Steve Jobs Apple, Ulukaya Greek Chobani yoğurt yapar..

Hilmi DEVELİ
Hilmi DEVELİ EKONOMİDE SATIR ARASI hilmideveli@gmail.com

 

 

Hafta başında Amerika'da yerleşik işadamlarıyla birlikte oldum.
Konu tabii ki Amerika'da başta iş dünyasında olmak üzere her alanda başarılı olan Türkler idi.

Anlatılara göre ABD'de 600 binin üzerinde Türk yaşıyor. Bu sayının hemen hemen yarısının artık Amerikan vatandaşı olduğu bilgisinin yanısıra her geçen gün sayıları gittikçe artan girişimciler ile her alanda marka haline gelmiş Türk'lerin sayısının azınsanmıyacak sayılara gelmesini duymak gerçekten kıvanç verici..
Örneğin, Dr. Mehmet Öz, Dr. Gökhan Hotamışgil, Prof. Dr. Aydoğan Özcan, Genetikçi Murat Güneli, Ekonomist Daron Acemoğlu, Neyzen ve Bestekar Ömar Faruk Tekbilek,
Türk kültürünün savunucusu Ergün Kırlıovalı, Sevi Sarı, Avukat Mehtap Başaran Keskin, Avukat Çiğdem Acar, "Yoğurdun Steve Jobs'u Hamdi Ulukaya, Western Union'da yönetici Ali Çınar, Mimar Mustafa Abadan, Picasso Travel' in kurucusu Hüseyin Özyurtçu, internet güvenlik şirketi Comodo'nun sahibi Melih Abdulhayoğlu, İnşaat ve Gayrimenkul şirketi sahibi Ersal özdemir, Manhattan'da 12 gökdelen diken İzak Şenbahar, İşletmeci Zeynel Zach Erdem, Coca Cola'nın CEO'su Muhtar Kent, Mücevherci Ekmel Anda, The Marmara Grubu, Mavi Jeans ve Sarar..
Konuşmamızda geçen isimler bunlar..
 Elbette adını burada sayamadığımız her alanda başarıyı yakalamış çok sayıda yurttaşımız var.

Amerika'daki Türkler aralarında dayanışma ve yardımlaşmayı sağlamak adına bir çok alanda örgütlenmişler, platformlar oluşturmuşlar.
Örneğin, iş dünyasına yönelik Türk American Chamber of Commerce (TACCOM) ve Turkish American Business Connection Association (TABCON), Türk Amerikan İşadamları Derneği' (TABA - Turkish American Business Association)Turkish Coalition of America (TCA) gibi platformlar oluşturmuşlar.

ABD'de yaşayan başarılı Türkleri ödüllendirmek üzere kurulan Golden Türk Awards, Türk Amerikan Bilim Adamları ve Akademisyenleri Derneği (TASSA), Turkish American Medical Association (TAMA), Turkish Women Association (WTWA), platformların yanında TurkNA (Turk North America Inc), Amerikali Turk, USA-TÜRK portalı gibi oluşumların da varlığını öğrenmiş oldum.
ABD'de her alanda marka haline gelmiş Türklerin sayısı her geçen gün artıyor demiştim bunlardan birinin başarı öyküsünü sizlerle paylaşmak istiyorum..
Forbes dergisinin "Yoğurdun Steve Jobs'u" olarak tanımladığı Hamdi Ulukaya.
Ulukaya'nın öyküsüne gelirsek;
"Elazığ'da Fırat'ın kenarında, Munzur Dağları'nın eteğinde küçük bir kasabada mandıraclılık yapan ailenin 6 çocuğundan birisi.
Üniversiteye gitmek için 1992 yılında Ankara'nın yolunu tutar. Siyasal Bilgiler'de okurken birlikte doğup büyüdüğü kasabada ve bölgesinde yaşanan olumusuzluklara duyarsız kalmama adına arkadaşlarıyla birlikte Erzincan İliç'in Sesi adıyla yerel bir gazete çıkarırlar..
Ulukaya'nın girişimciliği böylece başlar.. İki yıl çıkarıabilirler gazetelerini . Yazdıklarından ötürü kısa süreliğine göz altına alınır. Eğitimini ve gazeteyi bırakır.
Hayatının en zor kararını verip ailesinden ve çok sevdiği ülkesinden ayrılarak dil öğrenme amacıyla 95 yılında Amerika'nın yolunu tutar.
Bir tek kelime bilmediği İngilizceyi dersleri izleyecek kadar öğrenir sonra University of Albany'de eğitimine başlar.
Bir süre sonra oğlunu ziyarete gelen baba oğlunun yaşadığı bölgede günlük süt ve süt mamülleri alanında kaliteli ürünün olmadığını fark ederek, "Burada hiç güzel peynir yok, bizimkileri getirip satsana" der.
Elazığ'dan birkaç konteyner getirdikleri peynirleri toptancılara verirler ve bu ticaretten iyi para kazanırlar.
Aileden gelen girişimcilik ruhu ve kişisel beceri yeteneğiyle bu kez burada üretim yapmanın arayışına girer.
Önce iyi bildikleri peynir üretimi için feta peyniri üreten " Euphrates, Inc."i 1997 yılında faaliyete geçirir.
İki yıla yakın ürettikleri peyniri satmaya başlar, zor da olsa pazarda tutunmayı başarırlar .
Sadece peynir üretip satmakla bu işin yeterli olmayacağını görür süt ve süt ürünleri konusunda araştırmalar yapmaya başlar.
Kraft Foods'a ait New Berlin, NY'deki "Makineleriyle satılık yoğurt fabrikası" ilanını tesadüfen görür.
Yunan yoğurdu üreten fabrika 90 yıllık kırık dökük durumda 55 çalışanıyla satışa çıkarılmış..
2005 yılında ABD Küçük İşletmeler İdaresi (SBA) kredisi kullanarak satın alır ve onarımdan geçirilerek Stonyfield Farm ve benzeri büyük şirketler için yoğurt üretimine başlar.
2007 yılında , normal yoğurttan kreması daha yoğun ve sağlıklı olarak bilinen Yunan tarzı yoğurt'un Amerikalıların damak tadına uygun olduğunu gören Ulukaya, Atalarının icat ettiği yoğurdu bu kez "Greek Chobani yoğurt" markasıyla üretime başlar ve New York'ta sınırlı sayıda markette satışa sunar.
Ulukaya, ABD`lilere yoğurdu sevdirmek için New York`un lüks mahallesi SoHu`da "yoğurt bar"ı açar.

Yeni fabrika yatırımlarıyla e ABD yoğurt pazarındaki payının yüzde 25'ine sahip olur bu payla ABD'nin en büyük üçüncü yoğurt markası durumuna gelir ve "Greek Chobani yoğurt" artık ABD'nin ileri gelen tüm süpermarketlerinde satılmaktadır.
2009 yılında The Business Review'te 40 yaş altı başarılı işadamlarından biri seçilir.
1200 çalışanı ile 2012 yılı cirosunun 1 milyar doların üzerine çıkması beklenen Chobani`nin borsada halka arzı için Goldman Sachs ile anlaşan Ulukaya`nın şirketine 8 milyar dolar değer biçilir.
Avustralya'dan sonra, kasım ayın itibariyle de İngiltere pazarına TESCO ile birlikte girerek ilk kez Avrupa'ya açılır."
Peynir üretimiyle başlayan girişimcilikte yaratılan ürün ve marka ile zirveye ulaşılır..
ABD Küçük İşletmeler İdaresi'nin (SBA) 2012 Ulusal Girişimcilik Başarı Ödülü.
Bir sohbetten edindiklerimi ve Amerikada marka olmuş isimlerden sadece birisinin başarı hikayesini sizlerle paylaşmış oldum.
İnsana heyecan ve kıvanç veren bu güzelliklerin dünyanın her ülkesinde artmasını diliyorum...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar