TÜİK de şaşırttı, TÜFE de…

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

 ARALIK AYLARI ENFLASYON AÇISINDAN “ILIMLI” AYLAR. 2012 TÜFE ARTIŞI YÜZDE 6.0- 6.5 ARASINDA OLUŞACAK GİBİ GÖRÜNMEKTEDİR.

 

TÜFE kasımda gösterdiği yüzde 0.38 artışla tüm tahminlerin altında kalarak herkesi şaşırttı. Ama kabul etmek gerekir ki TÜİK'in neden olduğu şaşkınlık, TÜFE'deki oranı adeta bastırdı, ikinci planda bıraktı.

Fiyat endekslerinin her ayın 3'ünde açıklanması yıllardır süregelen bir uygulama. Ayın 3'ü hafta sonuna denk geliyorsa, açıklama pazartesi günü yapılıyordu. Bu kez, ayın 3'ü işgününe denk geldi, her zamanki gibi saatler tam 10.00'u gösterdiğinde de endeksler açıklanacaktı. Ama ne olduysa oldu ve endeksler normal açıklanma saatinden yaklaşık 18 dakika önce TÜİK'in web sayfasına konuldu. Bu erken açıklama hemen fark edildi ve veriler web sayfasından çekildi. Ancak, oranlar açıklanmıştı bir kere.

TÜİK, şimdi harıl harıl bu hatanın nasıl yapıldığını araştırıyor. (En azından bu satırlar yazılırken araştırıyordu.) Neyse ki, saat 10.00'da yapılan açıklamadaki oranlarla erkenden açıklanan oranlar arasında fark yoktu. Düşünsenize, erken saatteki açıklama kötü niyetle yapılmış ve o oranlar gerçek orandan özellikle daha yüksek hayali oranlar olarak verilmiş olsaydı, TÜİK daha düşük olan doğru oranları nasıl izah edebilirdi ki?

Aralık ayları umut veriyor

TÜİK'in açıklama zamanlamasında ortaya çıkan ve herkese "ne oluyor" dedirten hatayı bir yana bırakıp kasımdaki yüzde 0.38'lik orana ve bu orandan sonra yılın nasıl kapatılabileceğine dönelim.

Girişte de vurguladık; yüzde 0.38, beklentilerin çok çok altında bir gerçekleşme. Geçen yılın kasım ayındaki yüzde 1.73'ün devreden çıkması ve bu oranın yerine yüzde 0.38'in girmesiyle yıllık oran keskin bir düşüş gösterdi. Ekim sonunda yüzde 7.80 düzeyinde bulunan yıllık TÜFE, kasım sonunda yüzde 6.37'ye geriledi.
Böylece eylül sonunda yüzde 9.19 olan yıllık oran; ekimde 1.39, kasımda 1.43 puan olmak üzere iki ayda 2.82 puan azaldı.

Aralık, tüketici fiyatlarının görece düşük artışlar gösterdiği bir ay. Tüketici fiyatları 2005 yılının aralık ayında yüzde 0.42, 2006'da yüzde 0.23, 2007'de yüzde 0.22 arttı. 2008'de yüzde 0.41'lik bir fiyat düşüşü oldu. Fiyatlar 2009'da yüzde 0.53 artış gösterdi. 2010 yılında yüzde 0.30'luk bir gerileme ortaya çıktı; geçen yılın aralık ayında ise fiyatlar yüzde 0.58 arttı.

2005-2011 döneminde aralık ayları itibariyle tüketici fiyatlarında en hızlı artış yüzde 0.58 ile geçen yıl ortaya çıktı. Aslında bu durum kuşkusuz oluşturacağı baz etkisi yönüyle 2012 için olumlu etki yapacak.

Yüzde 6.0-6.5 arasında kalabilir

Dedik ya, aralık ayları, enflasyon açısından "ılımlı" aylar. Bu yılın aralık ayı için henüz tahmin yapmak, olağandışı fiyat hareketleri ortaya çıkıp çıkmayacağını bilebilmek mümkün değil elbette. Ancak geçmiş yıllardan hareketle bu yılın aralık ayında da yüzde 0.5 dolayında bir artış gerçekleşebileceği, böylece yıllık artışın yüzde 6.3 düzeyinde oluşabileceği söylenebilir.

Daha geniş marjda ifade edersek, 2012 TÜFE artışı yüzde 6.0-6.5 arasında oluşacak gibi görünmektedir.

Orta vadeli programda 2012 enflasyon tahmini yüzde 7.4 olarak yer almış, Merkez Bankası da son enflasyon raporunda tahminini doğal olarak bu düzeye çekmişti. Öyle anlaşılıyor ki, bu oranın en az 1 puan altında kalınacak.

"Önümüzdeki haftalara bakacağız"

Hani futbolda klasikleşen söylemdir ya, "önümüzdeki haftalara ya da maçlara bakacağız", bizim de enflasyonda artık daha çok önümüzdeki yıla, yıllara bakmamız gerekiyor. Daha önce de vurguladık; çok yol almış olmakla birlikte enflasyonda hala kat etmemiz gereken yol var. Enflasyonumuz, "aşık atmaya niyetlendiğimiz" Batı ile kıyaslandığında hala yüksek.

Üstelik, bir türlü öngördüğümüz oranda kalamıyoruz. Ama bu sapma için son iki yıl emtia fiyatlarını, kontrolümüz dışındaki fiyat gelişmelerini suçlayamayız. Merkez Bankası'nın "yönetilen/yönlendirilen fiyatlar" diye nitelediği artışlar var ya… Yani zamlar ve vergi düzenlemeleri. İki yıldır bizi hedefe yaklaşmaktan alıkoyan bu düzenlemeler. Biraz bindiğimiz dalı kesiyor gibi oluyoruz, ama öbür tarafta da bütçe var.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar