TÜBİTAK‘tan olumlu bir adım..

Hilmi DEVELİ
Hilmi DEVELİ EKONOMİDE SATIR ARASI [email protected]

DÜNYA gazetesindeki 30 Ağustos 2011 tarihli "Girişim Sermayesinde Devlet'in Rolü ve Kaynak Yaratma Yöntemleri (II)" başlıklı yazımda; ‘Türkiye'de kurumsal finansal yatırımcılar ile birlikte kamu kaynaklarinin da bu sektöre aktarılabilmesi sektörün genel yapısına dair önemli kararların alınması ve girişim sermayesi fonu ve girişim sermayesi fonların fonu yapılarının oluşturulması gerekiyor ' önerisinde bulunmuştum.

KOSGEB ile TOBB'un 2013 Ocak ayında birlikte düzenledikleri ''Girişimcilik Konseyi Stratejisi Çalıştayı''nda TOBB Girişim Sermayesi Meclis Başkanı Göktekin Dinçerler ve TÜBİTAK-TEYDEB Başkanı Fatih Yülek ile de Türkiye'de girişim sermayesinin güçlendirilmesi konusunda yeni projeler geliştirimesinin gerekliliği konusunda mutabakatımız olmuştu.

TÜBİTAK, girişim sermayesi fonlarının etkinleştirmesine ve kamunun bu süreçlerdeki etkin rolünün artırılmasına katkı sağlamak amacıyla 1514 kodlu Girişim Sermayesi Destekleme Programı oluşturarak bu konuda önemli bir eksikliği gidermiş oldu.

Geçtiğimiz günlerde çağrısı yapılan programın başvuru süresi 31 Aralık 2013 te bitiyor.
Programın temel amacı; ‘Ülke ekonomisine katma değer sağlayabilecek nitelikte yenilikçi, ürün, süreç, bilgi ve teknoloji geliştirme ve üretme potansiyeli bulunan KOBİ ölçeğindeki çekirdek ve başlangıç aşamalarında finansman ihtiyaçları olan girişim şirketlerinin bu ihtiyaçlarının girişim sermayesi fonları aracılığıyla karşılanması amacıyla söz konusu fonlara hibe desteği vermek' olarak belirlenmiş.

Program kapsamında, Türkiye'de yerleşik girişim sermayesi fonlarının ve Türkiye'de şubesi veya irtibat büroları bulunan yurt dışındaki girişim sermayesi fonlarının; Türkiye'de yerleşik teknoloji ve yenilik odaklı KOBİ ölçeğindeki sermaye şirketlerine aşağıda belirtilen özelliklere sahip yatırımlarına hibe destek verilecek.

Desteklerin, çekirdek sermayesi ve başlangıç sermayesi desteği olmak üzere iki başlıkta toplandığı görülüyor.

Çekirdek sermayesi desteği: Fikir aşamasında olan bir ürün/hizmet veya yeniliğin oluşturulması amacıyla araştırma ve geliştirme, değerlendirme ve bir başlangıç konsepti geliştirmek ya da yeni bir ürün veya hizmetin oluşturulması için yapılacak yatırımlar,
Başlangıç Sermayesi desteği: Ürün geliştirme, prototip oluşturma veya tamamlanmış prototip sonrası üretim, satış ve ilk pazarlama faaliyetleri için ek finansman sağlamak amacıyla yapılacak yatırımlar, olarak belirlenmiş.

Çağrı kapsamında her bir fona aktaracağı hibe destek tutarı azami 15 milyon TL olacak.
Programın içeriği ve koşulları özetle bunlardan oluşuyor.

Hibe olarak başlatılan programın sürdürülebilirliği çok önemli. 

Bu program sadece 4-5 ilk fona kaynak sağlayıp, devamında fon kaynakları yaratmada devlet desteğinde ileride bir aksama olursa, programın hedeflerine ulaşması zorlaşmış, ilk turda hibe almış olan fonlar da özel bir avantaj elde etmiş olur.

Bu yaklaşımda yatırımcı ve fon yöneticisi aleyhine bir durum söz konusu değil.
Desteğin hibe şeklinde olması, bu sektörde faaliyet gösteren fon yöneticilerinin daha önce ilgi göstermedikleri çekirdek ve ileri aşama yatırımlara yönelmesini sağladı.
Yeni kurulan bir fonun strateji dokümanında net bir şekilde çekirdek ve ileri aşama yatırımları tanımlandığı sürece burada bir sorun olmayacak.

Ancak, halihazırda kurulmuş ve yatırımlar yapan fonların, bu hibeden yararlanmak amacı ile yapacakları düzenlemeler ile gelen kaynağın gerçekten çekirdek ve ileri aşamaya aktarılıp aktarılamayacağı ayrı bir soru işareti.


Gerçi TÜBİTAK burada yatırım öncesi bilglendirlme şartı getirse de, süreç içinde bu yöntemin pratiği uygulamada ortaya çıkabilir bir aksama olursa düzeltmelerin olabileceğini düşünüyorum.

Hazine Müsteşarlığı'nca, Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı (GSYO'lar) için beklenen mevzuat değişiklikleri ve girişim sermayesi fonlarının lokal olarak kurulmasına yönelik düzenlemelerin zaman yitirilmeden başlatılması gerekiyor. 

Anlatmaya çalıştığım teredütlerimin yada elsiklik olarak gördüğüm hususların süreç içinde giderilebilineceğini düşünüyorum. 

TÜBİTAK'ın bu olumlu girişimi ile ülkemizde katma değeri yüksek ürünler ve teknoloji alanında küresel markalar çıkarma konusunda ciddi katkılar sağlayacak olması çok önemli.

Bu programın hazırlanmasında emeği geçen TEYDEB Başkanı Fatih Yülek ve arkadaşlarını kutlarken bu alanda bir başlangıç olarak değerlendirdiğim programın başarılı olmasını diliyorum. 

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar