Tehlike geçmiş olmalı, özel sektör yine dış borca yüklenmeye başladı

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Dövizin hızla arttığı ocak ayı... Döviz borcu olan özel sektörde yüzler alı al, moru mor! Dövizde yüklü ödemeler var, bu ödemeler için para bulmak gerekiyor; ayrıca uzun dönemdir alışılmış, ödemenin önemli bir bölümü yeni borçlanmayla gerçekleştiriliyor. Borç çevirmede bir sorun yaşanmamış. Ama şimdi durum sıkıntılı. Borcu ödemek için yeni kredi kanalları biraz kapanıyor gibi, bu sorun yaratıyor, kaygıya yol açıyor. Yurtiçinden döviz alarak borç kapatmak düşünülse, döviz almış başını gidiyor. Soğuk terler dökülüyor. 

Ocak, adeta kabus ayı. Doları tutmak mümkün mü. Dolar kuru 2.39'a ulaşıyor. Bir şeyler yapmak gerek, ama ne? Yapılacak ekonomik yönden belli de, siyaset cephesinden bu karara onay çıkarmak pek kolay olmuyor. Bir yangın var, bu yangını söndürmek için sıkılacak su eşyaları da berbat edecek. Ama eşyaların tümüyle yanmasını mı seyredeceğiz, bir kısmının uzun süre kullanılamayacak şekilde ıslanmasından yana mı kullanacağız tercihimizi? Islatıyoruz eşyaları ve yangın sönüyor. 

Faiz artırılıyor; dolar, 2.39'dan dönüyor. O atmosferde, ocak ayında sertçe fren yapan özel sektör dış borcunu 4 milyar dolar azaltmış zaten. 

Ocak sonunda Merkez Bankası'nın aldığı kararla döviz artık daha dingin seyrediyor, yön aşağı dönüyor, özel sektör rahat bir nefes alıyor ve izleyen şubat ve mart aylarında dış borçta önemli bir değişim gözlenmiyor. 

Sanki sonuçları itibariyle hükümet değişikliği olasılığı doğuracakmış, siyasi istikrarı bozabilecekmiş gibi lanse edilen 30 Mart yerel seçimi geride kalınca özel sektör daha da rahatlıyor. İşte bu rahatlama, dış borca yeniden yüklenilmesi sonucu doğuruyor. 

Nisanda 5.9 milyar artış 

Bu rahatlamayla birlikte özel sektör nisanda yeniden dış borca yükleniyor. Özel sektörün kısa ve uzun vadeli toplam dış borcu nisan ayında 5.9 milyar dolar artış gösteriyor. Bu tutarın 2.2 milyar doları kısa vadeli, 3.7 milyar doları uzun vadeli borç artışından oluşuyor. 

Kısa vadeli borçlardaki artışın 501 milyon doları yurtdışından sağlanan kredilerdeki artıştan kaynaklandı. Artışın 1.7 milyar doları ise yurtdışı yerleşiklere karşı yurtiçinde oluşan yükümlülüklerden meydana geldi. 

Buna göre, özel sektörün nisan ayındaki 5.9 milyar dolarlık borç artışının 4.2 milyar doları yurtdışından sağlanan kısa ve uzun vadeli kredi artışından, 1.7 milyar doları yurtiçinde oluşan yükümlülük artışından oluştu. 

Özel sektörün uzun vadeli dış kredi borcunda ortaya çıkan 3.7 milyar dolarlık artışın 3.1 milyar doları finansal kesimden, bu tutarın da 2.2 milyar doları bankalardan kaynaklanıyor. Bankaların borcundaki 2.2 milyar dolarlık artışın 1.4 milyar doları tahvil ihracından oluştu. Kredi kaynaklı artış ise 835 milyon dolar oldu. 

Nisan ayında bankacılık dışı finansal kuruluşların borcu 835 milyon, finansal olmayan kuruluşların borcu ise 690 milyon dolar arttı. 

Ödenecek borç da artıyor 

Orijinal vadesine bakılmaksızın nisan itibariyle bir yılda ödenecek toplam dış borç nisanda bir miktar arttı ve 167.3 milyar dolar oldu. Bir yıllık dönemde ödenecek borç şubatta 162.3 milyar dolara kadar gerilemişti. 

Özel sektörün bir yıllık dönemde ödeyeceği dış borç ise nisan itibariyle 140.4 milyar dolar düzeyinde. Özel sektörün bir yılda ödeyeceği borç tutarı şubatta 138.7 milyar dolar olarak açıklanmıştı. 

Yani hem özel sektörün ödeyeceği tutarda, hem toplamda bir artış söz konusu. Kurun düşük seyretmesi karşısında borçlanmaya ağırlık verilmesi, doğal olarak ödenecek tutarda da bir artış sonucu doğuruyor. 

Kur yükselince bir anda paniğe kapılıyor, tersi olduğunda da hemen rahatlayıveriyoruz. Panik düzeyinde değilse de temkinli olmakta yarar var da, "Bize bir şey olmaz" yaklaşımıyla açılmak, çok tehlikeli.

ala.jpg

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar