Swatch CEO'su Nicolas Hayek: Finans, sanayii kontrol altına aldı gi

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

Swatch grubunun kurucusu ve sahibi 81 yaşındaki Nicolas Hayek, şirketin yıllık raporunu açıklarken, borsaları, fonları, bankaları yöneten finans ekonomisinin bir tür "finans sirki" olduğunu ve bu sirkin yalancı akrobatlar, spekülatörler, hırslı aktörler, akrobatlar tarafından yönetildiğini ifade etmişti.

Hayek, girişimcilerin meydana getirdiği zenginliklerin, Wall Street tarafından yok edildiğine inanıyor. Sanayinin finans tarafından kontrol edilmesinin, onun yok edilmesine neden olduğunu söyleyen Hayek, bir şirketin başarısını gösteren tek kanıtın borsa değeri olmadığını ifade ediyor.

İkinci Dünya Savaşı'nın ardından, ABD'nin değiştiğini ve finans sektörünün sanayiden daha önemli olmaya başladığını söyleyen Hayek, "Business School'lar yüzünden, girişimcilik ruhunu kaybettik. Bugün girişimcilere çok fazla önem verilmiyor. Bilgisayarın başına oturup, hiç kıpırdamadan Wall Street'teki paramızı nasıl artıracağımızı düşünmeye başladığımızdan bu yana, girişimcilik ruhu büyük ölçüde öldü" diyor.

Bu yönde ilginç anıları da var Hayek'in: "Bir gün büyük bir fon şirketi yöneticisi bana telefon etti ve yatırımlarımızı bir yıl içinde iki katına çıkarmayı garanti ettiğimiz taktirde, şirkete 300 milyon Euro'luk yatırım yapacaklarını söyledi. Ben de ona, garanti edebileceğim tek şeyin, hisse değerini artırmak değil, ürün kalitesini artırmak, istihdam yaratmak ve mümkün olduğunca fazla saat satmak olabileceğini söyledim. Başka bir  fon yöneticisi benim ismimi dünyanın en zengin insanları listesinde bulup, 'daha da zengin olmam' için tekstil sektöründe faaliyet gösteren pahalı bir şirketi satın almamı önerdi. 'Ben saat satıyorum' dediğimde ise, 'Önemli değil, piyasaya bazı söylentiler yayıp şirketin hisse değerinin düşmesini sağlar ve bundan sonra da şirketi ucuza alırız' dedi. Bu durum, borsacıların kafa yapısını çok iyi ortaya koyuyor. Daha da kötüsü, borsada işlem gören şirketlerin de bu kafa yapısına sahip olmaları gerektiğini düşünmeleri. General Motors'un, Mercedes ve Volkswagen'den önce gelip benimle Swatch-mobile'i konuşmuş olmasına rağmen, bir türlü bu yönde adım atmaya cesaret edememesinin nedeni de borsanın tepkisinden korkmuş olması aslında. Sanayi dünyasının finans tarafından kontrol edilmesi, aynı zamanda onun yok olmasına neden oluyor."

Yine bilinçsizlik, egoizm galip gelecek

Ekonomik kriz başladığında herkes gibi çok şaşırdığını söylüyor Hayek, fakat "ertesi gün kendime geldim ve krizin insanların kafa yapılarını değiştireceğini düşündüm" diyor. Oysa yaşananlar aslında temelde hiçbir şeyin değişmediğini ortaya koyuyor.

Krizin sona erdiği yönündeki değerlendirmelere olumlu bakmıyor Hayek ve insanoğlunun asla ders almadığını, krize neden olan hataların yeniden tekrarlanacağını söylüyor. İşte Hayek'in bu görüşünü açıklayan nedenler: "ABD'de ikinci çeyrekte bir çok banka kar açıkladı. İngiltere iki banka birleşerek daha büyük bir yatırım bankası kurdular. Herkes bu gelişmeleri alkışlıyor. Bir yıl öncesinde ise bankaların kontrolsüz büyümelerini eleştiriyorduk. Batmalarına izin verilmeyen bu dev bankalar bugün yaşadığımız felaketin sorumlusuydular. Hükümetler sistemi düzenlemeye karar verdiler. Peki bunu yaparken kime danıştılar? Ne size, ne de bana. Finansçılara danıştılar, çünkü onlar uzman ve deneyim sahibiler. Peki finansçılar ne yapıyor? Eski sistemi yeniden uyguluyorlar. İnsanoğlu öğrenmeyecek. Suçluluk, egoizm, bilinçsizlik, spekülasyon yapma arzusu geri dönecek."

Yenilikçilik ve yaratıcılıktan başka amacı olmayan insanları korumak gerekiyor.

Peki eskinin geri gelmemesi için ne yapmak gerekiyor? Hayek'e göre "Uluslararası girişimler birliği" kurmak gerekli. Yani girişimcilerin, yeni ürün geliştirenlerin, istihdam yaratanların, yenilikçilik ve yaratıcılıktan başka amacı olmayan insanların çıkarlarını korumak gerekiyor.

Dünyanın en zengin adamlarından biri olan Hayek, buna rağmen işine özel uçakla değil, araba ile gelip gittiğini söylüyor.Kimseye borcum yok, bu yüzden bağımsız bir insanım, ne istersem söyleyebilirim diyor. Bir girişimci için paranın iş aracı olduğunu ifade ediyor. "Amaç, herkes için zenginlik yaratmak" derken, girişimciliğe dair şunları söylüyor: "Girişimci, mutlaka bir şirket yöneticisi olmak zorunda değil. Hepimiz yaratıcı insanlar olarak doğduk. Fakat İkinci Dünya Savaşı'nın ardından, ABD değişti ve finans sanayiden daha önemli olmaya başladı. Business School'lar yüzünden, girişimcilik ruhunu kaybettik. Bir yönetici ve girişimci arasında önemli fark vardır. Bugün girişimcilere çok fazla önem verilmiyor. Hayallerimizi, 6 yaş ruhunu korumamız, Noel Baba'ya inanmaya devam etmemiz gerekli. Bilgisayarın başına oturup, hiç kımıldamadan Wall Street'teki paramızı nasıl artıracağımızı düşünmeye başladığımızdan bu yana, girişimcilik ruhu büyük ölçüde öldü."

Ölüm ve vergiden kurtulmak dışında hayatta her şey mümkün

Hayek'in bugün en büyük arzusu elektrikle çalışan motor üretmek. Bu sanayinin Avrupa'da kurulacağı yönünde ise son derece iyimser. İşte bu yöndeki çalışmaları ve görüşleri: "İsviçre'de 165'ten fazla fabrikada saat üretiyoruz: Smart Hambach fabrikasında üretiliyor. Yeni şirketimiz Belenos ile, burada temiz enerji üretmek için gerekli olan her şeyi hazırlıyoruz. Ben son derece umutluyum. Bazıları bilinçsiz davrandığımı düşünebilir. Swatchmobile'i düşünmüştüm daha önce ve bu işe giriştim. General Motors cesaret edemedi, Mercedes ise Smart sonrasında benim tasarladığım hibrid modeli düşünmedi. Ne yazık ki Toyota, Prius adında hibrid modeli gerçekleştirdi. Otomobillerin enerji sistemlerini güçlendirmek için, mekanik alanda çalışmak gerekli. Ben de bu yüzden Belenos'u kurdum. Bu kez otomobil değil, motor üreteceğim. Hazır olduğunda, otomobil üreticileri bu motoru satın alabilirler. Şu anda ne onların, ne de devletin parasına ihtiyacım yok. Nakit paramız var, yatırım yapıyoruz ve kontrol bizde.

Görünen o ki Hayek kontrolü kimseye bırakmak istemiyor. Ne bankalara, ne hükümetlere. Kendi sanayisini kuruyor ve bunu kendi kuralları ile yapıyor. Hâlâ dünyanın değiştirilebileceğine inanıyor ve bu değişimin sadece "olumlu devrimciler; yenilikçiler" tarafından mümkün olabileceğini söylüyor.

"Hiçbir şey imkansız değildir" diyor Hayek, "ölüm ve vergilerin kaldırılması dışında"....     

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar