Tekalif-i Milliye gibi yasa teklifi
ANKARA'DAN / Taylan Erten [email protected] Anlamını bilmeyenler, hatırlamayanlar olabilir: "Tekâlif-i Milliye Emirleri" Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın 7-8 Ağustos 1920 tarihlerinde yayımladığı 10 maddelik "milli vergileme" emirleridir. 2 yıl sonra işgalci düşmanı İzmir'de denize dökecek olan o zamanki adıyla "Büyük Millet Meclisi Orduları"nın savaş donanımı ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla uygulanmıştır. Bir "el koyma" yasası hükmündedir. Bir süredir TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda "bekletilen" bir yasa teklifi var. Başlığı, "Ulaştırma Altyapı Yatırımlarına İlâve Kaynak Temini Hakkında Kanun Teklifi"... AKP'li üç milletvekili tarafından TBMM'ye sunulan bu teklif; hazırlanış mantığı ve içeriği bakımından adetâ Milli Mücadele döneminin "Tekâlif-i Milliye Emirleri"ni çağrıştırıyor! Teklif, tek tek belirlenmiş kamu kurum ve kuruluşlarıyla bunlarla ilintili kamu ve özel birim ve şirket gelirlerinin yüzde 80 ilâ 90'ının Merkez Bankası nezdinde Ulaştırma Bakanlığı'nın emrine açılacak bir hesaba "her ay" yatırılmasını öngörüyor. Hem de 2018 yılına kadar!.. Yasa teklifini hazırlayan milletvekillerine göre amaç şu: "...Ulaştırma hizmetlerinin ülke genelinde niteliğini yükseltmek ve dengeli bir şekilde yaygınlığını sağlamak üzere; karayolu, demiryolu ve hava meydanları ile bunların eklentilerinin yapımı, bakımı, onarını; bu amaçla yapılacak kamulaştırma ile diğer iş ve hizmetleri yapmakla görevli Ulaştırma Bakanlığı ile bağlı, ilgili, ilişkili kurum ve kuruluşlarının yatırım programlarında yer alan projelerin bu kanunla oluşturulan Ulaştırma Altyapı Yatırımlarına İlâve Kaynak Temini Hesabı'ndan yapılacak finansman desteğiyle tamamlanması veya yapılmasını düzenlemek." Ne kural ne kısıtlama... Ortaya konuluş şekliyle böyle bir amaca karşı çıkmak mümkün değil. Türkiye'nin yüksek nitelikli ve yaygın ulaştırma altyapısına kavuşmasını kim istemez? Elbette ister ama şunu da düşünmeden edemez: Amacı ne olursa olsun, böylesine geniş, büyük bir kaynağı toplama ve harcama yetkisinin tek başına bir bakanlığın inisiyatifine ve tümüyle bakanın takdirine bırakılması, yıllardır dillerden düşürülmeyen "mali disiplin" kavramıyla bağdaşır mı? O "mali disiplin" ki uğruna alınmadık tedbir, çıkarılmadık yasa kalmadı! En meşru haklar bile kırpıla kırpıla "kuşa" döndürüldü! Hâlâ da öyle... Yasa teklifi, "bağdaşmasa da olur" diyor! Aynen şöyle diyor: "Bu kanun ile oluşturulan hesaptan yapılacak aktarmalar, yapılan aktarmalarla gerçekleştirilen yatırımlar ve hesaptan finanse edilen yatırımları yapan ilgili kurum ve kuruluşların yapacağı harcamalar; bütçe dengesi, kamu kaynaklarında tasarruf ve benzeri amaçlarla çıkarılan finansman kararnamesi, kararname, tüzük, yönetmelik, tebliğ ve genelgelerle getirilen veya getirilecek düzenleme, kısıtlama ve sınırlamalara tabi tutulmadan öngörülen sürede bütün projelerin bir an önce bitirilmesi amaçlanmıştır." Gerekçeye yazılan bu kuralsızlık paragrafının yasa maddesine dönüşmüş hali de şöyle: "Bu hesaptan, aşağıda belirtilen idarelerin yatırım programlarında yer alan projelerin tamamlanması veya yapılmasında kullanılmak üzere, söz konusu idarelerin ayrıntılı gerekçesiyle birlikte yapacakları yazılı talepleri üzerine Ulaştırma Bakanı tarafından uygun görülenlerin harcamalarının finansmanı için aktarma yapılır." (Madde: 5). Bu öyle bir yasa teklifi ki, Meclis'e sunuluş tarzı da ilginç: Ulaştırma Bakanlığı ilgilileri hazırlıyor, milletvekilleri kendi teklifleriymiş gibi Meclis'e sunuyor. 20 Ocak 2008'den beri iki defa Plan ve Bütçe Komisyonu gündemine alınıyor, tepkiler üzerine geri çekiliyor ve üçüncü kez getirilmek üzere bekletiliyor. Bir de şu: Maliye Bakanı kemal Unakıtan'ın bu "mali disiplinsizlik" girişimi karşısında söyleyeceği bir şey yok mu? Yılda 5.5 milyar YTL'lik bütçe dışı harcama yetkisi... Susmak kolay olmasa gerek.