Teknoloji insanın dostu mu düşmanı mı?

Dr. Bertan KAYA
Dr. Bertan KAYA YENİ DÜNYADA YÖNETİM [email protected]

Şimdilik dostu gibi görünüyor. Ama bilişsel ve motor becerilere sahip insansı robotlar, akıllı otomasyonlar ChatGPT ve benzeri yapay zeka uygulamaları bize, sadece mavi yaka değil, beyaz yaka da dahil pek çok mesleğin ortadan kalkacağına dair sinyaller veriyor. Son beş altı senedir Dünya Ekonomi Formu (WEF) başta olmak üzere, ILO veya OECD gibi kuruluşlar “işimizin geleceği” odaklı raporlar yayınlıyorlar. Bu raporlarda 2030 itibariyle milyonlarca işin ortadan kalkacağı ama bir o kadar da yeni iş ortaya çıkacağı vurgulanıyor.

Örneğin sizlere bu köşelerden seslenen biz yazarlar. Dijital ya da basılı mecralarda içerik üretenler. Sizce bizlerin bu yeni dönemde işlerimizi geçmişte olduğu gibi devam ettirme şansı var mı? Ne demek istediğimi anlatmak için sizinle “işlerin geleceği üzerine” bir yazı paylaşmak isterim:

İşlerin geleceği

Mesleklerin geleceği uzun yıllardır tartışılan ve tartışılan bir konu. Teknoloji, otomasyon ve yapay zekadaki gelişmelerle, iş piyasasının sürekli olarak geliştiği ve değiştiği açıktır.

Halihazırda gördüğümüz en önemli değişikliklerden biri, daha önce insanlar tarafından yapılan işlerin artan otomasyonu. Bu, imalat, nakliye ve hatta perakende ve gıda hizmeti gibi hizmet sektörlerindeki işleri içerir. Bu otomasyon bir miktar iş kaybına yol açabilse de üretkenliği ve verimliliği artırma potansiyeline sahiptir ve ayrıca insanların daha karmaşık ve yaratıcı görevlere odaklanmalarını sağlar.

İşlerin geleceğinde görmemiz muhtemel olan bir başka trend de hareketli ekonominin devam eden büyümesidir. Serbest ve sözleşmeli çalışmayı içeren esnek ekonomi son yıllarda yükselişe geçti ve bu eğilimin devam etmesi muhtemel. Bunun nedeni kısmen, insanların toplu işleri bulmasını ve bunlarla bağlantı kurmasını kolaylaştıran teknolojinin artan mevcudiyeti ve ayrıca birçok çalışan arasında daha esnek ve otonom çalışma düzenlemeleri için artan tercihtir.

Bu trendlere ek olarak, yenilenebilir enerji, sağlık ve dijital teknoloji gibi alanlarda da yeni işlerin ortaya çıktığını görmemiz muhtemel. Dünya sürdürülebilirliğe ve iklim değişikliğini ele almaya daha fazla odaklandıkça, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği ile ilgili işler giderek daha fazla talep görecek. Benzer şekilde, nüfus yaşlanmaya devam ettikçe, sağlık hizmetleri ve yaşlıların bakımındaki işler daha önemli hale gelecektir. Son olarak, teknoloji ilerlemeye devam ettikçe, dijital teknolojiyle ilgili işler daha yaygın ve talep gören hale gelecektir.

Bu değişim ve eğilimlere rağmen, gelecekte talep görecek pek çok işin de belirli beceri ve nitelikler gerektireceğini not etmek önemlidir. Bunlar, problem çözme, eleştirel düşünme ve yaratıcılık gibi becerilerin yanı sıra bilgisayar bilimi, mühendislik ve sağlık hizmetleri gibi nitelikleri içerir.

Sonuç olarak, mesleklerin geleceği sürekli gelişiyor ve değişiyor, ancak teknolojinin, otomasyonun ve esnek ekonominin önemli bir rol oynayacağı açık. Bazı işler kaybedilebilirken, yenilenebilir enerji, sağlık ve dijital teknoloji gibi alanlarda yeni işler ve fırsatlar da oluşacaktır. Nihayetinde, geleceğin iş piyasasında başarılı olmak için, bireylerin doğru beceri ve niteliklere sahip olması ve alandaki en son trendler ve gelişmelerle güncel kalması önemli olacaktır.

Yukarıdaki yazıyı yapay zeka yazdı

İşlerin geleceği başlığı altında yer alan yazıyı ben yazmadım arkadaşlar. ChatGPT yazdı. Ben Chat GPT’ye işlerin geleceği üzerine 600 kelimeyi aşmayan bir köşe yazısı yazmasını istedim ve gayet mantıklı şekilde bu yazıyı bana 5 saniye içinde üretti! İşin ilginç tarafı daha bu işin başındayız. Yani buhar, elektrik ve bilgisayar devrimlerinin henüz ilk günlerinde olduğumuzu düşünün. Potansiyeli görebiliyor musunuz?

Teknoloji insanın düşmanı gibi gözükse de esasen böyle olmak zorunda değil. Mavi yaka işçiler, beyaz yaka çalışanlar, muhasebeciler, avukatlar, denetçiler, doktorlar ve tüm diğer “bilgi çalışanları” açısından riskler olduğu ortada ancak bu böyle olmaz zorunda değil. Yapay zeka 2030 itibariyle pek çok işi meslek uzmanlarından daha iyi yapacak, bu kesin, ancak burada insan denklem dışında kalmak zorunda değil! 

Teknolojik gelişim kapitalizmin ve küreselleşmenin itici motoru. Buna direnmek mümkün değil. Herşeyi bırakıp, imkanınız olup Ege’ye yerleşip çiftçilik yapmaya başlasanız bile, teknolojiden uzak kalamazsınız. Öyleyse bu konuda ne yapacağımız üzerine kafa yormaya başlamanın vakti geldi. 

Teknoloji ile dost olmak ve gelecekte var olabilmek için ne yapmalıyız?

Ben birkaç önerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Öncelikle, geleceği öngörmek, olası gelişmeleri ve sonuçları fark etmek ile başlayacağız. Evet 2030 ve sonrasında hayat %100 farklı olmayacak ve hala eski dünyadan pek çok şey hayatımızda olacak, ama dönüşümün öncelikle şirketler ve tüketiciler nezdinde başlayacağı açık. Bu nedenle ilk olarak işimizi korumak değil, kendimizi yeni işlere açık hale getirmenin yollarını arayacağız. Panik yapmadan, küçük ama kararlı adımlar ile kendimize yapay zeka ile uyumlu, ondan faydalanarak katkılar sağlayabileceğimiz alanlar bulacağız. Örneğin bir muhasebeci veya doktorsanız, yapay zekadan nasıl faydalanarak işinizi geleceğe taşıyabileceğinizi ve müşterilerinize/ hastalarınıza değer katabileceğinizi düşünmeye başlayın. 

Elbette düşünmek bir başlangıç, ancak aksiyona da geçirmek gerek. İyi bir teknoloji okur yazarı olmak teknolojinin evrimini ve gelecekte ulaşacağı noktaları görmek adına önemli. Bugün yapay zekanın tanı ve teşhis süreçlerindeki başarısını gören bir hekim, kendisini hangi alanlarda uzmanlaştırabilir ve farklılaştırabilir? Bu noktada, bu alanda çalışan uzman ve yazarların yapay zeka ve gelecek üzerine kitaplarını, videolarını ve bloglarını takip etmenizi öneririm. Ayrıca, dünyada sizin alanınızda yapay zeka ile ilgili haberleri kaçırmayın, üzerine düşünün. 

Üçüncü olarak gelişmek gerekiyor. İki alanda gelişim sağlamayı önemli buluyorum. Birinci alan teknoloji. İleri seviye kod yazmanız gerekmese de bir low-code ya da no-code  yazılımdan faydalanacak kadar algoritma ve kodlama bilgisine sahip olunabilir. Temel teknoloji kavramlarını öğrenmek, yapay zeka ve makine öğrenmesinin temellerini bilmek, yeni çıkan teknoloji araçlarını kullanmaya çalışıp deneyim kazanmak size çok şey katar. Tüm bu alanlardaki araçları, kendi uzmanlık alanınızda nasıl kullanabileceğinizi de planlamaya başlayın. Deneyin. Ortaya modeller, uygulamalar ve sonuçlar çıkartın. 

İkinci alan ise yumuşak beceriler denilen kişisel beceriler. Analitik düşünme, zaman yönetimi, esneklik, dayanıklılık, duygusal zeka ve iletişim becerilerini de içeren bir beceri kümesi. Yeni çağda yapay zekanın kısa sürede mükemmel olamayacağı alan da burası. Hem yapay zeka çağına adapte olabilmek, hem belirsizlik ve değişkenlik ile baş edebilmek, hem de yapay zeka ile etkili işbirliği yapabilmek adına kendimizi bu kişisel becerilerde geliştirmeliyiz.  

Hem teknoloji, hem de kişisel/ yumuşak becerilerde gelişmek için size yardımcı olacak pek çok yerli ve yabancı eğitim platformu mevcut. Pek çok eğitimin de ücretsiz olduğu bu platformlarda, sosyal medyadan daha fazla vakit geçirmeniz gerekiyor. Örneğin, Facebook ya da Instagram’dan daha fazla ChatGPT’ye vakti ayırmanız gerekiyor. 2030’a 7 seneden az kaldı ancak 7 sene iyi değerlendirilir ise çok uzun bir zaman. 2030 sonrası hayatınızı ve işinizi bugünden şekillendirmek için konfor alanlarından çıkmalısınız. 

Hayatınızın ve kariyerinizin bu yeni dönemine yatırım yapmaya hazır mısınız? 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar