Tarımsal sulamada elektrik krizi büyüyor
Çiftçilerin tarımsal sulama amaçlı kullandığı elektriğin borcu sorun olmaya devam ediyor. Borcunu ödemeyen çiftçileri cezalandırmak amacıyla elektriğin tümüyle kesilmesi, borcunu ödeyen çiftçileri de cezalandırıyor.
Bakanlar Kurulu tarımsal sulama nedeniyle borcu olan çiftçilere yönelik birbiriyle bağlantılı iki önemli karar aldı. Alınan kararlardan borcunu ödeyen çiftçiler de olumsuz etkilenecek.
Nedir o kararlar?
İlki 5 Mayıs 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 2016 Yılı Tarımsal Desteklemelere İlişkin Karar. Bu kararda, tarımsal sulamada kullanılan elektrik borcu ile ilgili şöyle deniliyor: " 31/12/2015 tarihli ve 29579 sayılı Resmi Gazete:de yayımlanan Dağıtım Sistemindeki Kayıpların Azaltılmasına Dair Tedbirler Yönetmeliğinde belirtilen yüksek kayıplı elektrik dağıtım şirketleri kapsamına giren ve 2016 yılında Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt, Şırnak illerinde tarımsal amaçlı sulamada kullanılan elektrik için; fark ödemesi desteklerine konu ürünlerde çiftçinin alacağı bitkisel üretime konu destek ödemelerine ödeme zamanında bloke konulur ve çiftçinin muvafakati ile dağıtım şirketine aktarılır. Kalan kısım çiftçiye ödenir."
Bunun anlamı şu: 2016 yılında Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt, Şırnak'ta çiftçilere bitkisel üretim kapsamında ödenecek destekleme primi (fark ödemesi) çiftçiye doğrudan ödenmeyecek. Destek ödemesi, bölgedeki enerji dağıtım şirketlerine aktarılacak. Çiftçinin borcu tahsil edilecek ve kalan para çiftçiye ödenecek.
İkinci karar ise, 11 Mayıs 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan "Tarımsal Sulamaya İlişkin Elektrik Borcu Bulunan Çiftçilere Bu Borçları Ödeninceye Kadar 2016 Yılında Destekleme Ödemesi Yapılmamasına İlişkin Karar.”
Bu ikinci kararda: "Tarımsal sulamaya ilişkin elektrik borcu bulunan çiftçilere, bu borçları ödeninceye kadar, 2016 yılında yapılması gereken tarımsal destekleme ödemeleri yapılmaz" deniliyor.
Bu kez sadece 6 ilde değil, ülke genelinde Çiftçi Kayıt Sistemi'ne kayıtlı yaklaşık 3 milyon çiftçiyi kapsayan bir uygulama söz konusu. Bu karar gereği, bitkisel üretim, hayvancılık ve diğer destekleri alabilmek için yaklaşık 3 milyon çiftçinin, bağlı olduğu elektrik dağıtım şirketinden "borcu yoktur" yazısı alması gerekiyor.
Borcunu ödeyen çiftçiye de ceza niteliğindeki bu uygulamanın bir başka anlamı şudur; devlet enerji dağıtım şirketlerinin tahsil edemediği borçlarının tahsildarı konumuna getiriliyor.
Elektrik borcunu ödeyene ceza
Konunun bir başka önemli boyutu ise daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da yaşanıyor. Birçok belde ve köyde çok sıklıkla elektrik kesintileri uygulanıyor. Kesintinin nedeni, borcunu ödemeyen çiftçiler. Fakat kesintilerden borcunu ödeyen çiftçiler de olumsuz etkileniyor.
Her gün bölgeden telefon eden okurlarımız haklı olarak isyan ediyor. Anlattıklarına göre; bir köyde veya beldede elektrik borcunu ödeyen yüzlerce çiftçi tarlasını sulayamıyor. Çünkü aynı köyde veya beldede borcunu ödemeyen bir kaç çiftçi bahane edilerek elektrik tümüyle kesiliyor. Çiftçiler diyor ki;"Biz borcumuzu ödedik. Ama başkası ödemedi diye elektrik tümden kesiliyor. Zaten kuraklık var, suya en çok ihtiyaç duyulan dönemde sulama yapamıyoruz. Bizim zararımızı kim karşılayacak? Biz borcumuzu ödedik, bizi niye cezalandırıyorlar."
Sorun yeni değil, yıllardan beri bölgede elektrik sorunu var. Bu nedenle çiftçiler zaman zaman yol kesip eylem yapıyor. Geçtiğimiz günlerde Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu Şanlıurfa'ya giderek üretici temsilcileri,enerji dağıtım şirketlerinin yöneticileriyle 6 saat süren bir toplantı yaptılar.
Toplantıdan sonra Bakan Faruk Çelik'in yaptığı açıklamaya göre, çiftçilerin hepsi tek tek sayaç alıp takacak. Bundan sonra sulama bedeli dekar bazında alınacak. Sayaç takılmak şartıyla pamukta dekar başına 20 lira, mısırda 11 lira, buğdayda 5 lira tavan fiyat uygulanacak.
Ayrıca tarımsal destekleme ödemeleri kapsamında "enerji payı" adı altında bir kesinti yapılması gündemde. Bunun için planlanan miktar 300 milyon lira. Bu bedelin enerji dağıtım şirketlerine ödenmesi öngörülüyor.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa Milletvekili Mazlum Nurlu kaçak elektriğin faturasının vatandaşa kesilmek istendiğini belirterek Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuyu gündeme getirdi. Nurlu'nun iddiasına göre, kaçak kullanılan elektrik bedeli yasal hale getirilmek isteniyor.
Bir elektrik iletim hattı boyunca bulunan trafo ve iletim hatlarındaki kabloların iç dirençleri neticesinde oluşan kayıplara elektrik kaybı denildiğini anlatan Nurlu, dünyanın hiçbir yerinde teknolojik olarak bu oranın "sıfır" olamayacağını, ideal dünya değerleri yüzde 4-7 civarlarında,Türkiye’de ise kayıp oranının yüzde 5-7 oranında olduğunu söyledi.
Bir elektrik iletim hattından sayaç kullanmadan kaçak yollardan alınan elektriğe ise kaçak elektrik denildiğini ve bunun "hırsızlık" suçu olduğunu vurgulayan Nurlu: "Türkiye’de ortalama kaçak elektrik kullanma oranı yüzde14 dolayındadır. Kayıp kaçak oranı en düşük yüzde 6 ile Isparta, yüzde 6.9 ile Erzincan ve yüzde 7.2 ile Kilis iken, yüzde 78 ile Şırnak, yüzde 76 ile Mardin ve yüzde 73 ile Diyarbakır kayıp kaçağın en yüksek olduğu illerdir. Enerji Bakanlığı şimdi bu kayıp kaçağı yasal hale getirecek bir yasa taslağı hazırlıyor. Kaçağın faturası vatandaşa kesilecek" görüşünü dile getşirdi.
Özetle, tarımsal sulamada elektrik krizi her geçen gün büyüyerek çiftçileri, tarımsal üretimi olumsuz etkilemeye devam edecek.