TCMB algı yönetimi yapamaz mı?

Merkez Bankası politika faizine dokunmadı. Ben 100-150 baz puanlık bir artırım olması gerektiğini düşünüyordum. Enflasyon geçen ay yüzde 1 civarındaki beklentinin çok üzerinde yüzde 2.61 arttı. Sapma ortadadır. Merkez bankasının enflasyon tahminlerinin çok başarılı olduğunu bilsek mevzuyu uzatmayalım.

Döviz kurlarındaki yükselişlerin enflasyon üzerindeki etkisi açıktır. Gıda fiyatlarını yıllardır kontrol edemiyoruz. Birkaç gün önce beyaz eşya üreticilerinden, ‘‘Üreticiler olarak yüzde 24 enflasyona maruz kaldık. Gerçekleşen enflasyonla, maruz kaldığımız enflasyon arasındaki fark fiyatlara yansıtılabilir’’ açıklaması geldi. Bu net biçimde bir zam sinyalidir. Dünyada enerji fiyatlarının düşüş eğilimine girdiğine dair bir emare yok. Enflasyonu nasıl düşüreceğiz? Türkiye ekonomisi 1990’ların ve 2000’lerin belli dönemlerinde çok yüksek enflasyondan muzdaripti. Deyiş yerindeyse kodlarımızda ‘‘fahiş enflasyon’’ var. Bu açıdan enflasyonun kontrolden çıkmaması gerekiyor. İpin ucu kaçarsa kendimizi bir anda tanıdık sularda buluruz. Faizlerdeki artışlar işletmelerin finansman maliyetlerine yansıyor. Bu konu sıkıntılıdır. Fakat Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu fasit dairede kolay bir çözüm bulunmuyor. Ekonomik sorunlar arasında, ben önceliğimizin enflasyon olduğunu düşünüyorum.

Pazartesi günü İstanbul’da yaptığımız toplantıda Hazine ve Maliye bakanı Albayrak, ‘‘Merkez’in işine karışmayacağız’’ dedi. Aynı cümleyi Arjantin dönüşünde gazetecilere de söyledi. Bakan Albayrak’ın faiz politikası konusunda TCMB’ye bir müdahalesi olduğuna inanmıyorum. Dünkü karar Merkez’in kendi tasarrufudur. Kurum, piyasada oluşan atmosferi gözeterek, kendi gerekçelerine rağmen acaba faiz artışı yapamaz mıydı? Albayrak ismi açıklandığından beri, başta yabancı yatırımcılarda olmak üzere, bir tedirginlik hali gözleniyor. Zaten yaptığımız görüşmede kendisi de bu duruma vurgu yaparak: ‘‘Benle ilgili beklentilerin yüksek olmaması işimi kolaylaştırır. Enerji bakanı olduğum dönemde de benzer bir hava vardı. Orada başarılı oldum. Burada da olacağım.’’ ifadelerini kulandı. TCMB’nin üst yönetimi piyasa tecrübesi olan insanlardan oluşuyor. Önceki dönemlerde ağırlıklı olarak piyasa mekanizmasından bihaber, teorisyen kişiler görev almıştı. Merkez bankasının piyasanın işleyişini iyi bilen yönetimi, ekonomik aktivitede gözlenen gelişmelere rağmen dün bir algı yönetimi yapabilirdi. En azından piyasa beklentisi olan 100 baz puanlık artış açıklanabilirdi. Öyle olmasa da, dünkü karardan sonra, ‘‘Albayrak bastırdığı için TCMB faizi artıramadı’’ düşüncesi oluştu. Bazen bir hamle zannedilenden daha fazla etki yaratabilir.