Tarım çalışanlarının sigortalılığı
Sosyal güvenlik sorunu olan kesimlerden birisi de tarım çalışanlarıdır.
5510 sayılı Kanun’un 3. maddesinde tarımsal faaliyet; “Kendi mülkünde, ortaklık veya kiralamak suretiyle başkalarının mülkünde veya kamuya mahsus mahallerde; ekim, dikim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yoluyla yahut doğrudan doğruya tabiattan istifade etmek suretiyle bitki, orman, hayvan ve su ürünleri elde edilmesi ve/veya bu ürünlerin yetiştiricileri tarafından; muhafazası, taşınması veya pazarlanması” faaliyetleri olarak tanımlanmıştır.
Bu faaliyetleri yapan kişilerde de tarımsal faaliyetle uğraşan kişiler olarak 2 farklı statüde sigortalı sayılmışlardır. Bunlardan birinci grup tarımsal faaliyette kendi nam ve hesabına çalışanlar ikinci grup ise tarımsal faaliyette başkalarına bağımlı olarak çalışanlardır.
5510 sayılı Kanun’un zorunlu sigortalılığı düzenleyen 4. maddenin b fıkrasının 4. Alt bendinde kendi nam ve hesabına tarımsal faaliyette bulunanların sigortalı sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Yine aynı kanunun sigortalı sayılmayanlar başlıklı 6. maddesinin ı fıkrasında ise; “Kamu idarelerinde ve kanunun ek 5’inci maddesi kapsamında sayılanlar hariç olmak üzere, tarım işlerinde veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz işlerde çalışanlar ile tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan; tarımsal faaliyette bulunan ve yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, bu kanunda tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunu belgeleyenler ile 65 yaşını dolduranlardan talepte bulunanlar”ın sigortalı sayılmayacağı düzenlenmiştir.
Dolayısıyla 5510 sayılı Kanun’a göre bir kişinin tarımsal faaliyette çalışması durumunda bir başkasının yanında özel sektöre ait bir işyerinde çalışıyorsa ve ek 5 kapsamında değilse ya da kendi nam ve hesabına çalışırken elde ettiği kazancından masraflar düşüldükten sonra elde ettiği net geliri asgari ücretin altında ise ve 65 yaşından büyük ise sigortalı olma zorunluluğu yoktur.
Bir kişinin tarımsal faaliyette bulunması durumunda sigortalı olması için kendi nam ve hesabına çalışıyorsa aylık net gelirin asgari ücretin üstünde olması, eğer bağımlı çalışan ise kamuya ait işyerlerinde çalışması ya da EK-5 kapsamında sigortalı olması durumunda 5510 sayılı Kanun’a göre sigortalı olması mümkündür. Ayrıca 01.10.2008 öncesi 2925 sayılı Kanun kapsamında olup halen bu sigortalılıkları devam edenlerin hakları korunduğu için ayrı bir sigortalılık türü olarak bu sigortalılık türü devam etmektedir. Özellikle tarımın desteklenmesi ve önemsenmesi ile birlikte bu kesimlerin de sosyal güvenlik açısından desteklenmesi önem taşımaktadır.
1- Kendi nam ve hesabına çalışıp aylık net kazancı asgari ücretin üzerinde olanların sigortalılığı: 4/B sigortalılığı
5510 sayılı Kanun’a göre 4/b sigortalısı olmak için ziraat odasına kayıt olmak ve bu kaydın kayıt tarihinden itibaren bir yıl içerisinde SGK’ya bildirilmesi durumunda ziraat odasına kayıt tarihi itibarı ile 1 yıldan sonra bildirilmesi durumunda ise kişinin SGK’ya başvurduğu tarih itibarı ile 4/b zorunlu sigortalılık tescili yapılacaktır. Bu kapsamda sigortalı olan kişi 4/b kapsamında sigortalı sayılmakta olup 5510 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarih olan 01.10 2008 tarihinde prime esas kazancın 15 günlük tutarında ve takip eden her yıl bir puan artan oranda olmak üzere 2013 yılında 20 günlük prime esas kazanç tutarında SGK’ya kendisi prim ödemekle yükümlüdür. Yani 2013 yılında tarımsal faaliyette bulunan ve asgari ücret kazanç beyanı olan bir 4/b sigortalısı SGK’ya her ay kendisi 234.95 TL (1021.5 TL’nin 20 günlük tutarının %34.5’i) prim ödeyecektir.
2- Kamu işyerlerinde veya özel sektöre ait işyerlerinde tarımsal faaliyette sürekli çalışanların sigortalılığı
Kamuya ait işyerlerinde ya da özel sektöre ait işyerlerinde sürekli olarak bağımlı çalışanlar 5510 sayılı Kanun’un 4/a kapsamında sigortalı olarak bildirileceklerdir. Bu kişilerin sigortalı işe giriş bildirgeleri işe başladıkları tarihte işverenleri tarafından SGK’ya işe giriş bildiresi ile bildirilecek ve her ay düzenli olarak kazançları aylık prim ve hizmet belgesi ile SGK ya bildirilecektir. Bu durumda çalışan kişilerin diğer 4/a sigortalılarından bir farkı bulunmamakta ve işe girdikleri tarih itibarı ile sigortalı olmakta ve işten ayrıldıklarında da işten ayrılış bildirgesi ile SGK’ya bildirilmesi gerekmektedir. Bu kişiler için işverenleri asgari ücretle asgari ücretin 6.5 katı arasında kazanç beyan edebilmekte ve SGK’nın uyguladığı teşviklerden yararlanarak prim belgelerini verebilmektedirler.
Önümüzde hafta ise Ek- 5 Kapsamında Tarım Sigortalılığı ile 2925 Sayılı Kanun Kapsamında Tarım Sigortalılığı konusunu ele alacağız.