Tarım Bakanlığı'nda yeniden yapılanma ve hedefler

Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi eker, sektör sivil toplum örgüt yöneticileri ve kurum temsilcilerinin katıldığı kalabalık bir toplantıda, bakanlıklarındaki kurumsal değişimi ve yeniden yapılanmayı ele aldığı "Yeniden yapılanma ve dönüşüm 2012" toplantısında karar zincirinin halkalarını ve bürokrasiyi azalttıklarını açıkladı. Müfettişlik sisteminin "Niye böyle yaptın?" yapısını ortadan kaldırıp, geliştirdikleri müşavirlik sistemiyle "Niye yapamadın, hangi eksiklerin var?"sistemine geçtiklerini, 750 köyde kendi istekleriyle köy seçimi yapan katma değer artırıcı çalışma yapacak olan ziraat mühendisi ve veteriner ataması yaptıklarını, yıl sonuna kadar 2500 köyde daha benzer uygulamaya geçmeyi planladıklarını açıkladı.                
Gıda, Tarım ve Hayvancılık bakanı Mehdi Eker,"Yeniden yapılanma ve dönüşüm 2012" toplantısında bakanlığıyla ilgili gelişmeleri açıkladı, Avrupa ve dünyadaki yerini belirtti ve 2023 yılı hedeflerini ortaya koydu.
 Eker, Bakanlıklarında kurumsal yapı değişikliğini anlatırken Ankara'da 7 ayrı binada çalışma sürdüren bakanlık personelini 19 katlı 46 bin 806 metrekarelik yeni binalarında topladıklarını, Bakanlık logosunu yenilediklerini, web sitelerini bütün birimleri tek çatı altında birleştirmenin yanı sıra ingilizce olarak da düzenlediklerini açıkladı.
Bakan Eker, bakanlığın yeni yapısında karar mekanizmasını daha iyi çalıştırabilmek için bazı düzenlemelere gidip zinciri kısalttıklarını, bürokrasiyi azalttıklarını, kariyer uzmanlık sistemini getirdiklerini, klasik müfettişlik yapısı yerine sadece  "Niye yaptın?" sorusunu soran yapıdan rehberlik görevi de üstlenen "Niye yapamadın? Neyin eksik?" sorusunu soran müşavirlik sistemini haline  getirdiklerini, 7500 köyde kendi seçimleriyle görev yapan  ziraat mühendisi ve veterinerleri çalıştırmaya başlattıklarını, yaptıkları çalışmaların verimliliklerine göre onları değerlendirmeye aldıklarını, yıl sonuna kadar 2500 köyde daha benzeri uygulamaya geçeceklerini söyledi. Ayrıca, 1800 kooperatife 1.8 milyar destek verdiklerini, kooperatiflere 174 bin ailenin üye olduğunu, tohum islahına büyük önem vererek 70 bin tohumu özel muhafazaya aldıklarını, tohum üretimin arttığını ve 100  milyon dolarlık ihracat yapıldığını da belirtti. Merkezde yeni yapılanmalarında gıda kortrol, bitkisel üretim, hayvancılık, su ürünleri, AB genel müdürlüğü gibi 17 hizmet birimi kurduklarını teşkilatta şube müdürlüklerini kaldırdıklarını açıkladı.
Eker, tarımda üç disipline dayalı bir modeli esas aldıklarını, bunların sürdürülebilir ekolojik denge, biyolojik disiplin ve iktisat olduğunu buna bağlı olarak planlama, organizasyon, koordinasyon ve uygulama adımlarını attıkları bilgisini verdi.
Bakan Eker, bugün Türkiye'nin tarımdaki yerini belirtirken "186 ülkeye 1536 çeşit tarımsal ürün ihraç eden 63 milyar dolarlık üretime sahip, Avrupa'da birinci, dünyada 7. Sıradaki tarım ülkesiyiz" açıklamasını yaptı. Önümüzdeki 6 ülkenin Çin, Hindistan, Amerika, Brezilya, Endonezya gibi kıta ülkeleri olduğunu söyledi. 2023 yılı tarımsal büyüklük hedefinin 150 milyar dolar, ihracatın 40 milyar dolar olduğunu, b.unları gerçekleştirerek Avrupa'da birinciliği korurken, dünyada 5. Sıraya yükseleceğimizi açıkladı.
 Bu güzel tabloyu dinlerken aklıma gelen bazı sorular oldu. Soru sorulması istenmediği için burada yazacağım.
Birisi, toplantıyı beklerken sohbet ettiğim hayvancılık yapan dostlardan: "Polonya'dan gelen karkası bize 12.5 liraya teklif eriyorlar. Bizde en iyi maliyet 15 liradan aşağı düşmüyor. İthalatsız bir dönem ve yerli üretimin aşağıya çekilmesi için bakanlık yapılacakları bizlerle oturup düzenleyemez mi?"
Diğeri benim sorum: "Türkiye 2006 yılında 950 bin ton pamuk üretiyordu. ABD'nin Türkiye'de mısır ekimine desteğiyle 2010'da pamuk 350 bin tona kadar geriledi. Sonra dünya fiyatları nedeniyle biraz yükseldi 650-700 bin tonlara çıktı. Oysa Türkiye'de 1 milyon 300  ton pamuk tüketiyor. O nedenle üretim 350 bin tonlara düştüğünde 1 milyon ton ithalata 1.7 milyar ödendi. Pamuk hem tekstil üretimi hem yağlı tohum açığı olan ülkemiz için "Stratejik ürün" olarak değerlendirilip özel bir yapıda ele alınamaz mı?"
Yeniden yapılanan ve önemli değişimleri sağlayan bakanlığın tarım ve hayvancılık alanında sektör temsilcileriyle daha alt kalemlerde çözümleri aramaya başlamasının geldiğine inandığım için bu iki soruyu da yazdım…