Strateji nereden nereye!

Dr. Bertan KAYA
Dr. Bertan KAYA YENİ DÜNYADA YÖNETİM [email protected]

Salı günü strateji konusuna bir giriş yapmıştık. Nedir, ne değildir ele al­dık. Şirketlerde strateji geliştirmenin güçlüklerinden bahsettik. Bu yazıda ta­rihsel perspektiften, en popüler iş stra­tejisi modellerine bakalım istiyorum. Strateji konusu nereye evrilmiş görelim. Model seçerken bu bilgi önemli olacak.

Rekabet stratejisi modeli

Strateji alanında 1980 ve 1990’larda Michael Porter ve onun ortaya koyduğu rekabet stratejisi modeli ön plandaydı. Bu kapsamda şirketler Porter analizi de denilen, “beş güç modeli” ile uzun vade­li karlılığı tespit ederek, buna göre stra­tejiler geliştirirlerdi. Porter’ın bu mode­li şirketlerin uzun vadede kar elde ede­bilmesinin şu faktörlere bağlı olduğunu ortaya koyuyordu: “sektöre yeni girenle­rin tehdidi, alıcıların pazarlık gücü, teda­rikçilerin pazarlık gücü, mevcut firma­lar arasındaki rekabet ve ikame malların tehdidi”.

Porter’a göre bir firmanın ken­di sektöründeki göreceli konumu, bir fir­manın karlılığının sektör ortalamasının üstünde mi yoksa altında mı olduğunu belirlemekteydi. Uzun vadede ortalama­nın üzerinde karlılığın temelinin ise sür­dürülebilir rekabet avantajı olduğunu or­taya koymuştu. Bu modele göre üç farklı stratejiden birisini seçiyordunuz: mali­yet liderliği, farklılaşma ve odaklanma.

Bu model 90’ların ortasına kadar çok kullanıldı ama sonra gözden düştü. Çünkü böylesine hızlı değişen bir dünyada belirli bir rekabet üstünlüğünü uzun süre koruya­mazsınız. Çoğu sektörde rekabet çok yoğun, sektöre girişler kolay, sektör sınırları be­lirsiz, müşterilerin pazarlık güçleri de çok artmış durumda. Yani bu analiz, ortamın bu kadar zorlu ve belirsiz olduğu bir dönem­de maalesef artık işe yaramıyor. Öte yan­dan halen ülkemizde işletme bölümlerinde okutuluyor, şirketlerde de kullanılıyor!

Temel yetenekler modeli

1990’larda Gary Hamel ve C.K. Pra­lahad, Porter modelini eleştirdi ve ken­di modellerini ortaya koydu. Bu model 2000’lerin ortalarına kadar gündem­de kaldı. Onlara göre stratejinin başlan­gıç noktası core competency yani temel yetkinlik/yeteneklerdir. Temel yetenek firmaya özgü belli becerilerin bir sen­tezidir. Örneğin Apple’ın yazılım-dona­nım uyumu, Amazon’un müşteri odaklı tedarik zinciri, Meta’nın platform oluş­turma kabiliyeti gibi. İkinci aşama, sek­tör öngörüsü geliştirmektir. Yani içinde bulunduğunuz ya da temel yetenekleri­nizle girmek istediğiniz sektörün gele­ceğe ilişkin değişim yönü ve trendlerinin ne olacağına dair öngörüde bulunmak. Üçüncü aşama ise elinizdeki bu bilgiler ile bir stratejik niyet oluşturmaktır. Yani bir gelecek hayali ortaya koymak. Dikkat edin bu stratejik plandan farklı bir iş.

Bu modelde hem temel yetkinlikleri belirlemek hem de sektörün geleceğini öngörmek gerekiyor. Bu gerçekten kolay iş değil. Ayrıca model bugünkü konumu iyileştirmekten ziyade, gelecekte hangi yeni alanlara yatırım yapalım sorusuna yanıt vermekte iyi.

Business design (iş tasarımı) modeli

Adrian Slywotzky, Hamel ve Pralahad’ı eleştirerek bir model ortaya koydu. Ona göre strateji içeriden dışarıya değil, dışa­rıdan içeriye olmalı. Yani öncelik müşteri olmalı. Müşteri önceliklerine göre temel yetenekler geliştirilmeli. Dikkat ederse­niz diğer modelin tam tersi. Strateji ge­liştirme sürecinde adımlar özetle şunlar: 1- Müşterimin öncelikleri ve ihtiyaçları neler ? 2- Bu ihtiyaç ve öncelikleri hangi kanallar vasıtası ile karşılayabilirim? 3- Bu kanallardan akması en uygun ürün/ hizmetler nelerdir? 4- Bu ürün/hizmet­ler için hangi girdilere ihtiyaç var? 5- Bu girdileri işlemek için gerekli aktifler ve temel yetenekler neler olmalıdır? Bu so­rular “iş tasarımı” dediğimiz stratejik yaklaşımı oluşturmayı sağlar. Günümüz­de çok popüler bir yöntemdir.

Haftaya Slywotzky sonrası güncel mo­deller ile devam edeceğiz.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar