TÜFE'deki haziran düşüşü sürpriz değil, temmuzda tek hane bile görülecek
Tüketici fiyatları haziran ayında yüzde 0.27 geriledi. Böylece yılın ilk yarısındaki artış yüzde 5.89, haziran itibariyle yıllık artış da yüzde 10.90 düzeyine inmiş oldu.
Tüketici fiyatlarının haziranda gerilemiş olması hiç kuşku yok ki olumlu bir gelişme. Ama bu durum çok mu şaşırtıcı!
Hele hele hazirandaki gerilemeyi alınan önlemlerle izah etmek ne kadar doğru!
Gelin geçmiş yılların haziran aylarına bir göz atalım; bakalım önceki yıllarda ne yaşanmış; bu yıl, geride kalan yıllardan çok farklı bir tablo mu sunmuş bizlere...
Elimizde 2003'ten bu yana olan son 14 yılın (2017'yi hariç tuttuğumuz için 14 yıl) verileri var. Bu dönemin haziran aylarında en yüksek fiyat artışı 2013 ve 2016 yıllarında görülmüş. Haziran 2013'teki artış yüzde 0.76, geçen yılki artış ise yüzde 0.47.
Hem zaten bu yıl yıllık oranın haziranda mayısa göre hızla gerilemesi de yıllık hesaplamadan yüzde 0.47 artışın çıkıp yerine yüzde 0.27 düşüşün girmesinden kaynaklanıyor.
Haziran ayları için düşüş rekoru ise yüzde 1.43 ile 2011 yılında kırılmış.
Haziran aylarında fiyatlar genellikle artış göstermemiş zaten. Bu 14 yıla bakıyoruz, ortalama hareket düşüş yönünde. 2003-2016 ortalamasında haziran ayında tüketici fiyatları yüzde 0.14 düşmüş.
Bu yılki düşüş de yüzde 0.27 olmuş. Biraz daha fazla düşüş var; hepsi hepsi o... Öyle çok olağanüstü bir hareket yaşanmış gibi bir algıya kaptırırsak kendimizi, çok fena hüsran yaşarız.
Temmuzda tek hane çok muhtemel
Tüketici fiyatları son 14 yıl ortalamasında temmuz aylarında bir hesaba göre yüzde 0.11, bir hesaba göre yüzde 0.17 arttı. Yüzde 0.11, aylık değişimlerin aritmetik ortalaması alınarak, yüzde 0.17 ise aylık endekslerin toplamının kıyaslamasıyla bulunan oran. Gerçeğe daha yakın olan tabii ki yüzde 0.17.
Bu yıl da yüzde 0.17 düzeyinde bir artış gerçekleşse yıllık TÜFE temmuz sonunda yüzde 9.8 dolayına inecek demektir. Çünkü geçen yılın temmuzu, yüzde 1.16 ile rekor düzeyde artış yaşanan bir aydı.
Ama öyle görünüyor ki TÜFE'de tek hanede yalnızca temmuz ayında kalınabilecek ve sonra yeniden çıkış başlayacak. Bu tırmanışın kasıma kadar süreceği, yılın da yüzde 10'un biraz üstünde kapatılacağı tahmin ediliyor.
Enflasyonun hızını kesmek adına başlatılan terbiye edici ithalat gerçekten işe yarar mı, bu sayede şimdiki tahminleri değiştirtecek bir tablo ortaya çıkar mı, bunu zaman gösterecek.
İlk yarı-ikinci yarı dengesi
Yılın ilk yarısındaki gerçekleşme ile ikinci yarıdaki gerçekleşme arasındaki ilintiden yola çıkılarak yapılan hesaplamalar da yıl sonu için yine yüzde 10'un üstünde bir orana işaret ediyor.
Artık hemen hemen kimse üstünde durmuyor ve gerçekleşebilir bulmuyor ama biliyoruz ki Merkez Bankası'nın yıl sonu tahmini yüzde 8.50. İşte bu tahminin tutması, yılın ikinci yarısındaki toplam artışın yüzde 2.46'yı aşmamasına bağlı.
Bu teorik olarak gerçekleşmez bir durum değil elbette. Benzer bir tablo 2014 yılında yaşanmıştı. Söz konusu yılın ilk yarısında yüzde 5.70 olan TÜFE artışı, ikinci yarıda yüzde 2.33'te kalmış ve yıl yüzde 8.17'lik artışla kapatılmıştı.
Bu yıl da benzeri olur mu; olur olur! Ama kabul edelim ki bayağı zor olur!