Tüketim vergilerinde küresel eğilimler

Doç. Dr. Ayhan Selçuk ÖZGENÇ
Doç. Dr. Ayhan Selçuk ÖZGENÇ [email protected]

Türkiye’de tüketim vergilerinin vergi gelirleri içindeki payı uzunca bir sü­redir tartışılmakta.

Bu eksende, haklı ve olması gereken olarak doğrudan vergilerin tabana yayıl­ması gereği mali idare ve ilgili çevreler­de sıklıkla tartışılmaktadır. Bu tartışma­lar bakımından ışık tutacak güncel bir OECD Raporu, Kasım 2024 tarihinde ya­yınlandı.

Tüketim Vergisi Eğilimleri (2024) baş­lıklı rapor*, OECD üyesi ülkelerdeki Kat­ma Değer /Genel Satış Vergileri ve özel tüketim vergisi uygulamaları hakkında genel bir değerlendirme sunmaktadır.

Rakamların alt kırılımı

OECD ülkelerinde tüketim vergilerin­den elde edilen gelir geçmiş yıllara kıyas­la Gayri Safi Yurt İçi Hasılanın (GSYH) %9,9’una karşılık gelmektedir. Aynı veri­ler 2020 yılında (%9,9) 2021 yılında ise (%10,0) şeklindeydi.

Bu yönüyle gelir payı açısından oranın sabit kaldığı tespiti yapılabilir.

Tüketim vergilerinin toplam vergi gelirleri içindeki payı 2021’de %30 ve 2020’de %30,1 iken 2022’de hafif bir dü­şüşle %29,6’ya gerilemiştir.

Katma değer vergileri (KDV) 2022 yı­lında OECD ülkelerinde toplam gelirin ortalama %20,8’ini oluşturmuştur.

KDV, tüketim vergilerinin en büyük ka­tegorisi olmaya devam etmekte ve 2022 yılında toplam vergi gelirinin ortalama %5,6’sını oluşturarak belirli mal ve hiz­metler üzerindeki vergilerin büyük kıs­mını oluşturan özel tüketim vergilerinin neredeyse dört katı kadar vergi geliri ya­ratmaktadır.

Tüketim vergisi eğilimleri

Tüketim vergisinin GSYH’ye oranı 2020 ve 2022 yılları arasında 38 OECD ülkesinin 12’sinde azalmış, 22’sinde art­mış, 4’ünde ise değişmemiştir.

Tüketim vergileri 5 OECD ülkesinde (Şili, Kolombiya, Macaristan, Letonya ve Türkiye) toplam vergilerin %40’ından fazlasını oluşturmaktadır.

Öte yandan, bu vergi gelirleri 3 OECD ülkesinde (Japonya, İsviçre ve Ameri­ka Birleşik Devletleri) toplam vergilerin %20’sinden azına karşılık gelmektedir.

KDV gelirleri OECD ülkelerinde 2020 ve 2022 yılları arasında ortalama olarak hafif bir artış göstermiştir.

2021’de %6,9 ve 2020’de %6,7 olan KDV gelirlerinin GSYH’ye oranı 2022’de %7’ye yükselmiştir.

KDV, toplam vergi gelirlerinin ortala­ma beşte birinden fazlasını (%20,8) oluş­turmakta ve KDV uygulayan 37 OECD ül­kesinin 21’inde toplam vergilerin %20’si­ni veya daha fazlasını temsil etmektedir.

Yedi ülkede 2020 ve 2022 yılları ara­sında KDV gelirinin GSYH’ye oranında düşüş görülürken, 28’inde artış kaydedil­miş, 2’sinde ise değişiklik olmamıştır. En büyük artışlar Almanya (+1.0), Yunanis­tan (+1.2), Şili (+1.4), İtalya ve Letonya’da (+1.1) görülmüştür.

OECD ülkelerindeki standart KDV oranları 2023’te %19,1 ve 2022’de %19,2 iken 2024’te hafif bir artışla ortalama %19,3’e yükselmiştir.

Türkiye OECD lideri

2020 ve 2022 yılları arasında KDV’den elde edilen gelirlerin tüm OECD ülkele­rinde toplam vergiler içindeki payı art­mış olmakla birlikte en büyük artış 4.8 ile Türkiye’dedir.

Diğer artışlar şu şekildedir; Almanya (+2.0), Yunanistan (+2.1), Portekiz (+2.2), İtalya (+2.4), Kolombiya (+3.0), Letonya (+3.7 )

Rakamlar, tüketim vergilerinin vergi gelirleri içindeki payını yansıtması bakı­mından hiç şüphesiz önemli bir sorunun altını çizmektedir.

İdeal bir vergi sisteminde, söz konusu rakamların aşağı yönlü bir eğilim göster­mesi beklenir.

Bu bakımdan, Türkiye’nin söz konusu meseleyi kapsamlı bir maliye politikası ile ele alma ihtiyacı bulunmaktadır.

* https://www.oecd.org/en/publica­tions/consumption-tax-trends-2024_ dcd4dd36-en.html

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar