Siyasi kavgalar ve ekonomilerin geleceği
Serdar BAYER / YATIRIM FİNANSMAN
Avrupa ve ABD tarafında meydana gelen siyasi dalgalanmalar gelecek dönemde piyasalarda stresin artmasına neden olacak gibi görünüyor. Avrupa' da İtalya seçimlerinin belirsizliğini koruması, Amerika' da harcama kesintilerinin adım adım yürürlüğe girmesi, Çin' de oluşan emlak balonunu engellemeye çalışan hükümetin attığı adımlar belirsiz ve gerilimli bir döneme girdiğimize işaret ediyor.
Amerika' da gelinen son durumun başlangıç noktası 2011 yılına dayanıyor. 2011 yılında borçlanma limitiyle ilgili tartışmalarda Obama harcama indirimine gidilmesi konusunda geri adım atmış ve bu sürece razı olmuştu. Oluşturulan komitede başta savunma harcamaları olmak üzere belli noktalarda harcama kısıntısı planlaması yapılmıştı. 1 Mart itibariyle bu kesintiler otomatik olarak yürürlüğe girmeye başladı. Partiler arasında anlaşmaya varılmamış olması Başkan Obama' ya seçenek bırakmamış görünüyor. Harcama kısıntıları 10 yıllık süreyi kapsayacak ve 1.2 trilyon dolara ulaşacak. Cumhuriyetçiler ve Demokratların tekrar uzlaşamamaları durumunda önümüzdeki iki ay süresince yeni kesintiler devreye girmeye devam edecek.
Harcama kısıntılarının muhtemel sonuçlarıyla ilgili tahminler piyasaların odak noktasına oturmuş durumda. Bu restleşme sonucunda ortaya çıkan tabloda IMF ülke ekonomisinde bekledikleri büyümenin yarım puan azalacağını açıkladı. Bernanke ise tahvil alımlarının kesilmesi durumuna vurgu yaparak oluşacak bozulmanın engellenmesi için çok daha uzun süre faizlerin sıfır seviyesinde tutulması gerekliliğini ortaya koydu.
Avrupa' ya baktığımızda ön plana İtalya da oluşan siyasal belirsizliğin çıktığı görülüyor. Koalisyon hükümetinin kurulamaması ve seçimlerin bir sene içinde tekrar yenilenme olasılığının artması Euro bölgesinde kırılganlığın ivme kazanmasına neden oluyor. Bu kırılgan durum sonrasında Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası' ndan gelecek faiz kararı merakla bekleniyor. Faiz indirimi kararı verilmesi kırılgan durumun dengelenmesi açısında yararlı olabilir.
Mevcut gelişmeler ışığında Euro/Dolar paritesine baktığımızda düşüş trendinin devam ettiği görülüyor. 1.2975-1.2990 hedef bölgesine kadar geri çekilen paritede yukarı yönlü tepki hareketi oluşması durumunda 1.3145-1.3200 seviyeleri direnç konumunda olacaktır. Tepki hareketinin gücüne göre 1.3260 seviyesine kadar bir taşma görülebilir. Düşüş trendinin bozulması için 1.3300 seviyesinin üzerinde günlük kapanışlara ihtiyaç var. Düşüşün devam etmesi durumunda ise 1.2800-1.2900 aralığı yeni hedef bölgemiz olacaktır.
Ekonomilerde beklentilerin olumsuza dönmesi ve Ortadoğu' da gerilimin azalması petrol fiyatında düşüş yönünde baskıya neden oluyor. Amerika ve Avrupa' dan gelen datalar ile gelecek dönemli büyüme tahminlerinin bozulmasına ek olarak Çin' de PMI datasının beklentilerin altında kalması ve aşırı derecede artmış emlak fiyatlarını baskılamak için alınan tedbirler ile Ortadoğu bölgesinde Suriye-İsrail-İran arasında yaşanan gerilimin geride kalması petrol fiyatında oluşan geri çekilmenin en büyük nedenleri arasında bulunuyor. İlerleyen süreçte Ortadoğu' da stres artışı olmaması durumunda petrolde aşağı yönlü baskının etkisini sürdürmesi beklenebilir.
Yazara Ait Diğer Yazılar
Tüm Yazılar