Turizm Bakanı'nın ufuk turu
Türkiye için bazıları önemli sektörleri sıralarken semboller kullanırlar. 3T veya 4T gibi. Bu harfler sektörlerin baş harfleridir. 3T dediğimiz vakit turizm, tekstil, taahhüt sektörlerini anlıyoruz. Bunu 4T olarak ifade ettiğimizde de tarım sektörünü ekliyoruz.
Bu sektörler Türkiye ekonomisi için ciddi öneme sahiptirler. Şöyle ki; bu sektörlerde çok büyük istihdam olanağı, önemli ihracat getirisi, dikkate değer katma değer söz konusudur. Yani bu sektörlerin ihmal edilmemesi gerekir.
Söz konusu sektörlerin içinde önem taşıyanlardan birisi de turizm. Özellikle içinde bulunduğumuz özel koşullar nedeniyle bu önem daha da öne çıkmış durumda.
TTYD’nin talepleri…
Türk turizm sektörünün kanunla kurulmuş meslek örgütü yok. Ancak; belki sayısı yüzlerle ifade edilecek sivil toplum kuruluşu var. Bunlar ağırlıklı dernek ve vakıf olarak örgütlenmiş durumdalar.
İşte bu örgütlerden birisi, Türkiye’nin gerçek ve ciddi yatırımcılarını bünyesinde toplayan Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD). İfade yerinde ise sektörün büyük markaları ve isimleri bu çatı altındalar. Daha çok da otel, uçak, tur operatörü olarak faaliyetini sürdürenler bunlar.
Geçtiğimiz hafta Ankara’da Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneğinin yılsonu yemeği oldu. Yemekte çok sayıda eski ve mevcut Turizm Bakanı da vardı.
Yemekte, Dernek Başkanı Murat Ersoy taleplerini çok net ve açık bir şekilde ortaya koydu. Ekrana yansıttığı power point sunumla konuları sıraladı.
- Öncelikle 2015 yılına damgasını vuran Rusya krizinin etkilerini açıkladı. Rusya’nın yaşadığı ekonomik kriz nedeniyle zaten Rus turist sayısında önemli azalma olmuştu. Uçak krizi ile bu sorun daha ağır bir şekilde 2016 yılına taşınmıştı.
- Rusya pazarının 2016 yılı kaybının en az 7 milyar dolar olduğunu ve giderek sıkıntıların büyüdüğünü ifade etti.
- Firmaların 2015 yılı döviz girdisinin yarısı kadar bir işletme kredisinin, 6 ay ödemesiz 1 yıl vadeli olarak KGF garantörlüğünde verilmesini talep etti.
- 2016 yılı için KDV oranının yüzde 3’e düşürülmesini önerdi.
- Turizm sektöründe yatırımı olan büyük firmaların bir çatı altında örgütlenmesi zarureti üzerinde durdu.
…
Turizm Bakanı’nın ufuk turu…
Toplantıda konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’ın açıklamaları çok dikkat çekiciydi. Nitekim sektör de konuşmayı genelde olumlu değerlendirmişti.
Bakan Mahir Ünal’ın konuşmasının bazı başlıkları şunlardı.
Türkiye, içinde bulunduğu coğrafyanın türbülansını yaşıyor. Sorun Türkiye’de değil, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada. Özellikle 2011 Arap Baharı ile başlayan ve giderek artan bir çalkantı.
Dolayısıyla Türkiye’deki krizin palyatif tedbirler yerine yapısal tedbirlerle aşılması şart. Bu noktada farklı düşünmek ve ezber bozmak şart.
Türkiye, artık konaklama ülkesi değil; turizm ülkesi yolunda.
Bir tarafta Almanya’nın ve diğer tarafta Rusya’nın alt gelir gruplarına yönelik turizm artık sürdürülebilir değil.
Hem ürün ve hem de pazar çeşitlendirmesi şart.
Artık Türkiye’nin bilinirlik veya tanınırlık sorunu yok; Türkiye’nin güvenilirlik ihtiyacı var.
Dolayısıyla bu kriz, bir açıdan da yeni bir eşik aşımı için fırsatlara sahip. Sorun tamamen yapısal. Sorunu tanımlama, kavrama, planlama, yönetme ve eyleme dönüştürme zorunluluğu var.
Aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar elde etmek imkansız. Farklı şeyleri yaparak farklı sonuçları elde etmek gerekir.
Sonuç olarak;
Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal’ın tespitleri ve analizleri çok yerinde. Nitekim kısa ve öz konuşmasıyla ilgili olarak sektörden aldığı olumlu tepkiler de bunu gösteriyor.
Gerçekten de aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar alınamadığına göre farklı şeyler yaparak farklı sonuçlar almak gerekiyor.
Türkiye için çok önem taşıyan bu sektöre bütüncül bakış, yapısal yaklaşım ve sağlıklı çözümler şart. Umarım söylediklerini yapabilecek siyasi desteği ve bürokratik heyecanı bulur. Bu noktada turizm sektörünün de kısa ve şahsi çıkarlardan uzak kalıcı desteğini vermesi bekleniyor.