Tariş ve tağşiş

Ali Ekber YILDIRIM
Ali Ekber YILDIRIM TARIM DÜNYASINDAN [email protected]

Yan yana gelmesi olanaksız iki sözcük;Tariş ve tağşiş. Fakat, ne acıdır ki bu iki sözcük yan yana geldi veya getirildi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 31 Ağustos 2016 tarihli Kamuoyu Duyurusu'nda et ürünlerinden süt ürünlerine, bitkisel yağdan bala kadar 300'ü aşkın ürün tağşişli (sahte) olduğu ilan edildi.

Bakanlık, uzun bir zamandan beri tağşişli ürünleri teşhir ediyor. Çok bilindik markalar, köklü firmaların ürünleri geçmişte de teşhir edildi. Fakat, Tariş markasının da bu listeye gireceği kimsenin aklına gelmezdi.

Tariş, Türkiye'nin en eski kooperatifi. Asırlık bir geçmişe sahip. Egeli üreticilerin yabancı sermayeli şirketlerin bölgenin incirini adeta gasp edercesine ucuza almasına karşı milli bir duruşun simgesi olarak kuruldu. İncirle başlayan hareket, sonraki yıllarda üzüm, pamuk, zeytin ve zeytinyağının eklenmesi ile Tariş, hem kooperatif olarak hem marka olarak Türkiye'nin en güçlü ve en güvenilir kurumlarından birisi oldu.

Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası'nın dayatması ile 2000'li yılların başında uygulanan Tarımda Reform Uygulama Projesi (TRUP) ülke tarımını iflasın eşiğine getirdi. Bu projenin en önemli ayaklarından birisi de Tarım Satış Kooperatif ve Birliklerinin yeniden yapılandırılarak "özerkleşmesi" adı altında tasfiyesi öngörülüyordu.

Birliklerin yeniden yapılandırılması amacıyla 16 Haziran 2000’de “4572 Sayılı Tarım Satış Kooperatifleri ve Birlikleri Yasası” çıkarıldı. Yasa ile birliklere mali destek yapılması yasaklandı. Birlikler, özerklik adı altında etkisiz hale getirildi. Tariş ortaklarının sahibi olduğu Milli Aydın Bankası-Tarişbank' a bu dönemde el konuldu.

Bu süreçte bazı birlikler tasfiye edildi. Kapananlar oldu. Bazıları ise doğru ve bilinçli yönetim anlayışı ile ayakta kalmayı başardı ve bugün de mücadelesini sürdürüyor.

Yine bu süreçte, hesapları ayrı olsa da birlikte hareket etmek üzere tek çatı altında birleşen Tariş, 4 ayrı birlik olarak faaliyetlerini sürdürme kararı aldı. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği, Tariş Üzüm Birliği, Tariş İncir Birliği, Tariş Pamuk Birliği olarak ayrı tüzel kişilikler olarak faaliyetlerini sürdürmeye başladı. Pamuk Birliği adını değiştirerek Tariş Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği yaptı.

Bu ayrılıkla birlikte Tariş markasının ne olacağı da o dönemde çok tartışıldı. Çünkü, o güne kadar her birlik sadece kendi faaliyet alanında ürünlerle pazarda yer alıyordu. Bu ürünleri pazarlayan Ayma adında yine ortak bir şirketleri vardı. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Tariş markalı zeytinyağı ve zeytin ile piyasada yer alırken, İncir Birliği Tariş markalı incirle, Üzüm Birliği' ise yine Tariş markalı kuru üzüm, pekmez ve benzeri ürünlerle piyasada yer alıyordu. Tariş Pamuk Birliği ise margarin, sabun, temizlik malzemeleri ve benzeri ürünlerle piyasadaydı.

Birlikler ayrılınca, Tariş Pamuk Birliği, Tariş markası ile zeytinyağı ve daha sonra ayçiçek yağını fason ürettirerek piyasaya vermeye başladı. İşin en acı tarafı da buydu. Tariş gibi, güçlü bir kooperatif ve marka başka firmalara fason üretim yapabiliyorken, fason ürettirecek konuma gelmesiydi.

Fason ürettirmek ayıp bir şey değil elbette. Fakat, Tariş gibi köklü bir markayı herkesin gözü gibi koruması gerekiyor. Bu nedenle sıradan bir fason ürüne kurban edilmemeli.

Tariş Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifleri Birliği'nin fason olarak ürettirdiği ayçiçekyağı tağşişli çıkınca hiç kimsenin istemediği,beklemediği Tariş ve tağşiş sözcükleri yan yana gelmiş oldu.

Pamuk Birliği'nden gazetelere" Kamuoyuna Duyuru" başlığıyla verilen ilanda "Yaklaşık yüz yıllık köklü ve güvenilir bir marka olarak, kalite güvencesi nedeniyle ürünlerimiz devamlı analiz edilmektedir. Nitekim, Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın 31.8.2016 tarihli Kamuoyu Duyusundan 4 ay önce, Tariş, Pamuk ve Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi olarak, fason üretim sözleşmesine aykırı davranan üretici Kurtuluş Yağ Ticaret AŞ ile 22.4.2016 tarihi itibariyle fason ayçiçek yağı üretimi sözleşmesinin fesih edildiğini, Bakanlık ifşasında açıklanan 2610, 2109 parti/seri No'lu tüm ürünlerin piyasadan toplatılarak imha edildiğini, Tariş markasını ortak kullandığımız ayrı tüzel kişiliklere sahip Tariş İncir, Tariş Zeytin ve Zeytinyağı, Tariş Üzüm Tarım Satış Kooperatrifleri Birliklerinin, Kurtuluş firması ile hiçbir zaman hiçbir bağlantısı olmadığını Kamuoyunun Bilgisine sunarız" bilgisine yer verildi.

İlan her şeyi anlatıyor. Keşke Tariş'in bundan böyle fason üretim yaptırmayacağı bilgisi de yer alsaydı. Çünkü, yaptırılacak her fason üretim Tariş markası için risktir.

Özetle, Tariş markası ile tağşişin yan yana gelmesi son derece üzücü bir durum. Tüketicinin güveni sarsıldı. Fakat, unutulmamalı ki, yapılan tağşiş fason ürettirilen ayçiçekyağı ile ilgilidir. Bilinçli tüketici, Tariş markası ile üretilen zeytinyağı, incir ve üzümü gönül rahatlığıyla tüketmeye devam edecektir. En azından bu satırların yazarı gönül rahatlığıyla Tariş'in ve diğer tüm kooperatif ve birliklerin ürünlerini gönül rahatlığıyla tüketiyor ve tüketilmesini öneriyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar