Turizm ‘yeşillenirken’: Bana bir hikaye anlat...
Pek çok Avrupa şehrinin ‘turist işgalinden’ yıldığı, daha çok turistin “ruhunu ve bedenini dinlendirmek ve ödüllendirmek için” kuytu köşeler ve ilginç hikayeler aradığı bir dönemde bu işe kafa yoran kurumlar da var.
Hollanda merkezli Green Destinations Foundation (Yeşil Destinasyonlar Vakfı) bunlardan biri. Turizmde küresel farkındalık yaratan ve çevresel, sosyal, kültürel sürdürülebilirliği destekleyen projelerin peşine düşüyorlar. Turizm destinasyonlarının “daha yeşil ve sorumlu” hale gelmesi için uğraşıyorlar.
İlham kaynağı
İşte vakfın 2024 ‘Green Destinations Top 100 Stories’ listesi, bu yolda emek veren ülkeleri, destinasyonları ve onların alkış tutulan hikayelerini vitrine çıkarıyor. Her yıl yayımlanan bu liste, başarılı destinasyonların sürdürülebilir turizm stratejilerini, proje deneyimlerini paylaşarak, diğerlerine ilham kaynağı oluyor.
Hırvatistan bu listeye bu yıl tam altı proje sokmayı başararak zirvede kendine yer buldu. Üstünde tek bir ülke var: 11 projeli Portekiz. Hırvatistan ile aynı başarıyı yakalayan ülkeler komşu Slovenya ile Baltık ülkesi Estonya.
Hırvatlar fark yaratıyor
Adriyatik’in muhteşem kıyılarına yayılan Hırvatistan’dan bu listeye giren yerler Cres, Dugi Otok, Ivaniç-Grad, Lika, Mali Loşinj ve Plitvice Gölleri Milli Parkı’nda yazılan hikayeler. Kızıl akbaba türünün korunmasından VR gözlükleri ile deniz altındaki ses kirliliğinin deniz faunasına, özellikle de yunuslara olan etkilerini izleten inovatif projelere kadar pek çok şey var. Hırvatlar sadece doğal ve tarihi güzellikleriyle değil, aynı zamanda yerel toplulukları güçlendirme, sürdürülebilir kalkınma projeleri ve çevreyi koruma kararlılığıyla da uluslararası alanda fark yaratıyor.
Yeşil destinasyonlar
Türkiye’den listeye bir proje girdi: Urla Bağ Yolu Projesi. 2013 yılında Urla’nın tarihi şarap kültürünü canlandırmak, şarap üreticileri arasında iş birliğini artırmak ve sürdürülebilir yerel kalkınmayı teşvik etme amacıyla başladı. Bölgedeki tüm şarap üreticilerini birbirine bağlayan turistik yolun adı. Yol boyunca Urla’daki tüm şaraphaneleri içeren bir güzergahta ilerliyorsunuz. Elbette Urla, Türkiye’nin son dönemde parlayan yıldızı.
Green Destinations raporunda, “Bu proje, sadece turistik bir rota değil, aynı zamanda geleneksel şarap üretim tekniklerini modern sürdürülebilirlik ilkeleriyle harmanlayan bir model. Urla’nın yerel üreticileri, eski bağları restore ederek ve yerel üzümlerden şaraplar üreterek, bölgenin tarihi bağcılık kültürünü yeniden canlandırdılar. Bu girişim, bölgenin tarımsal üretkenliğini artırmakla kalmayıp, turistlerin bölgeye ilgisini de büyük ölçüde artırdı” deniliyor.
Turizmde destinasyonların, özellikle de Avrupa’nın gözde şehirlerinin bir yerden sonra birbirini tekrar ettiği, kalabalığın ve ‘turist standardında vasat hizmet ve ürünün’ yıldırdığı bir dönemde, özellikle paralı turistler yeni ufuklar arıyor, yeni hikayelerin peşine düşüyor. Citta Slow’dan sonra şimdi de “yeşil destinasyonlar”, hikayeleri ve projeleri ile gözde olma yolunda.