkanının verdiği bilgilere göre, şimdilerde Türkiye’de üretilen sebzenin beşte biri, meyvenin yüzde 2’si, kesme çiçeklerin tamamına yakını seralarda, örtü altında yetiştiriliyor. 
Seralarda ve örtü altında yılda; 
-6 milyon tona yakın sebze, 
-350 bin ton meyve, 
-1.5 milyar sap süs bitkisi üretiliyor. 

Türkiye’de örtü altı yetiştiriciliği 1940’lı yıllarda Antalya’da kurulan seralarla başladı. 

1960’lı yıllardan itibaren plastiğin örtü malzemesi olarak kullanılmaya başlanmasıyla hızla gelişti. 

Süs bitkileri dahil sera alanı, 700 bin dekara yaklaştı. 
Toplam örtü altı yetiştiriciliği yapılan alanın; 
-yüzde 15 cam sera, 
-yüzde 45 plastik sera, 
-yüzde 40 tünel sera. 

Örtü altı yetiştiriciliğinde ilk sırada Antalya var. Bu ilimizi Mersin ve Adana izliyor. 

Örtü altındaki üretimde kullanılan alanın;
 -Yüzde 90’ında sebze, kalanında süs bitkileri ve meyve yetiştiriliyor. 

Örtü altında üretilen sebzenin; -yüzde 60’ı domates, daha sonra hıyar, karpuz, sivri biber, patlıcan geliyor. 

Örtü altında yetiştiriciliği yapılan meyveler içinde çilek, muz, üzüm, kayısı ve şeftali (nektarin) var. 
Serada üretilen meyvenin; -yüzde 50’si muz, büyük bölümü çilek. 

Örtü altı kesme çiçek üretiminde karanfilin payı yüzde 60, gülün payı yüzde 15 oranında. 

Örtü altı üretimde en önemli sorun pazarlama sorunu. Ürün olgunlaştığında kısa sürede pazarlanması gerekiyor. Ürünün bekletilmesi mümkün değil. 

Sera ve örtü yatırımının ağırlığı yanında, seraların ve örtülerin ısıtılma maliyeti var. Termal olmayan alanlarda ısıtılma maliyeti enerji fiyatına bağlı. 

Bizde işletmeler küçük olduğu için bir veya iki ürün dönemi sorunla karşılaşan üretici faaliyetini sürdüremiyor. Seracılık ve örtü altı üretim ekonomik bakımdan önemli olmasına karşın, üreticilerin imkanlarının sınırlı olması nedeniyle hızla gelişemiyor. Halbuki bu tür ürünlerin iç talep kadar ihracat talebi de büyük.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018