Sürdürülebilir tarım küçük ölçekli üreticinin desteklenmesiyle mümkün

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

 

Birleşmiş Milletler, dünyada gıda güvenliği ve fakirlik konularında çözüm olarak aile çiftçilerinin desteklenmesi gerektiğini belirterek, 2014 yılını "Aile Çiftçiliği Yılı" seçti.

BM'ye göre, aile çiftçilerinin ve küçük üreticilerin desteklenmesi, özellikle kırsal bölgelerde, iyi beslenme, sağlık ve çevre korunması konularında etkili çözümler üretebilir. İşin ilginç tarafı ise küçük çiftlik sahiplerinin dünya yiyeceğinin yüzde 70'ini üretmelerine rağmen, dünyada açlık çeken yüzde 50'yi oluşturuyor olmaları. Yani bir an önce harekete geçmek gerekiyor. Bu konuda önemli çalışmalara imza atan isimlerden birisi de Elisabeth Atangana.

Kadınların aile çiftliklerinin sürdürülebilirliği, gıda güvenliği, çevre ve beslenme açısından üretimde aktif rol oynaması için 30 yılı aşkın süredir çaba gösteren Atangana'yı, IFOAM Dünya Organik Kongresi'nde dinleme şansımız oldu.

Atangana, 2014 yılının, aile çiftçiliğinde vazgeçilmez bir rol oynayan kadın çiftçiler için çok önemli bir yıl olacağını ve uluslararası toplumun kadın çiftçilerin önemini anlayacağını söylüyor.

Bağımsız kooperatifler kilit rol oynuyor

Aslen bir çiftçi olan Atangana, Camerun'un başkentine 30 kilometre uzaklıkta muz ve sebze yetiştiriyor. 2005'ten bu yana PROPAC'ın (Orta Afrika Çiftçi Örgütleri Bölgesel Platformu) başkanlığını yürütüyor. 2012'de FAO'nun Kooperatifler Özel Elçisi olarak atanan Atangana, sürdürülebilir kalkınma ile ilgili politika ve stratejilerde kırsaldaki kadınlar ve gençlerin durumunun da dikkate alınmasına öncelik veriyor. Bağımsız ve kendi kendine yetebilen kooperatifler, kadınlar ve gençler, Atangana için tarım ve üretimde kilit rol oynuyor. Özellikle kadınların siyasi arenanın yanı sıra aile çiftliklerinin sürdürülebilirliği, gıda güvenliği, çevre ve beslenme açısından üretimde de aktif rol oynaması gerektiğini savunuyor. Tarım ve üretim denince kadınların ve gençlerin öncelikle kendilerini ifade edebilmeleri ve kendi pozisyonlarını tayin edebilmeleri için eğitimin şart olduğuna dikkat çeken Atangana, daha sonraki süreçte hükümetler, yönetimler ve karar vericilerle diyaloğa geçebilmeleri, seslerini duyurabilmeleri için ortam yaratılması gerektiğini düşünüyor. Ve Atangana'ya göre; sürdürülebilir tarım, ancak küçük ölçekli üreticinin desteklenmesiyle mümkün.
Atangana dünyanın dört bir tarafında dolaşıyor ve küresel tarımda yaşanan gelişmeleri Afrikalı çiftçilere anlatıyor. "Bu sayede çiftçiler Rio +20'den bile haberdar oluyorlar" diyor.
Atangana'ya kulak verelim:

Farklı üretim modelleri

"Piramit şeklinde bir organizasyona sahibiz.Yerel seviyeden Afrika geneline uzanıyoruz. Bundan tam 35 yıl önce yerel düzeyde, küçük bir köy kapsamında çalışmaya başladık. Bugün ise tüm Afrika'ya yayılmış bir organizasyona sahibiz. Örneğin ulusal ve uluslararası ticaret anlaşmalarından kaynaklanan sorunları; tarımın daha fazla yatırıma ihtiyaç duyduğu konusunu tartışıyoruz. Afrika genelinde farklı üretim modelleri var. Bunun başlıca nedeni Güney Afrika'da büyük çiftliklerin, Batı ve Orta Afrika'da ise küçük çiftliklerin olması. Önemli olan dayanışma içinde hareket edip, ortak çıkarları belirlemek."

Kadın ve genç çiftçilere eğitim

"Herkesin bu sürece dahil olması çok kolay değil. Tam anlamıyla katılım sağlamak için, kadınların ve gençlerin eğitim alması gerekiyor. Ancak bu şekilde kendilerini ifade edebilirler. Bu yüzden kadınların ve gençlerin liderlik kapasitelerini güçlendirmek gerekiyor. Aynı zamanda kadın ve gençlerin karar mekanizmaları ile iletişime geçmelerini sağlamak da çok önem taşıyor."

Tarıma profesyonellik getiriyorlar

"Eğitim verdiğimiz gençler sadece çiftçilik eğitimi almıyorlar; onlar aynı zamanda birer değişim lideri. Genç insanlar tarıma farklı bakıyorlar ve bizim de bakış açımızı değiştirmek istiyorlar. Tarıma girişimcilik ve profesyonellik ruhu kazandırmak istiyorlar. Bu yüzden kadın ve gençlerin bağımsız hareket edebilmeleri, kendi toprak ve çiftliklerini yönetebilecek teknolojilere ulaşabilmeleri, yerel tohumları nasıl koruyacaklarını öğrenmeleri gerekli. Toprağımızı da korumak zorundayız. İnsanlar küresel ısınma konusunda daha fazla bilinçlenmeli. Ve en önemli konulardan birisi de aile çiftliklerine yatırım yapmak. Bu, hem gıda güvenliği, hem tarımda istihdam yaratmak, hem de açlığı ortadan kaldırmak açısından çok önemli."

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar