Türk yatırımcısı detoks yapmalı
TEB Portföy Genel Müdürü Selim Yazıcı, Türk yatırımcısının detoks yapması gerektiğini belirterek, “Kafamızda çok büyük bir bagajla yatırım kararı alıyoruz. Fakat Brezilya ve Rusya’ya baktığımızda bizden çok daha negatif konularla mücadele ediyorlar. Ekonomik olarak bizim çok avantajlarımız var. Ekonomik görünümümüz onlardan çok daha iyi” dedi.
Geçtiğimiz yıl gelişmekte olan ülkelerden 70 milyar dolar bir çıkış yaşandığını, yılın ilk beş ayında da Türk hisse senedi piyasasında 1.5-2 milyar dolarlık bir yabancı çıkışı olduğunu belirten Selim Yazıcı, “Yabancı yatırımcı nezdinde Türkiye’nin bir imaj sakıntısı olduğunu düşünüyorum. Türkiye büyümesi çok iyi geldi, cari açığımız düzeliyor. Yabancı yatırımcı çok daha başka parametrelere bakıyor. Türkiye çok likit bir ülke. Gelişmekte olan ülkelerde yüzde 1.5-2 ağırlımız var. Her zaman o portföyle yer bulacağımızı düşünüyoruz. Zaman içerisinde ekonomik temellere dönüş yapılacak, buraya da para girişi yaşanacaktır” diye konuştu.
Küresel piyasalardaki gelişmeleri de değerlendiren Yazıcı, gelişmekte olan ülkelerin acı çekme döneminin yavaş yavaş sonuna gelindiğini belirterek, “Doların bu kadar güçlü olduğu, paranın gelişmiş ülkelere kaydığı dönemin sonuna geldiğimizi düşünüyoruz” diye konuştu. Yazıcı, içeride ise referandum ve seçim ihtimalinin; küresel piyasalardaki gelişmelere paralel olarak çok negatif algılanmayacağını tahmin etti.
Piyasalarda FED’le ilgili ikilem yaşanıyor
ABD ekonomisinin büyümesinin Türkiye gibi piyasalar için negatif olmayacağını düşünen Yazıcı, FED’in faiz artırmasının ilk şokunun ardından dünyanın normalleştiğini düşünen yatırımcıların Türkiye’nin ucuz olması nedeniyle bir giriş yapacağını tahmin etti. Piyasalarda Fed ile ilgili ikilem yaşandığından söz eden Yazıcı, şunları anlattı: “Bir taraftan Fed'in faiz artıracak ortamı bulamaması dünya büyümesinin lokomotifi ABD ekonomisinde işlerin istendiği kadar yolunda gitmediğine işaret eder; bu da büyük resimde piyasalar için esasen pek de iyi bir durum değil. Diğer taraftan Fed’in faiz artıramayacak olması dünyada devam eden para bolluğu ile birleşince faizlerin uzun süre düşük kalabileceği anlamına gelerek piyasaları destekleyebilir. Bizce büyüyen bir ABD ekonomisi daha tercih edilir bir durum olmakla birlikte; piyasalar kısa vadede Fed’in sıkılaştırma adımlarında temkinli davranacağına güvenerek yukarı ivmelenebilir.”
Piyasalarda takip edilen bir başka bölgenin ise Çin olduğunu dile getiren Yazıcı, “Yuan’ın değeri ve büyüme ile ilgili endişeler hala nihayete ermiş değil. Çin ekonomisindeki gelişmeler Türkiye’nin de içinde bulunduğu yatırım paketinin en önemli unsurlarından biri ve izlemeye devam etmek gerekiyor” diye konuştu.
Döviz pozisyonu açmak isteyene Euro önerisi
“Türkiye’deki makro gelişmelerin de piyasaların toparlanması üzerinde etkisi olacağına inanıyoruz” diyen Yazıcı, borsa, döviz ve faizle ilgili beklentilerini anlattı. Borsa yatırımcısı için avantajlı alım seviyelerini 72000-75000 aralığı olarak gösteren Yazıcı, “FED’in hiç faiz artışı yapamayacağı ve Türkiye’de uzun vadeli faizlerin kalıcı olarak yüzde 9,5 ve altına geleceği varsayımıyla mevcut seviyeler de özellikle banka hisselerinde alım yapmak için pozitif olarak değerlendirilebilir” diye konuştu. Geçtiğimiz yıldan farklı olarak kademe kademe yaz aylarında değer kaybeden TL’den farklı olarak bu yaz biraz daha yatay bir seyir görülebileceğini tahmin eden Yazıcı, “Dolar/TL özelinde ise BNP Paribas görüşü EUR/USD paritesinin değerlenmesinden yana olduğu için döviz pozisyonu açmak isteyen yatırımcılar Euro tercih edebilirler” dedi. Yazıcı, Merkez Bankası’nın Haziran toplantısında 50 baz puan kadar daha üst bandı aşağı çekmesini ve simetrik bir politika koridoruna doğru ilerlemeye devam etmesini bekliyor.
Milyarder parasını ÖST fonları ve mevduatta tutuyor
Türkiye’de özellikle mevduat faizlerinin çok yüksek olması nedeniyle milyarder müşterilerin beklentisinin yükseldiğini dile getiren Yazıcı, “Bu müşteriyi tatmin etmek kolay değildir. Bu nedenle farkla ürünler bekliyorlar. Biz de bu anlamda TEB Portföy nitelikli yatırımcıların alabildiği serbest fon kategorisindeki “Pusula Fon” ürünümüz ile ek getiri imkanı sunuyoruz. Nitelikli yatırımcının ağırlıklı olarak özel sektör fonları ve mevduatta yatırımlarını değerlendirdiklerini görüyoruz. Dövizde ise bireysel trade ediyorlar. Ancak belli seviyelere gelince sattıklarını görüyoruz” diye konuştu.
Aktif yönetilen fonlara ağırlık veriyoruz
TEB Portföy, 4 milyar TL portföy yönetiyor. TEB Portföy, TEB tarafından dağıtımı yapılan yatırım fonlarını, Cardif’in emeklilik fonlarını, yurt dışından Türkiye’ye yatırım yapmak isteyen yatırımcılara sunulan yabancı fonları yönetiyor, yerli ve yabancı şirketlere danışmanlık hizmetleri sunuyor. Genel Müdür Selim Yazıcı, “Aktif yönetilen fonlarda piyasanın 4. büyük şirketiyiz. Temmuz sonuna kadar çıkacak 2 yeni fonla birlikte 4’ü yeni olmak üzere toplam 24 fonla bütün alanlarda yatırım çözümleri sunuyoruz” dedi. Portföy yönetim şirketlerinin yüzde 70 likit fonları yönettiklerini ifade eden Yazıcı, “Biz biraz daha farklılaşmaya çalışıyoruz; aktif yönetilen fonlara ağırlık veriyoruz. Burada kendimize niş alanlar görüyoruz. Mevduat benzeri ürünlerin ağırlığının azalacağını düşündüğümüz için rekabet avantajı yaratmak istiyoruz” diye konuştu.
TEB Portföy’den iki yeni fon
Teb Portföy, Kira Sertifikaları (Döviz) Katılım Fonu ve Yabancı BYF Fon Sepeti Fonu çıkartıyor. Selim Yazıcı, “Türk yatırımcısının dünya piyasalarına olan ilgisinin gittikçe arttığını gözlemliyoruz. TEB Portföy, farklılaşan yatırımcı ihtiyaçlarını göz önüne alarak fon yelpazesini tamamlama stratejisini uygulamaya soktu. Bunu yaparken de küresel ortağının birikimini Türk yatırımcısına sunmayı esas aldı. Yeni kurduğumuz bu iki fon buna iki güzel örnek teşkil ediyor” diye konuştu. Yazıcı, iki fon hakkında bilgi verdi:
TEB Portöy’ün ilk faizsiz yatırım ürünü olan Kira Sertifikaları (Döviz) Katılım Fonu, Türkiye, Malezya, Endonezya ile Bahreyn, Katar, Kuveyt, Umman, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Körfez ülkelerindeki döviz bazında faizsiz sermaye piyasası araçlarına erişim imkanı sunuluyor.
Yabancı Borsa Yatırım Fonu ise ABD, Avrupa, Japonya başta olmak üzere Pasifik Ülkeleri ve gelişmekte olan ülkelerin büyümesine yatırım imkanı sağlıyor. Fonun yatırım danışmanlığını yapan BNPP Investment Partners FundQuest fon portföyüne dahil edilecek BYF’leri risk, standart sapma, izleme hatası, varlık büyüklüğü, kurucusunun kurumsal kimliği, yatırım ekibi, stratejisi, nakit akışları, yatırım süreci, karşı taraf riski gibi birçok niteliksel ve niceliksel parametre ile detaylı olarak değerlendiriyor. BYF’lerin tespit edilebilmesi için ise 200’den fazla ETF grubu inceleniyor.
Sistem büyük oranda pasif kullanıyor
Devletin BES’e yönelik yapmış olduğu ciddi teşvik sayesinde BES aracılığıyla yatırıma yönlendirilen tutarın artmaya devam ettiğini belirten Selim Yazıcı, emeklilik fonlarının toplamı 54 milyar TL’ye ulaştığını, bunun 6 milyarının devlet katkısı tutarı olduğunu kaydetti. Yazıcı, portföy yönetim şirketlerinin performansları ile ilgili şunları söyledi; “Emeklilik sistemi uzun vadeli düşünülmesi gereken bir yatırım. Sadece geçtiğimiz yıla odaklanırsak ve içinde bulunduğumuz günlerde yaşadığımız dalgalanmaların özellikle mevduat faizlerinde yarattığı etkiyi düşünürsek getirilerin yeterince cazip olmadığını düşünebiliriz. Ancak uzun vadeli bakıldığında bu sistemin yatırımcının lehine sonuçlar doğurduğunu görüyoruz. Ayrıca burada unutmamamız gereken diğer bir konu sistemin büyük oranda pasif kullanıldığı ve abonelere bırakılan varlık dağılımının genelde devlet bonosu ağırlıklı değerlendirildiği. Bu da getirilerde dalgalanma olmasını kaçınılmaz kılıyor. Özellikle devlet katkısının devamı sistemi büyütmeyi sürdürecektir.”
TEFAS’ta bankalar aktif dağıtım inlaşması imzalamalı
TEFAS’ın Türkiye’de işleyen bir sistem olduğunu ancak yaygınlaşması için büyük bankaların aktif dağıtım anlaşmaları imzalamak için gönüllü olması gerektiğine değinen Selim Yazıcı, “Henüz muhafazakar konumdalar. Bu sistemin açılması gerekiyor ama bunun için zamana ihtiyaç var” diye konuştu.