TL ve faizler üzerindeki baskı devam eder mi?
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in kredi notu indiriminin TCMB’nin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısının hemen ardından gelmesi ve kararda para politikası etkinliğinin erozyona uğraması görüşüne yer verilmesi Moody’s’in TCMB’den daha sıkı bir para politikası uygulamasını beklendiğini gösteriyor.
Bu kararın ardından Goldman Sachs’tan gelen bir yorumda da Türkiye’nin faiz oranlarının cari açık ve enflasyonu dizginlemek için çok düşük olduğunun belirtilmiş olmasının, Fed’in faiz artışına hazırlandığı bu günlerde TL varlıklara yabancı bakış algısının bozulabileceğini işaret etti. Bu hafta açıklanan cari açık ocak ayında 6,9 milyar dolarlık beklentiyi aşarak 7,1 milyar dolar oldu. Böylece son bir yıldaki cari açık 51,6 milyar dolar ile Nisan 2014’ten bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaşmış oldu.
Moody’s ve Goldman Sachs’tan gelen açıklamalar ve ardından cari açıktaki bu tırmanış, TL ve faizler üzerinde baskı oluşmasına neden oldu. Bu baskının 21 Mart’taki Fed kararına kadar devam etmesi de şaşırtıcı olmayacak gibi.