Tekfen, Rusya’ya petrol ve gazla dönüyor
Geçtiğimiz hafta Doha’da düzenlenen Expo Turkey By Qatar Fuarı’ndaki 154 Türk şirketi arasında en dikkatimi çeken firmalardan biriydi Tekfen Holding. 2022 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapmak için 170 milyar dolarlık yatırım bütçesi alan Katar’da stadyum projesi üstlenen ilk Türk şirketti.
Fuarda ayak üstü sohbet ettiğimiz Katar’daki iş yapan en büyük Türk şirket olan Tekfen Grup Şirketler Başkanı Osman Birgili, vitrine yeni çıkacak stadyumlarla da ilgilendiklerini söyledi. Ancak şirketin asıl yeni rotası Rusya ve Afrika... “Yıllar önce Rusya’da bir proje almıştık” diyen Birgili, Tekfen’in Orta Asya ülkelerini kapsayan Bağımsız Devlet Topluluğu’nda daha aktif olduğunu, Rusya’da ise çok etkin olmadıklarını belirtti. Birgili, “Şu anda Rusya’da çalışmalar için kolları sıvadık. Sibirya’yı hedefliyoruz. Orada doğalgaz ve petrole yönelik sahalarda proje yapma hevesindeyiz” diyor.
Sırada Sahra Altı Afrika var
Hatırlatmakta fayda var. Tekfen başta Azerbaycan olmak üzere o coğrafyada enerjiye yönelik çalışmalarıyla biliniyor.
Gelelim ikinci bölge olan Afrika’ya. Tekfen başta Fas olmak üzere Kuzey Afrika’nın büyük kesiminde aktif. Rafineri, yol yapımı gibi inşaa işlerinde milyar dolarlık projeleri var. Birgili, “Şimdiki hedefimiz coğrafyamızı daha da genişletmek. Sahra Altı Afrika’ya ulaşmak. Orada da yeni işler peşindeyiz” diye anlatıyor Tekfen’in hedeflerini...
Bir kule 3650 konuta bedel
Son dönemlerin en önemli yatırım alanı enerji. Güneşe rüzgara, suya kömüre her alanda enerji, yatırımcıların ilgi alanında. Üreticilerin yaptığı yatırımlar basında her daim yer buluyor ancak bu işin ticaretini yapanlar geri planda kendilerini tutuyor. Sektörün rakamsal bilgilerine en fazla hakim olanlar da onlar aslında. Tecde Group’a ait Uzenergy’nin Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Uzun’un verdiği bilgileri duyunca bunu daha iyi anlama fırsatım oldu. Uzun, dünya nüfusunun yüzde 7’sinin mega şehirlerde yaşadığını, 27 mega şehrin ise tek başına küresel tüketimin yüzde 20’sini karşıladığını ifade ediyor.
Türkiye’de elektrik tüketimin yüzde 28’si konutlarda, geri kalan yüzde 72’lik kısım ise ticari, kamu ve endüstride kullanılıyor. Türkiye’de nüfusun yüzde 45’i elektrik tüketiminin yüzde 50’sini kapsıyor. Bu oran en büyük 8 şehrin de tüketimine bedel. Enerjide tüketimin adaletsiz bir dağılımda olduğunu kaydeden Uzun, New York’un Kenya’nın toplam tüketiminden kat be kat fazla olduğunun altını çiziyor. Verdiği bir başka örnek ise daha dikkat çekici: “Ortalama bir gökdelen 40 bin kilowatt/saat elektrik tüketiyor. Müstakil bir konutta bu rakam 11 kilowatt/saat. Yani bir gökdelen 3 bin 650 konuta bedel...”
41 milyon tüketicinin 3 milyonu serbest
Enerjide yeni bir dönemin başladığını vurgulayan Uzun, “Yeni enerji oyununda elektrik tüketimi evlerde başlayacak. Güneş enerjisi bunun en güzel yolu. Kullanmadığını şebekeye satacak. Komşularıyla, oturduğu mahalleyle, semtle paylaşacak. Avrupa’da bu durum böyle. Türkiye’de de bu yola doğru bir eğilim orta vadede başlayacak” dedi. Uzun’un verdiği bilgilere göre 41 milyon tüketicinin olduğu Türkiye’de bunun 8.8 milyonu serbest. Bu vasfı taşıyanların ise sadece 3 milyonu serbest tüketici olmayı tercih ediyor.
“Yüzde 20’e varan tasarruf sağlıyoruz”
2015’te Elektrik Enerjisi Tedarik Lisansı alan Uzenergy ile birlikte sektörde 150 firma var. “Biz biraz daha sanayiye odaklıyız” diye anlatan Uzun, “Türkiye’nin önde gelen şirketleriyle çalışıyoruz. Elektrik tedariğinin yanı sıra en önemli işimiz danışmanlık yapmak. Onlara verimli kullanımı anlatıyoruz. Bir yılda çoğu zaman tüketimi yüzde 20 tasarruf ettiğimiz şirketler var” diyor.