Turizm tedbirleri: Kızgın demire düşen damla…
Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, önceki gün yanına aldığı 4 bakanı ve önemli sektör temsilcileri ile turizme ilişkin bazı tedbirleri kamuoyuna açıkladı.
Bu tedbirlerin alınma nedeni, özellikle Rusya ile yaşanan sorunlar nedeniyle daha da kristalize olan turizmdeki krizin aşılabilmesiydi. Gerçekten de Rus uçağının düşürülmesiyle turizm de adeta yere çakılmıştı.
Öte yandan ülkede yaşanan terör belası da ülkeye turist getiren yabancı tur operatörleri gibi sektör oyuncularını tedirgin etmişti ve buna bağlı olarak Türkiye destinasyonundan vaz geçmişlerdi. Özellikle Avrupa Birliği bölgesinden gelen turist sayısında da azalma olmuştu.
Sektörde otel satışları, el değiştirmeler, tam veya kısmi kapatmalar, gündeme gelince konu artık kronik hal almıştı.
Bunun üzerine Başbakan Davutoğlu inisiyatif aldı ve bazı tedbirleri gündeme getirerek uygulamaya koymaya karar verdi.
Bu tedbirler 9 madde halinde sıralandı.
Tekrar hatırlayalım…
1. madde: Tüm dünyadan Türkiye’ye turist getiren A grubu seyahat acentalarına uçuş başına destek verilmesi ile ilgili karar çıktı. 1 Nisan-31 Mayıs 2016 tarihleri arasında, tüm ülkelerden turist getiren A grubu seyahat acentelerine uçuş başı 6 bin dolar destek verilecek.
2. madde: Türkiye’ye turist getiren A grubu seyahat acentelerine Kredi Garanti Fonu teminatı ile kredi kullanma imkanı sağlanıyor. Geçtiğimiz yıl bu destekten yararlanacak firmalar için turist getirecek ülke sayısı 13 olarak belirlenmişken; 2016’da bu destek 26’ya çıkarıldı. Kredi başvuru tarihinden bir önceki yıl en az 400 bin turist getiren A grubu seyahat acentelerine Kredi Garanti Fonu kefalet desteğiyle 100 milyon TL’ye kadar kredi kullanma imkanı getiriliyor.
3. madde: Turizm sektöründe muhtemel bir daralma ya da kredilerin geri dönüşünde yaşanabilecek sorunlar söz konusu olduğunda sektör firmalarının banka borçlarında yeniden yapılandırmaya gidilecek.
4 madde: Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belgeli deniz turizmi tesisleri Ekonomi Bakanlığı’nın teşviklerinden faydalandırılacak.
5. madde: Konaklama ile deniz turizmi tesislerinden bir önceki yıl 750 bin dolar döviz getirenler bundan sonra ihracatçı sayılacak. Daha önce var olan 1 milyon dolar şartı 750 bin dolara indirilecek.
6. madde: Çevreye duyarlı konaklama tesisi belgeli işletmeler, halen verilmekte olan enerji desteğine ek olarak, su, atık su ve katı atık bedellerinin bulundukları bölge itibarıyla en düşük tarife uygulanacak.
7. madde: Bakanlık belgeli konaklama tesislerinin ecrimisil bedellerinin 2016 yılı ödemelerinin ertelenmesi ve takip eden 3 yılda 3 eşit taksit ödenmesi hususunda gerekli düzenlemeler yapılacak.
8 madde: Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan tahsisli konaklama tesislerinden alınan kira bedellerinin 2016 yılı ödemeleri ertelenecek ve 3 eşit taksitte ödenecek.
9 madde: Aynı şekilde Bakanlık tahsisli konaklama tesislerinin toplam ciroları üzerinden alınan hasılat pay bedellerinin 2016 yılı ödemeleri de aynı şekilde ertelenecek ve 3 eşit taksitte tahsil edilecek.
Bu paket ile turizm sektörüne sağlanacak hibe desteği yaklaşık 255 milyon lira. Öte yandan ertelenecek ve taksitlendirilecek bedeller de 288 milyon lira. Kaynağı ise Maliye’nin yedek ödeneği.
Paketin yorumu…
Sektörün pakete bakışı olumlu gibi. Ama olumlu bakanlar sektörün sadece bir kısmı. Konuya ciddi bakanlar için konu, adeta “kızgın demire düşen damla” gibi.
Konunun birkaç açıdan açmazı var…
- Özellikle ve her şeyden önce söylemeliyiz ki turizmdeki sorunlar yüzeysel değil, tam aksine yapısal. - Dolayısıyla pansuman tedbirlerle çözüm kalıcı değil.
- Bu düzenlemelerin ekonominin tümü açısından bir kazanımı yok. Devletten çıkıyor, sınırlı sayıda turizmcinin (tur operatörünün) cebine giriyor.
- Uygulamaların bu şekilde genişletilmesi veya kalıcı hale gelmesi sektörü beklenti içerisine sokuyor.
- Turizm master planı yok. Nerede, neyin ve nasıl yapılacağı bilinmiyor. Devlet önüne gelen plansız, hesapsız belge veriyor. O zaman da tüm Ankara’da otellerin doluluk oranı ortalama yüzde ellinin altında kalıyor.
Açıkçası sektörün bayram edeceği tedbirler yok ortada. Alkış tutanlar ya yeni arayışlara alt yapı yapıyorlar veya bildikleriyle şaşırtıyorlar.
İnşallah biz yanılalım ve şaşıralım diyorum.