Türkiye yüzünü Anadolu’ya dönmeli

Geçen hafta, ünlü şef Refika Birgül’ün Kuzguncuk Simotas Binası’ndaki mutfak atölyesinde çok keyifli bir lansman gecesine katıldım. Kuzguncuk’un tarihi dokusunda, Anadolu’nun tahılları kullanılarak yapılan yemekler, Knorr’un Ramazan öncesinde piyasaya sunduğu çorbalar ve Refika Birgül’ün Türk mutfağına duyduğu tutku eşliğinde unutulmaz bir buluşma oldu. 

Türkiye’nin yerel lezzetlerini araştıran Şef Refika Birgül, firik ve siyez gibi geçmişte Anadolu’da çok kullanılan tahılların özel tariflerle tüketicilere sunulmasının hem yerel tarım güçlendiriceği hem de dünyaya ürünlerimizi tanıtmaya yardımcı olacağı inancıyla çalışmalar yapıyor. Araştırıyor ve yeni çözümler bulmaya çalışıyor.

Kalkınma için kaldıraç

Siyez buğdayı özellikle Kastamonu için çok önemli bir ürün. Ülkemizde, siyez buğdayının ekilmesinden üretilmesine kadar tüm aşamalarını yürüterek bu alanda otorite olan Mustafa Afacan, lansman gecesinde ‘Kastamonu’da siyez buğdayı ve siyez buğdayından yapılan ürünlerin, bölgedeki çiftçilerin ekonomik ve sosyal açıdan kalkınması için çok önemli bir kaldıraç vazifesi gördüğüne dikkat çekti.

Bulgurla tatlı tuzlu tarifler

Gecenin üçüncü konuşmacısı “Bulgurcu Teyze” olarak tanınan Nursen Doğan’dı..”Bulgurun Halleri “ kitabını 2013 yılında okuyucuyla buluşturan Doğan, ‘’Bulgurla Adana’da dedemin çiftliğinde tanıştım. Babaannemin tarifleriyle büyüdüm. Babaannemden öğrendiğim bulgurlu tarifleri günümüz lezzetleriyle modernize ettim. 200’ün üstünde başlangıçtan tatlıya kadar bulgurlu tarifler yarattım.” diye konuşu.

Yiyecek çeşitliliği çok önemli

Unilever Gıda Kategorisi Pazarlama Direktörü Aslı Erdoğan Canbaz’sa, Knorr’un dünyadaki yiyecek çeşitliliğine verdiği önemin altını çizdi. “Sürdürülebilir inovasyonu” tüm projerin merkezinde koyduklarını söyleyen Canbaz. “Knorr Anadolu Tahılları çorba serisinde, Türk mutfağının kültürel mirasını, Knorr’un çorba konusunda uzmanlığı ile harmanladıklarını vurguladı.
Knorr, çorbalarında firik, siyez, dövme buğday, karabuğday, maş fasülyesi gibi tahıl ve baklagillerin yanısıra, Anadolu’nun geleneksel yoğurt, tarhana, tutmaç gibi yöresel çorbalarını canlandırıyor. Malzemeleri tarhana yaparken kullanılan geleneksel kurutma yöntemiyle kurutuyor.
www.herkessofraya.com
#anadolutahıllarısofralarda
#herkessofraya

Yapay Zeka nedir?

Microsoft Dijital Dönüşüm Danışmanı Bülent Ekuklu, bu hafta Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcılık Bölümü’ndeki “Dijital Pazarlama” dersimin konuğuydu. Ekuklu, Yapay zekanın, geleceğimizi nasıl etkleyeceğini anlatan harika bir sunum yaptı. Ben de Dünya için kendisine bir kaç soru yönelttim.

Yapay zekayı nasıl tanımlıyoruz?

Yapay Zekanın en basit haliyle “İnsan zekası ile ilişkilendirilen yetenekleri gösteren makineler” olarak tanımlayabiliriz.

Bu makinelerin üç temel yeteneği var. Muhakeme edebiliyorlar. Gördüklerini anlayabiliyorlar. Doğal yolla etkileşim becerisine sahip oldukları için iletişim kurabiliyorlar.

İnsan beynine benzeyen özellikleri neler?

Bilişsel (Cognitive) yeteneklere sahipler, yani insanların sahip olduğu beş duyuya benzer özellikleri var. Akıllı makineler, görme, konuşma, dil anlama, bilgiyi değerlendirme ve araştırma yapma becerilerine sahipler.

Makinelerin akıllanması neden son dönemde daha hızlandı

Yapay Zeka’nın geliştirime sürecinin hızlanmasında üç temel etken var. Öncelikler, makinelerin gücü artıyor. Örneğin bugün herhangi bir akılı telefon, Ay’a ilk ayak basan Apollo 11’in bilgisayarları kadar işletim gücüne sahip. Bunun yanı sıra algoritmalar güçleniyor. İşlem hızları artıyor. Ayrıca, internetteki “Büyük Veri” yani kullanılabilir ve anlamlı sonuçlar elde edilebilecek veriler zenginleşiyor.

Yapay Zeka ve İnsan Beyni arasındaki fark ne?

Bugünkü bilgisayarlar, normal bir insanın 20 bin yılda yapabileceği araştırmayı ve öğrenmeyi sadece 1 haftada yapabiliyorlar.

İnsan beyninde sinir ağları mevcut. Bizim beyinlerimizdeki nöronlar 200 Hz hızında işlem yapabiliyor. Makinelerin de yapay sinir ağları var. Örneğin, modern transistörler 2 GHZ hızında işlem yapabiliyorlar.

Beynimizdeki aksonlar saniyede 100 metre yol alıyorlar. Bu ses hızının üçte biri kadar bir hız demek. Buna karşın, bilgisayarlar saniyede 300 milyon metre yol alabiliyor. Bir başka ifadeyle, ışık hızında ilerliyorlar.

Dolandırıcılara dikkat: “Bunların hepsi palavra!”

Bankaların ortak platformu Bankalararası Kart Merkezi (BKM), finansal tüketicileri dolandırıcılara karşı uyarmak ve bu konuda bilinç oluşturmak için yeni bir kampanya hazırladı. Dolandırıcıların kullandığı pek çok yöntemin eğlenceli bir dille anlatıldığı kampanyada başarılı oyuncu Demet Evgar başrolde yer alıyor ve “Palavra” şarkısını söylüyor.

Evgar, şarkıyı bilgi güvenliğine yönelik bilinci artırıcı sözlerle seslendiriyor. Film, bir parodi ve çok eğlenceli. Tekrar tekrar izleme ve paylaşma isteği uyandırıyor. Mesajını net bir biçimde veriyor. Dilerim izleyeni ve paylaşanı bol olur. Dolandırıcılar aç kalır.

(www.bilgiguvende.com’da kullanıcılar, bilgi güvenliğiyle ilgili akıllarına takılan her türlü sorunun yanıtını bulabiliyorlar.)

Reklam Kampanyası Künyesi:

Reklamveren: BKM
Reklamveren Ekibi: Emirhan Çelikbilek, Burcu Canşe Bayrak
Reklam Ajansı: FCB Artgroup
CCO: Ateş Çavdar
Yönetici Kreatif Direktör: Erdinç Mutlu
Kreatif Direktör: Ahmet Söğütlüoğlu
Art Direktör: Erdost Çalış, Yağız Hıllazlı, Burcu Giden, Öyküm Avadan
Metin Yazarı: Metehan Yılmaz, Volkan Özyavuz, Can Aytı
Grafiker: Erol Orhan
Başkan Yardımcısı/Müşteri İlişkileri: Esra Özkan
Marka Direktörü: Selen Varlık
Marka Yöneticisi: Gülşen Turan
Prodüksiyon şirketi: KALA FİLM
Yönetmen: Hakan Yonat
Prodüktör: Berna Öztürk
Müzik: JingleHouse, Median Müzik
Post Prodüksiyon: Sinefekt