Su polemiğine katkı!
Her afette görüşlerine başvurduğumuz Prof. Dr. Miktad Kadıoğlu dikkat çekiyor, “Kuraklık, depremden çok daha tehlikeli”…
* * *
Bu nedenle, örneğin…
Tarımsal üretimde ve su kullanımında verimlilik için Damla Sulama Sistemi’ni yaygınlaştırmalıydık…
Öyle de yaptık…
* * *
Parası olana, ‘damlama-sulama sistemi’ pazarlayan dükkanlar açtırdık…
Verimliliğin artırılması için, 1’er birim kalınlıkta/uzunlukta ‘damla sulama borusu’ döşenmesi gereken araziye, “parası olup dükkan açanların” pazarlama gücüyle 1.5 birim kalınlıkta/5 birim uzunlukta borular döşedik…
Yetmedi!
Bu uygulamalar için teşvik de verdik…
* * *
Yani, para harcamakla kalmadık…
Tarımsal ürünün ihtiyacı olan suyun 10 kat fazlasını vermeye, ‘israfa’ ve arazileri kaybetmeye devam ettik…
* * *
Örneğin…
Suyu sağlıklı taşımak için kanallar yapmalıydık…
Öyle de yaptık…
* * *
Sulama kanalı projesine başladık…
10-15 yılda bitirdik…
O arada…
Sulanacak tarım arazisini imara açıp, konut/AVM ile doldurduk…
Sonra, o ‘sulama kanalını’, konutların balkonuna manzara yapıp; o balkonlarda, ‘ithal yağlı/şekerli pasta’ eşliğinde ‘ithal çay’ı yudumladık!
* * *
Batman’dandı bu örnek…
Bugün itibariyle ‘olmayan tarım arazisini!’ sulayacak ‘su kanalına’ bakan evlerin fiyatı, diğerlerine göre daha yüksekmiş…
Yani, ‘sulama kanalı projesi’, görevini yerine getirmiş!
* * *
Oysa, her şeyimiz, akıp/uçup gitmesi için her yolu denediğimiz suya bağımlı…
* * *
Tire OSB Müdürü Galip Kılınç anlattı:
“1 kilogram salçayı, turşuyu, konserveyi işlemek için 3’er, 4’er litre su gerekiyor…
1 kilogram sütü dahi işlemek/paketlemek için, en az 3 litre temiz suya ihtiyaç duyuluyor…
Sanayinin her alanında ihtiyacımız var suya ama, Ege’nin nehirlerinde, barajlarında tehlike çanları çalıyor…”
* * *
Suyu korumak ve verimlilik için dünya ne yapıyor?
Soğuk ve buharlaşmanın az olduğu ülkeler dahi, yıllardır, baraj göllerinin üzerine “siyah plastik toplar” dökerek buharlaşmayı önlemeye çalışıyor…
Sulama sırasındaki buharlaşma ise ‘bilimsel hesaplarla’ yer altından döşenen “damla sulama sistemleri” ile önleniyor…
Sorunu, deniz suyuyla çözebilmemiz için ise “bugünün pahalı teknolojisini” kendimiz geliştirmemiz gerekiyor…
İlginç olan: Bunların tamamına, bugüne kadar bu iş için harcadığımız paranın 10’da 1’i yetiyor…