Son söz kimin
Yılsonuna girerken firmalar arasındaki satış yarışı giderek hız kazanıyor. Normal şartlarda ayda bir düzenlenen ve her ayın ilk haftası içinde açıklanan kampanyalar, yılın son ayında neredeyse her hafta yenileniyor.
Tüm firmalar, birbirlerini kollayarak son sözü söylemek ve 2009’un son haftasına bir iki fazla araç sıkıştırmak adına ilanlara ve indirimlere hız verdi.
Bayiler, deyim yerindeyse sahura kadar açık, müşteri bekliyor.
Bütün bu çabalar, bir maraton koşucusunun son metrelerinde gösterdiği insanüstü gayrette benzetilebilir. Bu çabalar, ne yazıkki 31 Aralık’ta yerini dingin bir bekleyişe bırakacak gibi.
Zira, 2010 yılının bu seneden kötü geçeceği neredeyse kesin. İyimseri, kötümseri herkes bir düşüş yaşanacağı yönünde birleşse de bu düşüşün ne oranda olacağına dair senaryolar çeşitli. Kimse hükümetten bir destek beklemiyor. Yanlış anlaşılmasın istenmiyor değil, beklenmiyor. Yani bir anlamda umut kesildi.
İkinci kötümser bakış ise 2009’da verilen ÖTV desteği ile 2010 talebinin öne çekildiği. Öne çekilen talebin, yeni yılda önemli düşüşler yaratmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Böyle sinyallerin alındığı bir ortamda, önümüzdeki yıl otomotiv satış ve pazarlamasında alışılagelenin dışında hareketler görülebilir. Zira, fiyatların yükselmesi kaçınılmaz. Aynı zamanda da “kampanyasız almam” diyen, “kampanya yapılmayan bayiye girmeyen” bir tüketici kitlesi de oluştu. Tüketiciler artık, bayideki anahtar teslimi satış fiyatının gerçekliğine inanmıyor. En ucuz Çin otomobilinden 400-500 bin Euro’luk araçlara kadar her yerde “En son kaça olur” pazarlıkları yapılıyor.
Böyle bir ortamda kampanya yapmadan araç satmak pek mümkün değil. Fakat, aynı zamanda fiyatların da yukarı gitmesi şart. Bu ikilemde başarıyı bulmanın yolu bir şekilde doğru hamleleri yapmak ve gerekirse risk almaktan geçiyor.
Benim tahminim büyük bir ihtimalle, ilk yarısının pazarlamadan satışa kadar aktivitelerin durgunlaştığı, 2011 model yılına geçerken kampanyaların hız kazandığı ve sonbaharda düzenlenecek Autoshow İstanbul Fuarı ile birlikte de şovun zirve yapacağı bir yıl bizi bekliyor. Bu yıla yönelik son sözü ise kimin söyleyeceğini, son üç gündeki tüketici tepkisi gösterecek.