Trump, Mar-a-Lago
Amerika’nın bir numaralı gündemi çok uzun zamandır eski Başkan Donald Trump’ın davaları. Birçok konuda Trump ile ilgili soruşturma açıldığı zaten gündemdeydi. Trump’ın resmi olarak yargılanmasına karar veren ilk dava, geçtiğimiz ay içerisindeki sus parası davasıydı.
Kısaca bir hatırlayalım: Trump, başkanlığı öncesinde erotik film yıldızlarından biriyle bir münasebet yaşıyor. Bu bir suç mu? Değil. Başkan olduktan sonra aralarında geçen bu ilişkinin gündeme getirilmemesi için Trump, avukatı aracılığıyla bu kadına sus parası veriyor. Bu bir suç mu? Bu da değil.
Fakat, verilen bu parayı şirket hesaplarında avukatlık ücreti olarak gösterdiği için, vergi beyanı ve muhasebe evraklarında yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle suçlanıyor. Bu bir suç mu? Oldukça büyük bir suç. Ancak, suçlu bulunduğu takdirde bile, Trump’ın bazı hafifletici sebepler ve suç paylaşımı niteliğinden dolayı bu davadan hapis cezası almadan kurtulması büyük olasılık.
Benim kanaatimce; Trump için en büyük sıkıntı, son bir haftadır yargılanma kararı alınan Mar-a-Lago dosyası. Öncelikle bu meseleyi kısaca bir açıklayalım. ABD federal hükümetinde çalışan her görevli, Amerika Başkanı’nın görevinin bitmesine belli bir süre kala en özel evraklarını bile, kanun gereği, ulusal arşiv müdürlüğü tarafından denetlemeye açar.
Bu arşivler denetlenir, hangilerinin görev süresi bittikten sonra Başkan’da kalabileceğine, hangilerinin arşivlere gönderilmesi gerektiğine karar verilir. Yıllardır uygulanan prosedür budur.
Oysa ki Trump, Florida’nın Mar-a-Lago şehrindeki FBI’ın farklı bir sebepten evinde yaptığı aramada ulusal arşivler müdürlüğünün denetimine hiç sokulmadan, direkt alınıp özel mülküne götürülmüş binlerce evrak buldu. Hatta birkaç tanesi Trump’ın tuvaletinde özellikle zulalanmış bir şekilde ele geçirildi. Bu suç mu? Büyük suç. Ulusal arşivler kanununun dışında hareket etmek başlı başına Trump’ın başını yakacak bir süreç.
Ama işin daha da beteri var. Bulunan belgelerin bazıları Amerikan ulusal güvenliğini bilfiil alakadar eden, hatta Amerika’nın nükleer silahları ile de alakalı belgeler. Tabii ki, bu işin rengini daha da başka bir boyuta taşıdı.
Trump’a atfedilen toplam 37 evrak suçunun 31 tanesi gizli belge niteliğinde. I. Dünya Savaşı sonrası casuslukla mücadele için Amerika Birleşik Devletleri’nin çıkardığı espiyonaj yasası kapsamında yıllar içinde birçok kişi hapse mahkum edildi. Son dönemlerde ismini duyduğumuz Pentagon dosyalarını açığa çıkaran Daniel Ellsberg, NSA evraklarının dünya ile paylaşan eski istihbarat çalışanı Edward Snowden ve yine eski istihbarat analisti Chelsea Manning, espiyonaj kanunu kapsamında aranan veya yargılanan bazı isimler. Kısaca hatırlatmak gerekirse, Chelsea Manning 35 yıla mahkum oldu.
Yani Trump, hem evrak saklama suçu hem gizli evrakları afişe etme suçu hem de espiyonaj kanuna muhalefet suçu olmak üzere birbirinden ağır ve farklı birçok suçlama ile karşı karşıya. Peki Trump ne diyor? Bir başkanın gizli belgeleri, gizli olmama statüsüne taşıma hakkı var.
“Ben de bunların gizliliğini kaldırdım” diyor. Amerikan hukukunun temelinde bir bakış, “common sense” vardır. Bunu Türkçeye çevirdiğimizde her halde en basit tabiri “aklın yolu bir” olur. Bir başkanın “Bir belgenin gizliliğini kaldırdım” diyebilmesi için, NSA’den bu doğrultuda tavsiye alması ve bu kararı yazıya dökmesi gerekir. Böyle bir yazı var mı? Yok. Zaten Trump’ın avukatları da savunmaya bu noktadan girmiyor, çünkü bu savunmanın sonu pek parlak değil.
Bununla beraber, iddia makamının da evrakların gizli olup olmadığını ispat etmek gibi bir yükümlülüğü yok. Peki suçsuz olarak kendini mahkemede resmen beyan eden Trump’ın savunması ne? “Bu bana karşı kurulmuş bir komplo, bir cadı avının içerisindeyim ve beni yargılayan savcı Başkan Joe Biden’ın seçim kampanyasında ona finansal destek verdi.” Bu arada Trump’ın son dediği doğru ancak savcı açısından, görevine engel olacak bir durum ya da suç unsuru yok. Bu süreç devam edecek.
Hatta yeni davalar da yolda. Ama şunu çok açık ve net bir şekilde söyleyebilirim ki, bütün bu davalarda Trump’ın başına bir şey gelirse, en büyük ihtimalle bu davadan gelir. Bekleyeceğiz ve göreceğiz. Ancak şunu söylemekte fayda var ki, Trump yine bir ilke imza attı. Tarihte ilk defa bir Amerika Başkanı, başkanlığı sonrası çok ciddi suçlar ile yargılanıyor. Hem de bir değil, üç değil, beş değil.