Tarihin çınarları ve "saha araştırması"
Ülkemiz tarihinin aydınlığa çıkarılmasında iki büyük çınarın, Halil Inalcık ile İlber Ortaylı'nın söyleşilerini büyük bir keyifle izliyorum. Keyifleniyorum; çünkü çok şey öğreniyorum. Özellikle de "iş yapma metodu" üzerine anlattıklarını; tarih yazma ile "saha araştırması" arasındaki bağları dinlediğimde, kendi yaşantımı "test etme" fırsatı yakalıyorum.
Şişecam Topluluğu, Türkiye İş Bankası'nın "özel iştirakleri" arasında yer alır. Şişecam'a "özel bir katkı" yaptığım alan olduğuna inandığım "saha araştırmaları" konusunda neler yaptığımı okuyucu ile paylaşacağım.
Şişecam'da neredeyse çeyrek yüzyıl çalıştım. Babamın bir öğüdünü, kurumdan ayrılırken Şişecam Dergisi'ne yazdığım "veda yazılarında" yer verdim: Bir kurumun içindeki insanlarla sorunlarınız olabilir; ama topraklarla ve kurumlarla sorunlu olamazsınız!
Birçok yazıda belgeledim; bir kere daha belgelemek istiyorum: Çalıştığım kurumların hepsinde, doğru yaptıklarımın da, yanlışlarımın da hesabının sorulmasından yanayım. Yanlışlarını açık ortamlarda tartışma özgüveni gösteremeyenleri; hatalarını itiraf etmekten korkanların ayıklanması, ülkemizde "pozitif seleksiyon" aşamasına geçilmesinin hayati sorunudur. Muhataplarının bulunduğu ortamlarda geçmişi sorgulamadan "tarih bilinci" yaratılamaz. Bu anıları yazıya dökmemin nedeni sanırım çok açık. Herkesin hayatta olduğu, yanlışları düzeltebileceği zaman kesitlerinde yazmalıyız ki; sadece kendi öznel düşüncelerimize dayalı bir "gerçeklik" yaratmış olmayalım.
Sahada neler yaptım?
Şişecam Topluluğu Planlama Müdürlüğü'nde göreve başladıktan sonra "saha araştırmalarını" bir çalışma metodu olarak kurumun bünyesine yerleştirmede öncülük ettim.
Bir dizi saha araştırması yaptım. Önce o araştırmaların bir listesini vereceğim; sonra da kurumlar için saha araştırmalarının ne gibi yararlar ürettiği üzerinde duracağım.
·Soda Sanayi AŞ buhar ihtiyacının kömürle karşılanmasının olanak ve kısıtlarına ilişkin "kömür ve üretim tesisi" kurulması araştırması.
·Kornişon tipi salatalık turşusu ve kavanoz pazarı araştırması.
·Türkiye'de şarap üretimi ve şişe tüketimi araştırması.
·Yeşil zeytin üretimi ve kavanoz kullanımı araştırması.
·Kağıt-karton ambalajlarda Türkiye üretimi ve Şişecam ihtiyaçlarının karşılanması araştırması.
·Kağıt-karton üretim tesisi kurma araştırması.
·Ahşap ambalaj ve ihracattaki sorunlar araştırması.
·Ahşap ambalaj üretiminde maliyet düşürme projesinin geliştirilmesi.
·Şişecam'ın kullandığı hammaddelerin jeo-ekonomik konumları ve lojistik araştırması.
·Şişacam Topluluğu'nun "kamyon filosu" satın almasının irdelenmesi
·Türkiye'de iskele ve limanlar araştırması.
·Azerbaycan'da cam yatırımı olanakları ve kısıtları.
·Gürcistan'da cam yatırımı olanakları ve kısıtları.
·Rusya Federasyonu'nda cam yatırımı olanakları ve kısıtları.
·Türkiye'de orta ve uzun dönemde sanayinin "yerleşme" sorunları ve uygun OSB araştırması.
·Döküm sanayiine yatırım yapmanın koşulları vb.
Söz konusu araştırmaları "tek başıma" yapmadım. Ayrıntılarını yazdığım zaman ekip içinde yer alan uzman arkadaşların katkılarını da anlatacağım.
Saha araştırmalarının önemi
İşyerleri için saha araştırmalarının niçin önemli olduğunu, bu konuda ulaştığım yargıları da aktarmalıyım:
1. Gelişmekte olan ülkelerde, "söylem" ile "gerçek" arasında önemli "sapmalar" ciddi ve yanıltıcı boyutlarda oluyor. Sahada, işin mutfağında yaşayanlarla çapraz soruşturmalar yapıldığında; çoğu kez "ezberlerin bozulması" olgusuyla karşılaşıyorsunuz.
2.Saha araştırmaları, fiziki planda "ulaşabilirlik" ile "erişebilirlik" olanaklarını daha nesnel görmenizi sağlıyor.
3.Özellikle "kültürel arka planın" gözlenmesi; yarattığı fırsatların en üst düzeyde değerlendirilmesi ve tehlikelerin de en düşük maliyetle savuşturulmasının yol ve yordamlarını gözlemeniz fırsatını yaratıyor.
4.Araştırdığınız konuda daha önce girişimde bulunmuş ama "başarısız" olmuş olanları dinler; başarılı olanların hangi piyasa boşluklarını doldurduğunu anlar ve uluslararası planda ilk üç arasına girenleri incelediğinizde; dünya genelinde, ülke özelinde ve sektör bağlamında "yapılması gerekenleri" daha nesnel biçimde ortaya çıkarmanızı sağlıyor.
5.En önemlisi de, saha araştırmalarının sonuçlarını aktaran "raporlar", kurumun geniş katılımı ile tartışıldığında; kurumun entelektüel sermayesinin katkısını artıyor; insan kaynağının ortak enerjisini odaklıyor ve uygun miktarda sermaye bağlanmasına ön-ayak oluyor. Büyük resmi görerek, kendi konumunuzu belirlemenizi kolaylaştırıyor.
Tarih yazımında "saha araştırması" ne kadar önemli ise, işyerlerinde fizibilite çalışmalarında ve işletme dönemlerinde "fiyat-maliyet dengesinin" kurulması da o kadar önemlidir. Yönetişim dediğimiz olgu da, saha araştırmalarının geniş katılımlı toplantılarda tartışabilme özgüveni demektir…