Trump’ın heybesindekiler ve Türkiye

Ö. Süleyman KILIÇARSLAN
Ö. Süleyman KILIÇARSLAN STRATEJİK ANALİZ suleyman.kılı[email protected]

Donald Trump, bir taraftan Ukrayna’da­ki savaşı sona erdirmekten ve Suriye politikasını güncellemekten bahsederken; diğer yandan da İsrail’e desteği arttırmak­tan, daha korumacı bir ticaret yaklaşımı benimsemekten, BRICS ülkelerini yüksek gümrük tarifeleriyle sarsmaktan ve Kana­da’yı, Grönland’ı, Panama Kanalı’nı ilhak etmekten söz ediyor.

Onun bütün tuşlara aynı anda basan bu hali, yılbaşı öncesi züc­caciye dükkanına dalan Noel Baba kostü­mü giymiş bir fil imajını kafamda canlan­dırıyor ve ister istemez gülümsüyorum.

Fakat işin şakaya gelir yanı yok. Küresel bir gücün başındaki isim olarak Trump’ın atacağı adımların tüm dünyayı öyle ya da böyle etkilemesi kaçınılmaz. Özellikle İs­rail, İran ve Suriye’ye ilişkin politika ter­cihleri bizi yakından ilgilendirir. Zira, İs­rail’in bir türlü dizginlenemeyen siyasi, askeri ve dini ihtiraslarına daha fazla yol vermesi; birinci kuşak coğrafyadaki nüfuz ve yatırım ilişkilerini, istikrarın sağlanma­sına bizzat destek vererek geliştirmeye ça­lışan ülkemiz için mühim riskleri de bera­berinde getirir.

Tam aksi durumda?

İsrail’in bir şekilde uslandırıldığı, İran’ın yıkıcı etkisinin iyiden iyiye kırıldığı ve Su­riye’nin terörden arındırılıp bütünlüğü­nün sağlandığı tam tersi durumda ise Tür­kiye’nin Orta Doğu’daki siyasi ve ekonomik etkisinin artması söz konusu olur. Rus­ya-Ukrayna savaşının sona ermesi halinde de Karadeniz’in kuzeyi ile ekonomik ilişki­lerimizin zamanla eski rayına oturması bu olumlu etkinin üzerine eklemlenir.

ABD’nin, küresel hegemonya çekişme­sinde giderek daha iddialı hale gelen Çin’i bertaraf etmek üzere asıl ilgisini ve kay­naklarını Asya Pasifik’e kaydırma niyeti artık bir sır değil. Asıl hedefine varmaya çalışırken ayağına dolanan Orta Doğu’yu, Çin ve müttefiklerinin etkisinden uzak bir mimaride göreceli istikrara kavuşturmaya yeltenmesi neden söz konusu olmasın! Bu­nu söylemek elbette dile kolay ama ne ya­pacağı kestirilemeyen Trump’ın insanlığın menfaatine adımlar attığını görüp te şaşır­mayı kim istemez ki!

Olası ticaret savaşları

Öte yandan Trump’ın start vermesi bek­lenen ticaret savaşları ve doları aşırı güç­lendirme hamlesi, küresel ekonomiye dar­be vuracağından başlıca muhataplarının yanında gelişmekte olan ülkeler açısından da hayırlara vesile olmayacaktır.

Türkiye özelinde ise başta Çin ile tica­ret ve BRICS’e katılım talebi olmak üzere farklı sorunlara yol açabilir. En büyük ih­racat pazarı Avrupa olan Türk firmalarının kâr marjı da gelişmelerden olumsuz etkile­nebilir. Bu süreçten kayıpsız veya en azın­dan düşük hasarla çıkmak; bir taraftan filin bilerek veya kazara kırıp dökeceği kristal­lerin neler olacağını önceden kestirerek, diğer yandan da aynı dükkânda birbirle­riyle tepişecek fillerin arasından sağ salim çıkarak kendi yolunda yürüme maharetini gerektirir.

2025’e girerken Trump’ın heybesinden dünyanın çocukları için ne sürprizler çıka­cağını herkes gibi biz de merakla ve naif bir tevekkülle bekliyoruz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Suriye'den beklentiler 23 Aralık 2024