Su hayattır

OLAYLARIN İÇİNDEN / Tevfik Güngör AKP hükümetinin GAP Eylem Planı'nda ağırlığı sulama yatırımları teşkil ediyor. Dicle ve Fırat nehirleri üzerinde GAP kapsamında yapılacak barajların hemen hepsi tamamlandı. Fakat bugüne kadar sulama konusundaki hedeflere ulaşılamadı. Halbuki Türk tarımı için sulama, hele hele bilinçli sulama çok önemli. Güneydoğu'daki topraklar sulandığında dünya pazarında kalite ve fiyat rekabetine sahip üretim gerçekleştirebilir. Türkiye'nin 770 milyon dönüm toprağının 1/3'ünde 240 milyon dönümünde işlemeli tarım yapabiliyoruz. Bunun 49 milyon dönüm araziyi sulayabiliyoruz. Bugüne kadar GAP kapsamında Güneydoğu'da sulayabildiğimiz arazi sadece 2.8 milyon dönüm. Halbuki GAP'tan sulanması mümkün arazi miktarı 18 milyon dönüm. Hükümet yeni projesi ile her yıl 1.4 milyon dönüm arazinin daha sulamaya açılması böylece 5 yılda GAP kapsamında sulanan arazi büyüklüğünün 10 milyon dönüme çıkarılması öngörülüyor. Bugüne kadar biz yılda 200-250 bin dönüm araziyi sulamaya açabildik. Kısa sürede yılda 1.4 milyon dönüm araziye sulamaya aşabilecek insan gücüne ve teknik güce sahip değiliz. Fakat hükümet iyi niyetle yola çıkıyor. Hükümetin sulama kanallarını tamamlaması ve suyu tarlaya getirmesi ile iş bitmiyor. İşte o andan itibaren üretici salma sulama mı yapacak, damla sulama mı yoksa yağmurlama mı ona karar verecek. Buraya üreticinin tercihi kadar yapacağı yatırım ve suyu kullanma şekli de önemli. Çünkü bugüne kadar salma su ile sulamanın sonucu tuzlanma üzüntülere yol açtı. Sulama tercihinden sonra ikinci aşamada ürün tercihi var. Bugüne kadar sulanabilir arazinin yüzde 90'ında pamuk yetiştirildi. Münavebeli tarım yapılamadı. İhracat şansı olan ürünler tarlaya giremedi. Bu konularda üreticinin bilgilendirilmeye ve teknik desteğe ihtiyacı var.