Tarımda Milli Birlik "deprem" etkisi yarattı

Ali Ekber YILDIRIM
Ali Ekber YILDIRIM TARIM DÜNYASINDAN [email protected]

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan Tarımda Milli Birlik Projesi'ni dün açıklamamız sektörde deyim yerindeyse "deprem" etkisi yarattı. Sosyal medya üzerinden, telefonla, mesajla çok sayıda okurumuz görüşlerini bildirdi.

Genel kanı; "Tarımda Milli Birlik Projesi"nin uygulanamayacağı, uygulanırsa tarımsal birikimin, kurumlarıyla birlikte bütün varlığıyla bir holdinge bırakılacağı yönünde.

Üreticinin yok sayıldığı bu proje ile Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı ile Tarım Kredi Kooperatifleri'nin birleştirilerek devlet tarafından kurulacak Milli Birlik Kooperatifi tarımdaki tasfiye sürecini kolaylaştıracak bir örgütlenme olacak.
Devlet eliyle kurulacak ve çiftçilerin ortak olması zorunlu kılınacak Milli Birlik Kooperatifi ve özel sektör işbirliği ile kurulacak Semerat Holding, tarımın tek patronu olacak. Yerli sermayenin yanı sıra uluslararası sermayenin de ortak olacağı Semerat Holding, devletin tarımsal KİT’lerine (Kamu İktisadi Teşekkülü) de sahip olacak

Tarımda başarısızlığın itirafı

Tarımda Milli Birlik Projesi'nde, AK Parti Hükümeti'nin 17 yıllık tarım politikasının başarısız olduğu, tarımın iflas ettiğinin itirafı var. Yerel seçimlerden önce gittiği her ilde, her mitingde tarımda bir başarı öyküsü yaratıldığını anlatan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediklerinin aksine, Tarımda Milli Birlik Projesi'nde mevcut tarım politikası, uygulamalar çok sert bir dille eleştiriliyor.

Deniliyor ki; "Tarladan sofraya kadar uzanan ürün değer zincirlerinde yüzde 50'ye varan israf ve verimsizlikler yaşanmaktadır."

Deniliyor ki; "Ölçek problemi nedeniyle tarımsal maliyetler oldukça yüksektir."

Deniliyor ki; "Plansızlık ve yetersiz veri nedeniyle gıda fiyatlarında suni dalgalanmalar ve fiyat artışları yaşanmaktadır."

Deniliyor ki; "Değer zinciri kopuktur. Katma değer hakkaniyetli dağıtılmamaktadır."

Deniliyor ki; uygulanan yanlış politikalar sonucunda "Yönetilemeyen, planlanamayan çok parçalı ekosistem var."

Hayvancılıkta yem fiyatlarının, hububatta tohum maliyetlerinin spekülasyonla yükseltildiğine vurgu yapılıyor.

Pamukta çırçır aşamasındaki verimsizlikten söz ediliyor.

Patates ve soğanda plansızlık kaynaklı sorunlar ve spekülasyonlar olduğu anlatılıyor.

Yönetilemeyen ve planlanamayan çok parçalı bir ekosisteme dikkat çekilerek, koordinasyon, veri akışı, planlama, kontrol ve fiyat istikrarının sağlanamadığına işaret ediliyor.

Muhalefetten daha sert

Gerçekten muhalefet partileri bile, AK Parti'nin uyguladığı tarım politikasına bu kadar sistemli bir eleştiri yapamamışlardı.

Kısacası, AK Parti'nin uyguladığı yanlış politika sonucu tarımın iflas ettiği itiraf ediliyor. Bu başarısızlık Tarımda Milli Birlik Projesi'ne gerekçe yapılıyor.

Yani "biz bugüne kadar bu yanlışları yaptık. Ama, Tarımda Milli Birlik Projesi kapsamında kurulacak bir kooperatif ve özel sektörle ortaklığıyla kurulacak holdingle tarımı kurtaracağız" deniliyor. Böyle bir şey mümkün olabilir mi?

Yalan sistem yerine yalın sistem

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın sunumuna bakılırsa tarımda "yalan" sistemden "yalın sisteme" geçilecek. Bugüne kadar yapılanlar yalan ve yanlıştı. Bundan sonrası yalın sistem olacak. Bunun adı da "Türk Tipi Tarım ve Orman Yönetim Sistemi" olacak.

Tarımda Milli Birlik Projesi'ne bakıldığında öne çıkan 4 önemli başlık var.

1- Tarım politikaları bugüne kadar çok başarısız oldu. Bu nedenle temel bir politika değişikliğine gidilerek daha önce hiç dillendirilmeyen ve sektörde pek bilinmeyen "Yalın Sistem'e geçilecek.
2- Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı Tarım Kredi Kooperatifleri ile birleştirilerek Tarımda Milli Birlik Kooperatifi kurulacak.

3- Milli Birlik Kooperatifi'nin yüzde 35, Toprak Mahsulleri Ofisi, Atatürk Orman Çiftliği, Çaykur, Türk Şeker gibi tarımsal KİT’lerin yüzde 15 ve yerli, yabancı şirketlerin yüzde 50 hisseye sahip olacağı Semerat Holding kurulacak. Tarımsal KİT'ler aynı zamanda bu holdingin iştiraki yapılacak.
4- Tarımda Milli Birlik Projesi'nde üretici, çiftçi adeta yok sayılıyor.

Ülke tarımı bir holdinge bırakılabilir mi?

Proje uygulanırsa, Milli Birlik Kooperatifi tarımsal üretimi, girdi temini, ithalat gibi konularda görev yapacak.

Sanayi ve perakende konusundaki çalışmaları üstelenecek olan Semerat Holding, Tarım Bakanlığı'nın sunumunda yazılanlar doğruysa Varlık Fonu benzeri bir yapıya sahip olacak. Ülker, Eti, Sütaş, Namet, Pınar, Unilever, TK Holding, Katamonu Entegre, Migros, Borsa vb. şirketler bu Holding'in yüzde 50 ortağı olacak. Ülke tarımı bu şirketlere teslim edilecek. Bu şirketler arasında Ünilever gibi uluslararası şirketler de olacak. Buna da Tarımda Milli Birlik denilecek? Bu nasıl millilik, nasıl birliktelik?

Özetle, Tarımda Milli Birlik Projesi enflasyonla mücadele programı kapsamında tasarlanan ama enflasyonu düşürmek bir yana ülke tarımını tümüyle yok edebilecek bir proje. Tarım sektöründe büyük tepkilere neden olan bu projenin yanlışlarını umarız Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da görür ve projeyi bakanlığa iade eder.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar