Taşıma bedelinin önemi...

Öyle ürünler var ki uçakla gönderseniz bile taşıma bedeli sorun olmaz. Ancak taşıma için ödenecek kuruşların bile işi baltalayabileceği ürünler de öte yanda duruyor. Taşımacılık firmaları, taşıma bedellerini standart olarak hesaplarken yaklaşık bir tonluk malzeme için üç metreküp hacim hesaplıyorlar. Taşıma fiyatı sorduğumuzda da hemen ambalaj boyutlarını ve ağırlıklarını soruyor ve ona göre hesaplama yapıyorlar.

Günümüz taşımacılığı konteynerlerde yapılma yönünde ağırlık kazanıyor. Karayolu taşımacılığına da biraz daha büyük ve bireysel bir konteynerde taşıma dersek umarım fazla abartmamış oluruz. Kısıtlı mekânlara ürün yükleme, uluslararası ticaret yapanların hep baş ağrısı olmuştur ve olacaktır da. Çünkü taşıma bedellerinin, varışta oluşacak ürün fiyatlarınızı olumsuz etkilememesi için bu kısıtlı mekanlara yükleme işinin çok dikkatli yapılması ve kamyonda ve konteynerde mümkün olduğunca az miktarda boş hacim kalmasına çalışılması gerekiyor. Belirli bir hacime, verilen ölçülerde en verimli ambalaj yerleştirmesini yapmaya yardımcı olan yazılımlar bile var piyasada. Kuşkusuz bu sürece katılan herkes aynı çabayı gösteriyor da ne kadar başarılı oluyoruz o da ayrı bir mesele.

Bir süre önce hacmi büyük, bedeli küçük, sayısı çok bir ürün ihracatı için pazarlık yapıyordum. Müşteri, ürünümüzün fabrika teslim fiyatına hemen olur dedi de taşıma hesaplamaları sonunda ortaya çıkan tabloyu beğenmedi. Paletli ambalaj istiyorlardı ve istedikleri palet ölçüleri de kendi depolarının raf yüksekliklerine göre ayarlanmıştı. Ölçüler ona göre ayarlanınca da değil konteyner, karayolu taşıması ile bile fiyat tutturamıyor hale geliyorduk. Müşterinin ambalaj şeklindeki katı tutumuna karşın, paletsiz ve sadece karton koli ile yükleme yapacakmış gibi hesaplama yaptık. Daha da ileri giderek, ambalaj ölçülerimizde küçük farklılıklar yaratarak hacim kazanabilir miyiz diye örnek ambalaj çalışması yaptık. Çabalarımız boşa çıkmadı ve müşteriye verdiğimiz yeni teklif onları bizden alımı tekrar düşünmeye sevk etti. Varış maliyetlerindeki çarpıcı değişiklikler çerçevesinde, müşterimiz de karton kolileri kendi raf yüksekliğine göre kendi tesislerinde paletleme maliyeti çıkarttı. Nihai maliyetin oldukça makul çıkması, işin her iki tarafı da memnun edecek şekilde sonuçlanmasına neden oldu.

Eğer biz, müşteriye cazip gelecek bir sonucun farklı seçeneklerde yattığını düşünmeyip, onların bize kabul ettirmeye çalıştıklarına bağlı kalıp çalışsaydık, satış bağlantısı gerçekleşmeyecekti. Halk arasında kullanılan bir deyişle olaya, “ At gözlüklerini çıkarıp “ bakmak bizi sonuca götürdü. Alıcımız da bir ticaret erbabı ve o da ne getirir ne götürür hesabı yapıyor. Bu nedenle, kazanç sağlayacak çözüm önerilerimiz onları memnun edecektir.

Kısa bir süre önce BALO (Büyük Anadolu Lojistik Organizasyonu) konusu yazmış ve bu çalışmadan duyduğumuz memnuniyeti dile getirmiştik. Geçtiğimiz hafta içerisinde gazetemizde yayınlanan bir haberde, 2014 içerisinde BALO seferlerinin haftada beş karşılıklı olacağı ve yük alma merkezlerinin arttırılacağı ve bunları gerçekleştirmek için de yüklüce yatırımlar yapılacağı haberi vardı. Güvenli, hızlı ve ekonomik taşımanın ve bunun getireceği rekabet gücünün ihracatta yaratacağı ivme tartışılmaz. Hele BALO çalışmasının Viking treni ile Baltık ve çevre ülkelerine yayılması gerçekten de çok önemli.

Sadece ortak olan kuruluşların değil, iş insanlarımızın diğer örgütlerinin de bu konuyu sıcak gündem olarak tutmalarında, ihracatçı üyelerinin bu tür hizmetleri kullanmaları yönünde destek vermeleri olumlu olacaktır. Sistemi, birçok büyük lojistik firmasının kullanmaya başlamış olması da ayrı bir memnuniyet sebebidir. Onların uzmanlıkları biz ihracatçıları daha rekabet edebilir teklif vermeye ve böylece daha kârlı işler yapmaya yaklaştıracaktır.