Tarım ve gıdaya "rekabet" ayarı

Ali Ekber YILDIRIM
Ali Ekber YILDIRIM TARIM DÜNYASINDAN [email protected]

Rekabet Kurumu, tarım ve gıda sektöründe rekabetin ihlali ile ilgili bir ayda 4 önemli karar açıkladı. Bu kararlar, tarım ve gıda sektöründe rekabetin ihlal edildiğinin göstergesi mi, yoksa piyasaya Rekabet Kurumu aracılığıyla ayar mı veriliyor?

Bunu anlayabilmek için açıklanan kararların ayrıntılarına, açılan soruşturmaların kapsamına bakmakta yarar var.

Yerel seçim öncesinde gündemin en önemli konularından birisi olan gıda ve tarımsal girdi fiyatlarındaki artış Rekabet Kurumu'nu da harekete geçirdi. Sadece, Mart'ta tarım ve gıdada rekabetin ihlali ile ilgili 3 soruşturma ve bir nihai karar olmak üzere 4 önemli açıklama yapıldı.

Zincir marketlere soruşturma

İlk açıklama 4 Mart 2019 tarihinde yapıldı. "Perakende Gıda Ticareti Alanında Faaliyet Gösteren 23 Zincir Market Hakkında Soruşturma Açıldı" başlığıyla yayınlanan açıklamada Rekabet Kurulu'nun 07.02.2019 tarihli toplantısında, perakende gıda ticareti ile iştigal eden zincir marketlerin su ile yaş meyve ve sebzelerin perakende satış fiyatlarını belirlerken rekabet karşıtı davranışlar içerisinde bulunup bulunmadıklarının tespiti amacıyla 23 market zinciri hakkında 4054 sayılı Rekabet Kanunu’nun 4. ve 6. maddelerini ihlal edip etmediklerinin tespitine yönelik olarak soruşturma açıldı.

Piliç üreticilerine 156.7 milyon lira ceza

Rekabet Kurumu, 15 Mart 2019'da açıkladığı bir başka karar ile "Piliç Eti Üretiminde Faaliyet Gösteren 19 Teşebbüs ile Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği Hakkında Yürütülen Soruşturmanın" sonucunu ilan eti.

Kurum'un açıklamasına göre, piliç eti üretiminde faaliyet gösteren teşebbüslerin 4054 sayılı Rekabet Kanunu’nun 4. maddesini ihlal edip etmediklerinin tespitine yönelik olarak yürütülen soruşturma tamamlandı. Bu kapsamda 9 piliç eti üreticisine ve Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği'ne yasanın 4. maddesini ihlal etmekten, bir firmaya yanıltıcı bilgi vermekten ve bir firmaya da istenilen bilgileri vermemesinden dolayı ceza verildi. Rekabet Kurumu 8 firmaya ise rekabeti ihlal etmedikleri için herhangi bir ceza vermedi. Rekabeti ihlal eden firmalara ve Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği'ne kesilen cezanın toplamı 156 milyon 703 bin 143 lira.

Gübre fiyatları soruşturulacak

Rekabet Kurumu'nun 18 Mart 2019 tarihli açıklamasında ise, gübre sektöründeki fiyat artışlarına yönelik olarak re’sen yürütülen ön araştırmanın Rekabet Kurulu tarafından karara bağlandığı duyuruldu.

Açıklamada, ön araştırmada elde edilen bilgi, belge ve yapılan tespitleri 21.02.2019 tarihli toplantısında müzakere eden Rekabet Kurulu, bulguları ciddi ve yeterli bularak; 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal edip etmediklerinin tespitine yönelik olarak; Türkiye'nin en önemli gübre üreticisi 6 firma hakkında soruşturma açılmasına karar verildiği ilan edildi.

Yaş sebze ve meyve toptancıları incelenecek

Rekabet Kurumu, 22 Mart 2019'da kamuoyuna yaptığı açıklamada yaş meyve ve sebzelerin toptan satışı ile iştigal eden teşebbüslerin rekabet karşıtı eylem ve davranışlar içerisinde bulunup bulunmadıklarının tespiti amacıyla 24 teşebbüs hakkında soruşturma açıldığını ilan etti.

Rekabetin ihlali

Rekabet Kurulu'nun açtığı soruşturma ve aldığı kararların temel dayanağı Rekabet Yasası'nın 4. ve 6. maddesi oluyor. Daha çok bu iki maddeye dayanılarak soruşturma açılıyor.
"Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve Kararlar" başlıklı 4. madde özetle şöyle: "Belirli bir mal veya hizmet piyasasında doğrudan veya dolaylı olarak rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek nitelikte olan teşebbüsler arası anlaşmalar, uyumlu eylemler ve teşebbüs birliklerinin bu tür karar ve eylemleri hukuka aykırı ve yasaktır.

Yasanın 4. maddesine göre;

1- Mal veya hizmetlerin alım ya da satım fiyatının, fiyatı oluşturan maliyet, kâr gibi unsurlar ile her türlü alım yahut satım şartlarının tespit edilmesi,
2- Mal veya hizmet piyasalarının bölüşülmesi ile her türlü piyasa kaynaklarının veya unsurlarının paylaşılması ya da kontrolü,
3- Mal veya hizmetin arz ya da talep miktarının kontrolü veya bunların piyasa dışında belirlenmesi,
4- Rakip teşebbüslerin faaliyetlerinin zorlaştırılması, kısıtlanması veya piyasada faaliyet gösteren teşebbüslerin boykot ya da diğer davranışlarla piyasa dışına çıkartılması yahut piyasaya yeni gireceklerin engellenmesi,
5- Bir anlaşmanın varlığının ispatlanamadığı durumlarda piyasadaki fiyat değişmelerinin veya arz ve talep dengesinin ya da teşebbüslerin faaliyet bölgelerinin, rekabetin engellendiği, bozulduğu veya kısıtlandığı piyasalardakine benzerlik göstermesi, teşebbüslerin uyumlu eylem içinde olduklarına karine teşkil eder.

Hakim durumun kötüye kullanılması

Rekabet Yasası'nın "Hâkim Durumun Kötüye Kullanılması" başlıklı 6. maddesi ise özetle şöyle: "Bir veya birden fazla teşebbüsün ülkenin bütününde ya da bir bölümünde bir mal veya hizmet piyasasındaki hâkim durumunu tek başına yahut başkaları ile yapacağı anlaşmalar ya da birlikte davranışlar ile kötüye kullanması hukuka aykırı ve yasaktır."

Kararların etkisi ne olur?

Rekabet Kurumu'nun Rekabet Yasası çerçevesinde gıda ve tarım sektörünü yakından izlemesi, tüketicinin korunması, ilgili sektörde faaliyet gösteren firma veya üreticiler arasında haksız rekabetin önlenmesi açısından çok önemli. Sektörün beklentisi; Rekabet Yasası'nın talimatla veya seçim öncesinde bir baskı aracı olarak kullanılması yerine, bu iddiaları boşa çıkaracak şekilde seçimden sonra da ve her kesimde titizlikle uygulamasıdır.

Özetle, Rekabet Kurumu tarım ve gıda sektöründe rekabeti gerçekte tesis etmesi üreticiye de tüketiciye da yarar sağlayacaktır. Bunun için soruşturmaların ve alınan kararların doğru verilere dayalı yapılması büyük önem taşıyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar