Teknoloji yüzünden hayatı ıskalamak
Bu hafta Barselona’da düzenlenen Mobil Dünya Kongresi her sene olduğu gibi birbirinden ilginç ürünlerin ilk defa tüketiciler ile buluştuğu devasa bir lansmana dönüştü. Samsung ve LG amiral gemisi ürünlerini, Sony ve HTC de orta segmentteki yeni ürünlerini tanıttılar. Bu yeni ürünler ile ilgili detayları birkaç gündür gazetemizden takip ediyorsunuzdur.
Kuşkusuz bu sene hayatımız damga vuracak en önemli gelişmelerden bir sanal gerçeklik gözlükleri olacak. Virtual Reality ya da kısa ismiyle VR gözlükler aslında çok da yeni bir teknoloji değil. Yanlış hatırlamıyorsam buna benzer ilk gözlüğü 1995 yılında denemiştim. O zamanlar kask gibi kafanıza geçen ve iki adet çok düşük çözünürlüklü LCD panellerden oluşan bu gözlükler sayesinde üç boyutlu bir dünyanın içerisinde gezebiliyordunuz.
Şimdi aynı teknolojiyi çok daha ucuza yapmak mümkün. Çünkü zaten elinizde yüksek çözünürlüğe sahip bir cep telefonu var. Bu telefonların yön gösterme kabiliyetleri de var. Haliyle yapılması gereken tek şey bunu kafamıza takacak olan kaskı ya da gözlüğü üretmek. Teknoloji şirketleri bunu yaptılar da.
İlk önce Google’ın duyurduğu CardBoard, basit bir kartondan üretilmişti. İçerisinde bulunan iki adet lens sayesinde cep telefonunun ekranı daha net bir şekilde gözlere yansıtılmış oluyordu. Bir süredir pazarda olan ve daha sonra Facebook tarafından satın alınan Oculus Rift ise cep telefonuna ihtiyaç duymayan, kendi algılayıcıları ve ekranı bulunan bir ürün.
Barselona fuarında en dikkat çeken husus, tüm üreticilerin 360 derece sanal gerçeklik çekimi için çözümler geliştirmeleri oldu. 360 derece videolar çekmek için artık çok pahalı ekipmanlara ve profesyonel kameralara ihtiyaç duymayacaksınız. Tüketici seviyesindeki ürünler bu işi kolayca yapabilecek. Bir diğer önemli an ise Samsung’un Facebook ile ortak yaptığı lansmana Mark Zuckerberg’in gelmesi oldu. Facebook hem Oculus Rift satın alması hem de 360 derece videolar ve içerik konusunda yapılan diğer yatırımlar ile bu alandaki önemli oyunculardan biri. İlginç olan ise sahneye yürüyen Mark Zuckerberg basın mensuplarının arasından geçerken kimsenin onu fark etmemiş olması. Çünkü salondakilerin neredeyse tamamı VR gözlüklerini takmışlardı ve çevrelerinde neler olup bittiğinin farkında değillerdi. Zuckerberg sahneye çıktığı anda sahneye doğru koşup fotoğraf çekmeye çalışanlar, aslında biraz önce yanlarından yürüyerek geçen aynı kişiden habersizdiler.
Çevremizde sıkça görmeye başladığımız gibi insanlar seyahatte, yemekte ve hatta misafirlikte bile cep telefonlarını ellerinden düşürmüyor. Kafalar sürekli öne doğru eğik, bir şeyleri kurcalıyor. Peki bir sonraki devrim gözüyle bakılan VR gözlükleri geldiğinde sizce ne olacak? Tüm bu ürünler pazarlanırken sürekli bireyselliğe vurgu yapılacak. Mesela şöyle denecek, “Kumanda kimde derdine son, herkes VR gözlüğünü alsın, istediği kanalı izlesin.” Akşam evde kafalarına tuhaf kasklar geçirmiş aile bireylerin aynı salonda oturduğu bir görüntü hayal edin.
2000’li yıllarda insanları birbirine daha fazla yakınlaştıracağına inandığımız iletişim teknolojileri bizleri yapay bir sanal hayatın içine doğru itiyor. Ve bana öyle geliyor ki, insan daha fazla iletişimde olup, daha fazla sosyalleşeceği yerde giderek makinalar ile konuşan, geleneksel insan ilişkilerini unutan daha asosyal bir varlığa dönüşüyor. Gelecek yıllarda radikal bir dönüşüm olmaz ise şimdilik görüşüm böyle.