Tatil sohbetinden notlar..

Geçtiğimiz hafta tatil amacıyla Antalya-Kemer'deydim..

Fırsat buldukça konakladığımız otelin yöneticileri ve Sahil Caddesi'nde konuşlanmış turistik eşya satan dükkanların personeli ile turizm sektörüyle ilgili sohbet olanağını buldum..

Konuştuğum kişilerin tamamına göre, Türkiye'de Rusya ile yaşanan uçak kriziyle turizm sektöründe başlayan gerileme deyim yerindeyse Kemer'i perişan etmiş.

Konakladığımız Queen's Park Hotels Kemer'in Kiriş mahallesinde.

Otel direktörü Orhan Nadar'la sohbetimizde, kriz sürecinde turizmde yaşanılanları anlatırmısınız sorumu şu sözleriyle cevapladı.

"Kemer'e gelen konuklarımızın neredeyse yüzde 60'ı Rusya ve Bağımsız Devletler Topluluğu'ndan gelenlerden oluşuyor.

Krizinin çözümünden sonra Rusların geri dönüşüyle turizm sektörü hareketlenmeye başladı.

Örneğin, Antalya Hava limanı verilerine göre 15 Haziran tarihi itibarıyla hava yoluyla gelen turist sayısı 694 bin 910 kişi. Bu verilere göre geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 60'ın üzerinde artış olduğu görülmekte. Ancak hala 2015 rakamlarına ulaşmış değiliz. Rusya pazarının geri dönüşü ne kadar güçlü olursa artış oranları da o kadar fazla olacaktır.

Bölgemizde hatta Antalya genelindeki otellerde bugün uygulanmakta olan konaklama fiyatları 2013'ün altında.

Fiyatlar çok fazla düşürüldüğü için alım gücü daha düşük turistleri Türkiye'ye getirebiliyoruz.

Turist sayısındaki olumlu havaya rağmen otellerimizin, esnafımızın turizm geliri açısından da zor bir dönemdeyiz. Para harcayan Rus turisti Türkiye'ye çekmeyi henüz daha başaramadık."

Avrupa pazarı nasıl soruma ise "Avrupa pazarındaki kriz devam ediyor. Kemeri, otelimizi tanıyan, sunduğumuz hizmetlerden mutlu olan Alman, Belçika ve Hollandalı konuklarımız gelmeye devam ediyor. Avrupa'dan yeni konuklarımız henüz gelmedi, Avrupa pazarında ‘son dakika' satışlarını bekliyoruz. Bu artış trend böyle giderse turizm gelirinde de hareket yakalanabilir umudunu taşıyoruz" diyor.

Orhan Nadar Anadolu Üniversitesi Turizm ve Otelcilik bölümü mezunu 20 yıldır iş yaşamında..

İş yaşamını şu sözleriyle anlatıyor; "Mesleğe Housekeeper olarak başladım, yıllar içinde otel işletmesinin her biriminde çalıştığını söyleyen Orhan Nadar'a "Mutfak işi nasıl" diye sorduğumda gülümseyerek, "Direktörlük görevim öncesi dönemimde çalışmamı ağırlıklı olarak mutfağa ayırdım. Bu süreçte, sıcak-soğuk yemeklerin hazırlanmasından, tatlısının yapımına hatta sunumuna kadar süreçleri gıda mühendisimizle, aşçılarımızla mutfakta birebir çalışmalar yaparak Türk mutfağımızı ve farklı ülkelerin yemek çeşidini öğrenme adına bilgi ve becerimi geliştirdim" cevabını verdi.

Sektöre ilişkin önerilerinizi anlatır mısınız soruma cevaplarını ise Orhan Nadar şöyle sıraladı;

- Kırmızı et mutfakta 1.sırada Et balık kurumu kırmızı ette mutlaka düzenleyici olmalı

- İçki de ÖTV çok yüksek..

-İŞKUR personel istihdam desteği personel sayısının %30'a tekabül eden 3+3 aylık desteği çok olumlu bulmaktayız.

Otelimiz 800 yatak kapasiteli, yazın 265 kışın 80 personel çalışıyor. Personel istihdamında Standartta 2 konuğa 1 personel öngörülürken işletmeler maliyet nedeniyle 5 konuğa 1 personelle çalışmak zorunda kalınıyor.

- Özellikle kış süresinde otellerin işletmeyi çalışır konumda –bakım –işletir çalıştırmak için zorunlu olan personelin SGK primlerinin desteği sağlanmalı,

-Tesisler yaşlanıyor, renovasyon projelerine düşük faizli uzun süreli kredi uygulanmalı,

-Turizm Bakanlığımız otellerin-işletmelerim sınıflandırılma-yıldızlama kriterleri güncelleştirilmeli,

- Oteller Kalifiye personel bulmakta zorlanıyor.

Bu açık Kırgızistan'dan gelen turizm- otelcilik lisesi mezunları ile Manas Üniversitesi mezunu kişilerle kapatılıyor."

Otelde konuştuğum kişilerden Adnan Öz de, barmen olarak başladığı mesleğe, uzun süredir yiyecek-içecek müdürü olarak görev üstlenmiş. Otel direktörü Orhan Bey, Adnan Öz ve restoranlar şefi Hasan Kadan müthiş ekip oluşturmuşlar.

Gelen konuklara eksiksiz hizmet sunarak, onları mutlu edebilmek için olağanüstü çalışıyorlar..
Şef Hasan Kadan'nın sabahın 7'sinde ya da akşamın 22'sinde restoranları, alakartları, kafeleri denetlediğine tanık oldum.

Adnan Bey sorumlu olduğu bölümde karşılaştıkları sıkıntıları şöyle dile getirdi;

"Meslek lisesi stajyerleri ve Akdeniz Üniversitesi öğrencileri ile sıkıntıyı gidermeye çalışıyoruz. Otellerde çalışan Türk personelin büyükçe bölümü mevsimlik olarak çalışmakta. Yazın kazandıklarını kışın harcar durumdalar."

Adnan Bey ve Hasan Kadan "Ülkemize, Kemer'e parası çok, zengin  turistlerin gelmesi için çalışmalarımızı milli bir görev olarak görüyoruz" sözleriyle konuşmalarını sonlandırdılar..
Kemer tatilimde turizme ilişkin yaptığım sohbetlerden notlar özetle bunlar..

Sevdiklerinizle birlikte nice mutlu bayramlar dileğiyle Ramazan Bayramınızı kutluyorum.