Teşvik belgeli yatırımlarda sigorta primi teşvikinde öngörülen yeni düze
Celal ÖZCAN / PwC Türkiye İş ve Sosyal Güvenlik Hizmetleri Kıdemli Danışmanı
[email protected]
Ekonomik büyümenin, üretimin ve istihdamın en önemli kaynağını yatırımlar oluşturmaktadır.
Bu amaçla, sürdürülebilir bir büyümenin sağlanması, ekonomik kalkınmanın hızlandırılması, rekabet gücünün, yatırımların, üretimin ve istihdamın artırılması için; ulusal sanayinin yapısal dönüşümünün sağlanması, katma değeri, teknoloji ve Ar-Ge içeriği yüksek stratejik yatırımların özendirilmesi, bölgesel gelişmişlik farklılıklarının giderilmesi ve kümelenme faaliyetlerinin desteklenmesine yönelik yatırım teşvik sisteminin geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır.
Bilindiği gibi, teşvik belgeli yatırımlar için öngörülen yeni teşvik ve diğer düzenlemeler kısa bir süre önce Başbakan ve Ekonomi Bakanı tarafından basın toplantılarıyla kamuoyuna açıklanmıştır.
Yeni teşvik sisteminin temel hedefleri
Yetkililer tarafından yeni teşvik sisteminin temel hedefleri; cari açığın azaltılması amacıyla ithalat bağımlılığı yüksek olan ara malı ve ürünlerin ülkemizde yatırım ve üretiminin artırılması, en az gelişmiş bölgelere sağlanan yatırım desteklerinin artırılması, bölgesel gelişmişlik farklılıklarının giderilmesi, destek unsurlarının etkinliğinin artırılması, kümelenme faaliyetlerinin desteklenmesi, teknolojik dönüşümü sağlayacak yüksek ve orta-yüksek teknoloji içeren yatırımların desteklenmesi olarak belirtilmiştir.
Yeni teşvik sistemi dört ana bileşenden oluşmakta
Yukarıda belirtilen hedefler doğrultusunda oluşturulan yeni teşvik sistemi, dört ana bileşen üzerine kurgulanmıştır.
Bunlar, genel teşvik uygulamaları, bölgesel teşvik uygulamaları, büyük ölçekli yatırımların teşviki, stratejik yatırımların teşviki şeklindedir.
Yeni teşvik sisteminde sağlanacak destekler
Yeni sistemle, yatırım yapacak olanlara genel başlıklarıyla ifade etmek gerekirse, katma değer vergisi (KDV) istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, vergi indirimi, sigorta primi işveren hissesi desteği (asgari ücret üzerinden), faiz desteği, yatırım yeri tahsisi, gelir vergisi stopajı desteği, KDV iadesi desteği sağlanması öngörülmektedir.
Söz konusu teşvik ve desteklerin tamamından veya bir bölümünden, yatırımın büyüklüğüne, bölgesine ve konusuna göre, değişen oran ve sürelerde yararlanma imkânı olacaktır.
Yukarıda belirtilen teşvik ve desteklerin hayata geçebilmesi, başka bir ifadeyle yatırımcıların söz konusu desteklerden yararlanabilmeleri için bazı yasal değişiklik yapılması gerekmektedir.
Örneğin, teşvik belgeli yatırımlar için öngörülen sigorta primi teşvikinin uygulanabilmesi için 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun Ek-2'inci maddesinin değiştirilmesi gerekmektedir.
Bu bağlamda, şuanda TBMM'nin gündeminde bulunan "Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" ile diğer düzenlemelerin yanı sıra mevcutta da teşvik belgeli yatırımlara sağlanan sigorta primi teşvikinin yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Kanun'un Ek-2'inci maddesinde değişikliğe gidilmektedir.
Yazımızda, öngörülen bu değişiklik çerçevesinde teşvik belgeli yatırımlarda sigorta primi teşviki ile ilgili hususlar ana hatları ile açıklanacaktır.
Doğaldır ki, buradaki açıklamalarımız tasarı halindeki düzenlemelere dayandığından, TBMM'deki görüşmeler sırasında öngörülen bu düzenlemelerde küçük bir ihtimal de olsa bazı değişiklikler olabilecektir.
Sigorta primi teşvikinden yararlanacak olanlar
Sigorta primi teşvikinden yatırımlarda devlet yardımları hakkında kararlar çerçevesinde düzenlenen teşvik belgeleri kapsamında gerçekleştirilecek yatırımlarda istihdam edilen sigortalılardan dolayı özel sektör işverenleri yararlanacaktır.
5335 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 30'uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamına giren kurum ve kuruluşlara ait işyerleri (genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler, döner sermayeler, fonlar, belediyeler, il özel idareleri, belediyeler ve il özel idareleri tarafından kurulan birlik ve işletmeler, sosyal güvenlik kurumları, bütçeden yardım alan kuruluşlar ile özel kanunla kurulmuş diğer kamu kurum, kurul, üst kurul ve kuruluşlar, kamu iktisadi teşebbüsleri ve bunların bağlı ortaklıkları ile müessese ve işletmelerinde ve sermayesinin %50'sinden fazlası kamuya ait olan diğer ortaklıklar) ile sosyal güvenlik destek primine tabi çalışanlar ve yurtdışında çalışan sigortalılar sigorta primi teşvikinden yararlanamayacaklardır.
Sigorta primi teşvik tutarı
Sigorta primi teşvik tutarı, 5510 sayılı Kanun'a göre belirlenen prime esas kazanç tutarının alt sınırı (brüt asgari ücret) üzerinden hesaplanan sigorta primlerinin; işveren hisselerinin tamamına veya Bakanlar Kurulu'nca istatistiki bölge sınıflandırması, kişi başına düşen milli gelir veya sosyo-ekonomik gelişmişlik düzeyleri dikkate alınmak suretiyle belirlenen illerde işveren hisseleri ile birlikte sigortalı hisselerinin tamamına kadar olan kısmı kadar olacaktır.
Bakanlar Kurulu, sigorta primi teşvik tutarının, uygulama süresini, karşılama oranını ve kapsamını; yatırımın sektörü, büyüklüğü ve bulunduğu illere göre farklılaştırabilecektir.
Sigorta primi teşvikinden yararlanma koşulları
Teşvik belgeli yatırımlarda işverenlerin sigorta primi teşvikinden yararlanabilmeleri için belli şartlar öngörülmüştür.
Buna göre, destekten yararlanılabilmesi için çalıştırılan sigortalılarla ilgili olarak 5510 sayılı Kanuna göre bu teşvikten yararlanma amacıyla düzenlenecek olan aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içinde (ait olduğu ayı takip eden ayın 23'üne kadar) SGK'ya verilmesi ve karşılanmayan tutarların da yasal süresi içinde ödenmesi gerekmektedir.
Sigorta primi teşvikinden yararlanma süresi
5510 sayılı Kanun'un Ek-2'inci maddesinde öngörülen değişiklikte sigorta primi teşvikinin yararlanma süresi ile ilgili net bir belirleme yapılmamış olup, bunun yerine Bakanlar Kurulunun, sigorta primi teşvik tutarının uygulama süresini; yatırımın sektörü, büyüklüğü ve bulunduğu illere göre farklılaştırabileceği hususunda düzenleme yapılmıştır.
Ancak, Başbakan ve Ekonomi Bakanı tarafından kamuoyuna yapılan açıklamalarda sigorta primi teşvikinin yararlanma süresi ile ilgili olarak nasıl bir uygulamanın olacağı açıklığa kavuşturulmuştur.
Buna göre, sigorta primi teşvikinden bölgeler ve yatırıma başlama tarihine göre yararlanma süresi aşağıdaki tablodaki gibi olacaktır.
Bölgeler 31/12/2013'e kadar başlanılan yatırımlar 01/01/2014 tarihinden sonra başlanılan yatırımlar
I 2 -
II 3 -
III 5 3
IV 6 5
V 7 6
VI 10 7
Sigortasız işçi çalıştırıldığının tespiti halinde 1 yıl süreyle sigorta primi desteğinden yararlanılamayacak
5510 sayılı Kanun gereğince yapılan kontrol ve denetimlerde çalıştırdığı kişileri sigortalı olarak bildirmediği veya bildirilen sigortalının fiilen çalışmadığının tespit edilmesi halinde, işverenler bir yıl süreyle teşvik belgeli yatırımlar için öngörülen sigorta primi teşvikinden yararlanamayacaklardır.
Ayrıca, işyerinde sigortalının fiilen çalışmadığı halde bildirildiğinin tespit edilmesi durumunda işveren hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda da bulunulacaktır.
Yine, sigorta primi teşvikinden yanlış ve yersiz yararlanılmış olması durumunda, yararlanılan teşvik tutarları gecikme zammı ve gecikme cezası ile birlikte işverenlerden geri tahsil edilecektir.
Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, teşvik belgeli yatırımlarla ilgili olarak sigorta primi teşvikinde öngörülen en önemli değişiklik sigorta primi işveren hissenin yanı sıra ilk defa sigorta primi işçi hissesinin de teşvik kapsamına alınmış olmasıdır. Ancak, yetkililerin açıklamasına göre bu uygulama sadece 6'ncı bölgedeki yatırımlar için geçerli olacaktır.
Mevcut uygulamada olduğu gibi, teşvik belgeli yatırımlarla ilgili yeni düzenlemede de, sigorta primi teşvik tutarının hesaplanmasında prime esas kazanç tutarının alt sınırı (brüt asgari ücret) baz alınmıştır. Başka bir ifadeyle, işveren çalıştırdığı sigortalıya asgari ücretten daha yüksek bir ücret öderse, bu durumda aşan miktar üzerinden hesaplanacak sigorta primlerini ödemesi gerekecektir.
Esasen, sigorta primi teşvik tutarının asgari ücret matrahı ile sınırlı tutulması, teşvik belgeli yatırımlarla ilgili olarak kamuoyuna açıklanan cari açığın azaltılması amacıyla ithalat bağımlılığı yüksek olan ara malı ve ürünlerin ülkemizde yatırım ve üretiminin artırılması, destek unsurlarının etkinliğinin artırılması, teknolojik dönüşümü sağlayacak yüksek ve orta-yüksek teknoloji içeren yatırımların desteklenmesi şeklindeki hedeflerle çelişmektedir.
Zira yukarıda belirtilen hedeflere ulaşmak amacıyla yapılacak yatırımlarda (özellikle stratejik yatırımlar ile yüksek ve orta-yüksek teknoloji içeren yatırımlar) asgari ücret seviyesinden kalifiye işçi bulmak mümkün değildir.
Yine, yeni düzenlemeyle ilgili getirilebilecek bir diğer eleştiri de, teşvik kapsamına sadece sigorta primlerinin alınıp, işsizlik sigortası primlerinin teşvik kapsamı dışında bırakılmış olmasıdır. Bu durum 6'ıncı bölgede yapılacak teşvik belgeli yatırımlar için de geçerlidir. Başka bir ifadeyle sigorta primi teşviki ile ilgili düzenlemenin mevcut haliyle yasalaşması halinde 6'ıncı bölgede yapılacak teşvik belgeli yatırımlarda da hem işveren, hem de sigortalı hissesi olan işsizlik sigortası primlerinin ödenmesi gerekecektir.
Sonuç olarak, hem açıklanan hedeflerle uyumlu olması, hem de getirilen teşvik unsurlarının istenilen etkinliği yaratabilmesi için, sigorta primi teşvik tutarının hesaplanmasına esas olan matrahın sigorta primine esas üst sınırına çekilmesi, ayrıca işsizlik sigortası primlerinin de teşvik kapsamına alınması yararlı olacaktır.