Siyasi pazarlamada başarı sağlayan 9’lu formül

24 Haziran seçimleri öncesinde tüm partiler iletişim çalışmalarına ağırlık verdiler. Liderlerin yurt çapındaki toplantıları, sahadaki teşkilalatlara canlılık getiriyor. Seçmenler yavaş yavaş görüşlerini oluşturuyorlar. Çok yakında adayların ve partilerin reklam kampanyaları başlayacak. Bayraklar, balonlar, afişlerle büyük bir görüntü karmaşası yaşanacak. Kitlesel mecralardaki iletişimde de, mesajlar ve vaatler içiçe geçecek. İletişim çalışmaları aslında partilerin ve adayların ayrışmasına pek de yardımcı olmayacak. Geçmişteki iletişim çalışmalarından bir çıkarsama yapacak olursam, bu seçim döneminde de reklamların çoğunun yaratıcılıktan uzak, klişelerle dolu posterlere benzeyen çalışmalar olacağını söyleyebilirim.

Bu bağlamda, milletvekili adaylarının kendi konumlandırmalarını ve iletişim çalışmalarını aşağıdaki listenin ışığında gözden geçirmelerinde yarar olabileceği insancındayım.

Neler gerekli?

1. Hakiki olmak

İnsanlar doğal olan ve kendisini rahatlıkla ortaya koyan kişilere kendilerini yakın hissederler. Bu yüzden, her şeyden önce olduğu gibi görünmek ve göründüğü gibi olmak gerekir.

2. Tutarlılık

Bir kişinin sevilmesi ve güvenilir olmasının temel koşulu söylediklerinin, yaptıkları ve yaşam biçimiyle tutarlı olmasıdır. Sıkça fikir ve pozisyon değiştiren bir aday, özellikle genç seçmenlerin uzaklaşmasına neden olacaktır.

3. “Hedef seçmen kitlelerini” tanımak

Araştırmalar, dünyanın her yerinde insanların siyasete spor klübü sadakatıyla yaklaştığını ortaya koymaktadır. Çok büyük değişiklikler olmadıkça, sağ-sol ya da muhafazakar-demokrat seçmen kitlelerinin tercihleri genellikle aynı kalır. Mevcut seçmeni elde tutabilmek ve onun partinin gönüllü bir elçisi gibi davranmasını sağlamak isteyen bir siyasetçi işe onların dünyasından başlamak zorundadır. Konuşmaktan çok dinlemeli, insanlara yakın olmalıdır.

4. Gerçek sorunları tanımlamak

Siyasi iletişim stratejilerinin en önemli başarı unsuru sorunların gerçekçi bir biçimde ortaya konabilmesidir.. Somut sorunlar üzerinde durmayan siyasi propaganda çalışmaları seçmende hiç bir karşılık bulamaz.

5. Sorunlara inandırıcı çözüm sunmak

Pazarlamada başarının ilk ve en değişmez kuralı sorunlara sunulan çözümlerin doğru ve net bir biçimde anlatılmasıdır. Tüketici kendisi için sorun olan bir konuya çözüm sunan ürünleri ve markaları tanımaya istek duyar. İkna olursa o ürünlere yönelir. Siyasi pazarlamada da, sorunlara inandırıcı çözüm vaat eden ve çözümleri verilerle destekleyen siyasilerin söyledikleri daha büyük bir dikkatle dinlenir.

6. Tutkulu olmak

İnsanlar kendilerini yönetecek kişilerin tutkulu, azimli, hırslı ve mücadeleci olmasını isterler. Siyasetçilerin, istek ve turkusu seçmenleri etkiler ve bu heyecan zamanla tabana yayılır.

7. Geçmişe değil geleceğe bakmak

Siyasetin özü daha iyi bir gelecek vaat etmektir. Bu yüzden, aydınlık bir gelecek olabileceğini gösteren siyasetçiler geniş kitlelere ulaşabilir. Siyaset aslında hayal kurdurma başarısıdır. İnsanlar ortak hedeflere gidebileceklerini ve daha iyi bir dünyanın mümkün olduğunu hisettiklerinde, siyasate olan ilgileri de artar.

8. Odaklanmak

İnsan beyni karışıklıktan nefret eder ve sade olana yönelir. Seçmen aslında adayın ve partinin “kendisine ne vaat ettiğine” ve bunu ne kadar gerçekleştirebileceğine bakar. Bu yüzden laf kalabalağından ve demagojiden kaçmak ve odaklanmak gerekir.

9. Mantığa ve kalbe seslenmek

Seçmenler sevmedekileri siyasetçilere oy vermek istemezler. Bu yüzden mantığa hitap eden vaatler, çözümler, stratejiler kadar, kalplere ulaşacak bir söylem yaratmak da çok önemlidir. Duygular olmadan siyaset olmaz. Siyasetçi seçmenini ne kadar sever ve önemserse, onlar da onu o kadar sever ve önemser.