Suriye

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ dunyaweb@dunya.com

 

Üzerine analiz yapmak son derece rahatsızlık ve mutsuzluk veren bir konu olsa da  maalesef gözlerimizi kapattığımızda sorun ortadan kalkmıyor.  Ben ABD’deki  politik/ekonomik görüntüyü biraz özetlemek istiyorum. 535 kişilik Kongrede Senato 52  kişi ile Demokratların elinde, Cumhuriyetçilerin sayısı 46. Alt kanat Temsilciler Meclisinde ise 233 kişi ile kontrol Cumhuriyetçilerde, Demokratların sayısı 200'de kalıyor. Senatonun ( ve TM'in) üçte biri için 4 Kasım 2014'te secimler yapılacak. Boş koltuklarla beraber secim yapılacak 35 Senatörden 21'i Demokrat 14'ü Cumhuriyetçiler için olacak. Yani Obama için son dönem olsa da önemli sayıda vekil için seçmeni fazla küstürmemek önemli. 

İlk akla gelen Cumhuriyetçiler 'in bu operasyona sıcak bakacağı elbette. Örneğin eski başkan adayı ve Ingiltere'yi hayır kararından sonra "Ingiltere artık global güç olmama kararı almıştır" diyerek suçlayan McCain. Ancak sayıları 38 ile 45 arasında değişen ve izolasyon taraftarı Çay Partisi (C) ve Liberal Demokratlar Obama'ya karşı durabilir. Örneğin 2016'da Cumhuriyetçilerden başkan aday adaylığına girmesi beklenen  Marco Rubio ve Rand Paul TM sözcüsü John Boehner ve Senatoda azınlık lideri Mitch McConnell hepsi aynı partide olsa da karşıt görüşlere sahip. Daha önceki çatışmalarda Bush'un karşısında yer alan Demokratlar arasında da katı bir tutumu destekleyen isimler var. Örneğin Max  Baucus ve TM'de Demokratların lideri Nancy Pelosi.  Tarih Obama'nın yanında . 1973 yılında çıkarılan Savaş Yetkisi Kanunundan bu yana bu konuda veto yiyen başkan henüz olmadı.

Normal koşullarda Obama istediğini alabilecek gibi görünüyor. Ancak Kongre sadece operasyonu mu tartışacak yoksa Cumhuriyetçiler   önümüzdeki aylarda gündeme gelecek olan bütçe, borçlanma tavanı, ObamaCare'in fonlanması, göçmenlik gibi konularda taviz talep edecek mi?Malum savaş ortamında bütçeyi borçları fazla tartışmayalı demek kolay. Hayır oyu kendisini  özgür dünyanın da lideri olarak tanımlayan Obama için bundan sonrası açısından çok sorunlu bir dönem anlamına gelecektir.

Gelelim operasyonun "ekonomik maliyeti" olup olmadığına. Başkan kara gücü kullanılmayacağını net bir şekilde ifade etti. Yani seçmeni kalbinden vuracak bir nokta söz konusu değil. Bu senaryoda Kongre için operasyon asker kaybı riski taşımayan ve ekonomik olarak da büyük yük yaratmayacak bir konu. Ancak herkes biliyor ki orta vadede bu operasyon bölgeyi daha da karıştırabilir.

Dolayısı ile hızlı bir şekilde yükselen petrol fiyatları (kamunun da daraldığı bir sırada) ABD ekonomisi açısından hoş sonuçlar doğurmayacaktır. Ancak asıl ilgi çekici ve bence tartışılması gereken nokta Bernanke'nin ne düşündüğü. Kendisinin 1997 tarihli ve Systematic Monetary Policy and The Effects of Oil Price Shocks başlıklı bir çalışması var. Yani aslında bir petrol şokuna karşı Bernanke'nin ne düşüneceğini biliyoruz.Bernanke petrol şoklarının ekonomi üzerine etkisinin fiyatlardaki değişimden kaynaklanmadığını asıl sorunun para politikasında yaşanan sıkılaştırma kaynaklı olduğu görüşüne sahip. Bu da bizi elbette “tapering” konusuna getiriyor. Bernanke QE'nin bitmesinin para politikasının sıkılaştırılması ile ilişkilendirilmemesi gerektiğini söylüyor. Öte yanda piyasa fiyatlandırması ve beklentilerin hareketi aksi bir durumun var olduğunu gösteriyor. Bu durumda Bernanke işi "forward guidance" ile mi götürmeyi deneyecek yoksa piyasa algısı ışığında akademik çalışmalarını göz önüne alıp "tapering'i" mi erteleyecek? Cevabı yakında göreceğiz. 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017