TBMM ne kadar verimli?

Taylan ERTEN
Taylan ERTEN ANKARA'dan [email protected]

TBMM'nin verimliliği gündemine hâkim olup olmamasından ibaret ki bir meclis gündemine gerçek anlamda hakimse, siyasi iktidarlar karşısında o kadar özgürdür!

Ayrıca, bir meclisin gündemine hâkim olup olmadığı, yasama erkinin yürütme karşısındaki anayasal 'üstünlüğü' ilkesini nasıl algıladığına bakılarak anlaşılabilir.

Bu noktada, ister iktidar ister muhalefet fark etmez, milletvekilinin meclis çalışmalarında kendisini mensup olduğu siyasi partinin 'disiplininden' ne ölçüde 'özerk' hissettiği veya edemediği önemlidir.

Yani, iktidardaki  partiye bile mensup olsa, hükümetin getirdiği 'yanlış' bir yasa tasarısını eleştirebilmek, gerekiyorsa hükümeti uyarmak, gerekiyorsa yasama aşamalarında tasarıya ret oyu verebilmek…

Aynı özerklik hak ve yükümlülüğü muhalefetteki milletvekilini de kapsar.

Yani, gerektiğinde 'liderini" eleştiren veya parti yönetiminin yasama faaliyetinde düşebileceği 'yanlışlıklara' karşı çıkabilen, eleştirel bir duruş…                              

Meclisin ve milletvekilinin özgürlüğü bütün bunların bileşimidir; biri eksikse tümü eksiktir!

Yasama yılı biterken

TBMM bir yasama yılını daha geride bırakmak üzere. Meclis,  Ekim 2009'da başladığı 23'üncü Dönem 4'üncü Yasama Yılını ne ölçüde verimli geçirdi, gündemini özgür düzenleyebildi?

Bu sorunun iki farklı cevabı var:

Meclisin yasama faaliyetini yönlendiren AKP liderliğinin rejime ve sisteme ilişkin kendi siyasi önceliklerine bakılırsa tümüyle milletvekillerinin verimlilik düzeyi fena sayılmaz. Örnek, zorlu anayasa değişikliği süreci! AKP grubu gerçekleştirmek için, muhalefet grupları engellemek için mücadele ettiler.

İktidarın rejime ve sisteme ilişkin kendi siyasi önceliklerinin ötesinde, özellikle ekonomiyi düzenleyecek önemli yasa tasarılarına bakılırsa, iktidar milletvekillerinin verimliliği çok düşük!

Meclis'in aktif ve pasif gündemi, bir kısmının sunuluş tarihleri önceki yasama yıllarına kadar giden, bir kısmı da yakın tarihlerde yasama sürecine giren fakat bugüne kadar el atılmayan yasa tasarılarıyla dolu, dersem abartmış olmam.

'Yasama ilgisi' bekleyen ve ilgili kesimlerin öncelikle çıkması istediği, bazıları 'temel' nitelikli ama iktidar grup yönetiminin görüşülmesini ötelediği tasarı sayısı 15'i buluyor. Bunlar arasında, iş dünyasının adeta 'iş takipçisi' gibi peşine düştüğü Türk Ticaret, Türk Borçlar tasarıları diğerlerinden daha şanssız!          

O kadar şanssız ki, iki tasarı TBMM Genel Kurulu'na kadar 'inmeyi' başardı, görüşmelere başlandı; ama ne olduysa oldu yarıda bırakıldı. Neden mi? İktidara sorarsanız muhalefet engelledi, muhalefete sorarsanız iktidar engelledi!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Atilla Karaosmanoğlu 13 Kasım 2013