TürkAkım'ın 2. hattı ve LNG
Doğalgaz alanında dünyada yaşanan genel bir trend son günlerde iyice belirginleşti. Küresel doğalgaz ticaretinde sıvılaştırılmış doğalgazın (LNG) payının giderek artıyor. Bu artışın önümüzdeki dönemde de devam edeceğin ekesin gözüyle bakılıyor.
Halen yüzde 35'lerde bulunan LNG'nin toplam doğalgaz pazarındaki payının 2040'larda yüzde 50'leri aşabileceği, hatta uzun vadede yüzde 70’lere çıkabileceği hesaplanıyor. Tüm bu gelişmeler nedeniyle, sektörde faaliyet gösteren bir şirket yetkilisinin ifadesiyle, LNG en esnek enerji kaynağı haline gelmeye aday!
Aslında bu konunun, Türkiye’ye doğalgaz taşıyacak yeni boru hattı projeleriyle yakından ilgisi var. Özellikle TürkAkım ile.
Ortada fol yok yumurta yok bu da nereden çıktı diyebilirsiniz.
Doğrudur, yok öyle bir şey. Ama bence şimdi olmasa da ileride böyle bir ilinti mutlaka kurulacaktır. Esasen TürkAkım'ın asıl sahibi konumundaki Gazprom, yani Rusya da bunun farkında olmalı. LNG'nin payındaki artış, mevcut ve özellikle de kurulması planlanan ya da inşası süren boru gazı projelerinin geleceği üzerinde etkili olacak bir faktör.
İnşası süren deyince hemen TürkAkım'a dönebiliriz. Daha doğrusu TürkAkım'ın ikinci hattına. Zira birinci hat zaten bitmek üzere ve içinden geçecek gazın alıcısı da belli: Türkiye.
Ama ikinci hattan gelecek gazın müşterilerinin kimler, hangi ülkeler olacağı henüz belirsiz.
Muhtemel alıcıların, LNG'nin giderek daha ucuz ve daha kolay ulaşılabilir bir seçenek haline geldiğin gördükçe, kendilerini uzun vadede bağlayacak boru gazı kontratlarına imza atmakta ayak sürümelerinden daha doğal bir şey olamaz.
O halde, TürkAkım konusunda bugüne kadar gayet uyumlu bir işbirliği sergileyen Türkiye ile Rusya, bu projenin ikinci hattından gelecek gazı Avrupa'ya ille de boru hattı içinde taşımak gibi bir takıntı içinde olamaz, olmamalı.
Mesela Türkiye şu anda uluslararası LNG piyasasının talep tarafında daha fazla rol üstlenmek için yüzer LNG terminallerinin (FSRU) sayısını arttırmaya çalışıyor. Aynı şekilde Türk ve Rus paydaşlar TürkAkım’ın ikinci hattını Avrupa’ya ulaştıracak ilave boru hatlarının yanında, Kuzey Ege ya da Marmara (hatta Karadeniz-Türkiye) kıyılarında boru gazını LNG'ye dönüştürecek terminaller kurmayı da düşünmeli.
Böylece Rusya elindeki gazı müşterinin talep edeceği her türlü forma hızlıca sokabilme imkanına kavuşur. Türkiye de, Güneydoğu Avrupa'da LNG pazarının önemli ayaklarından birine ev sahipliği yapma imkanına kavuşur.
Olur mu? Neden olmasın?