Sosyal yardımların aslan payı üst gelir gruplarını gidiyor
Türkiye İstatistik Kurumu’nun sosyal koruma yardımları verilerine göre geçen yıl yardımlar yüzde 13.14 artarak 215.9 milyar lira düzeyine ulaştı. Bu yardımların gayrisafi yurtiçi hasılaya (GSYİH) oranı ise 0.3 puan artarak yüzde 13.5’ten yüzde 13.8’e yükseldi.
Sosyal koruma yardımlarını hayata geçirmek için yaklaşık 4 milyar TL, yani yardımların yüzde 1.84’ü kadar da idari harcama yapıldı. Böylece sosyal koruma yardımlarının toplam maliyeti 219.9 milyar liraya ulaşıyor. Böylece sosyal koruma yardımlarının toplam maliyeti, GSYH’nin yüzde 14’ünü buluyor.
Sosyal koruma yardımlarına ayrılan bu miktar, ilk bakışta çok yüksek gözüküyor. Ancak bu rakamı yükselten aslında emekli aylıkları. Yani çalışanların yıllarca ödemiş olduğu sigorta primlerinin karşılığı ve aslında karşılıksız yardımlar değil. Çalışanların ödediği sigorta primlerinin karşılığı olan ödemeler hariç tutulursa manzara tamamen değişiyor.
Toplam sosyal koruma yardımlarının yüzde 90.8’ini şartsız yardımlar, yüzde 9.2’sini şartlı yardımlar oluşturuyor. TÜİK’in tanımına göre şartsız yardımlar “kişinin gelir ve/veya refah düzeyine bakılmaksızın yapılan” yardımlardan oluşuyor. Şartlı yardımlar ise “gelir ve/veya varlıkları belirli bir düzeyin altında olma koşuluna bağlı olarak verilen” yardımlardan oluşuyor.
Bu durumda yoksulluk şartına bağlı olarak yapılan yardımlar, aslında sosyal koruma yardımlarının sadece yüzde 9.2’sini oluşturuyor. Yoksulluğa bağlı şartlı yardımların yüzde 30.8’ini aile ve çocuk yardımları, yüzde 30.33’ünü engelli ve malullere yapılan yardımlar, yüzde 18.88’ini de sağlık yardımları oluşturuyor.
Sonuç olarak toplam sosyal koruma yardımlarının sadece yüzde 2.84’ü aile ve çocuk yardımı, yüzde 2.79’u engelli ve malullere, yüzde 1.74’ü de sağlık yardımı olarak muhtaçlara veriliyor.
Şartsız olarak verilen yüzde 90.8’lik sosyal koruma yardımının kendi içindeki dağılımı ise şöyle: Bu gruptaki yardımlarının yüzde 52.54 ile yarıdan fazlasını emekli aylıkları oluşturuyor. İkinci sırada yüzde 31.68’lik payla hastalık ve sağlık yardımları, üçüncü sırada ise yüzde 12.56 ile dul ve yetim aylıkları geliyor. Bu üç kalem, yoksulluk şartına bağlı olmadan verilen şartsız yardımların yüzde 97’sini oluşturuyor.
Emekli, dul ve yetim aylıkları ile şartsız sağlık yardımlarının aslında sosyal güvenlik sigortasına ödenen primlerin karşılığı olarak yapılan ödemeler olduğunu kabul edebiliriz. Emekli aylıkları toplam sosyal koruma yardımlarının yüzde 47.7’sini oluşturuyor. Toplam sosyal koruma yardımları içinde dul ve yetim aylıklarının payı ise yüzde 11.4 düzeyinde. Sosyal sigorta prim ödemeleri karşılığında hak edilen bu aylıkların toplam sosyal koruma yardımları içindeki payı yüzde 59.1’i buluyor.
Yine sigorta priminin karşılığı olarak alınan şartsız sağlık yardımlarının toplam sosyal koruma yardımları içindeki payı ise yüzde 28.76 düzeyinde. Bunu da hesaba kattığımızda sigortalıların, prim ödemeleri karşılığında yapılan ödemelerin, toplam sosyal koruma yardımları içindeki payı yüzde 87.9’u buluyor.
Yoksulluk şartına bağlı olmaksızın yapılan işsizlik yardımları da şartsız yardımların yüzde 1.31’ini, toplam sosyal koruma yardımlarının ise yüzde 1.19’unu oluşturuyor. Bu da çalışanların işsizlik sigortası primi ödemelerinin karşılığı.
Emekli aylıklarının gelir gruplarını göre dağılımına baktığımızda ise üst gelir gruplarının aslan payını aldığını görüyoruz. Emekli, dul ve yetim aylıklarından en yoksul yüzde 20’lik kesimin aldığı pay, sadece yüzde 2.84. Buna karşın en zengin %20’lik gelir grubunda yer alanların emekli, dul ve yetim aylıklarından aldığı pay yüzde 41.47’yi buluyor. Yani emekli, dul ve yetim aylıklarından en zengin yüzde 20’nin aldığı pay, en yoksul yüzde 20’nin aldığı payın 14.6 katı. En yoksul ikinci yüzde 20’lik gelir grubunun emekli, dul ve yetim aylıklarından aldığı pay ise yüzde 9.41 düzeyinde. Orta gelir grubunu oluşturan üçüncü yüzde 20’lik gelir grubunun emekli, dul ve yetim aylıklarından aldığı pay yüzde 19.01, ortanın üstündeki 4. yüzde 20’lik gelir grubunun aldığı pay ise yüzde 27.26 düzeyinde.
Bu haliyle toplumun yoksul kesimlerinin emekli aylıklarından aldığı toplam pay yüzde 12.26’da kalıyor. Toplumun en zengin ve üst-orta gelir grubunun emekli, dul ve yetim aylıklarından aldığı toplam pay yüzde 68.73’ü buluyor.
Bu da gösteriyor ki sosyal koruma yardımlarından aslan payını yine üst gelir grupları alıyor.