Sisli dünyada yol aramak
Geçen hafta başında sohbet ettiğimiz Merkez Bankası eski başkanı Durmuş Yılmaz, dünya ekonomisini değerlendirirken bir yandan ikilem yaratan değerlendirmeleri ortaya koydu. Bir yandan Avrupa'nın tek para ve tek Merkez Bankası'nın yanında tek Hazine fikrini yerleştirmesi zorunluluğundan söz etti. Bir yandan Amerika'da bankacılık ve konut sorununun henüz çözülmemiş olduğunu söyledi. Yılmaz'ın anlatımlarında iki derecelendirme kurumunun Amerika'nın yüksek borçluluğuna bağlı not indirme konusunda olumsuzluk belirtmeleri eklenince beni dünya ekonomisiyle ilgili başlıktaki değerlendirmeye, "sisli dünyada yol aramak" düşüncesine itti.
Merkez Bankası eski başkanı Durmuş Yılmaz ile beş yıl süreyle yılda 5-6 kez Anadolu'nun çeşitli kentlerinde "Para politikaları" konferanslarında birlikte olduk. Başkan hep açıklıkla elindeki dünya ve Türkiye ekonomisiyle ilgili verileri ortaya koydu, bu verilere bağlı uygulamakta oldukları politikaları anlattı. Kimi toplantıda konuşması sonrası 30 soruyu birbiri ardından yanıtladı. Kimilerinde soru adedi 60'ları 70'leri buldu. O sorulara da açıklıkla, muhataplarına aykırı gelebilecek olan şeyleri de söylemekten çekinmeden yanıt verdi.
Başkanlığı döneminde kimi zaman ihracatçılar, kimi zaman da Başbakan ve bakanlar dahil siyasetçilerin sert eleştirilerine muhatap oldu. Ama o doğru bildiği yolda yürüdü. Merkez Bankası olarak temel görevlerinin "Fiyat istikrarı" olduğunu tekrarlamaktan kaçınmadı. Enflasyonu tek haneli konuma getirdikten sonra, görev süresini tamamlayıp, kendisi "gümüşse" , "altın" olarak değerlendirdiği arkadaşlarına görevini bırakıp Cumhurbaşkanlığı Baş Danışmanlığı görevine atandı.
Geçen hafta başında kendisi ile Genel Yayın yönetmenimiz Hakan Güldağ, Genel Yönetmen Yardımcımız Talip Aktaş ve Borsa Finans müdürümüz Ece Ceyhun'la birlikte dünya ekonomisindeki gelişmeleri ele alan bir sohbet yaptık. Bu sohbette Yılmaz, dünya ekonomisindeki gelişmeleri, Merkez Bankalarının tutumlarını, beklentilerini ortaya koydu. Yılmaz konuşurken ben onun anlattıklarının değerlendirmesi içinde dünya ekonomisini "sisli dünyada yol aramak durumundayız" diye tanımladım.
Neydi beni bu tanıma iten?
-Bir kere dünyada hala iki farklı görüşün hakim olduğunu söyledi. Bir yanda hala resesyon korkusu yaşayarak genişlemeci politikaların sürmesini isteyenler. Öte yanda artık yavaş yavaş toparlanıyoruz, enflasyonist dönemlere girebiliriz, buna uygun politikalar geliştirmeliyiz düşüncesinde olanlar.
-Şu anda dünya ekonomilerini tehdit eden en önemli risk Avrupa'daki kamu maliyesiyle ilgili. Zayıf hükümetler alınması gereken önlemleri almazlarsa dünyanın başına yeni sorunlar gelebilir. Avrupa'da Yunanistan gibi ülkelerin birlik dışına çıkarılması, farklı yeni sıkıntılar yaratır. Zaman içersinde para birimi ve tek Merkez Bankasına sahip AB'nin Hazinelerini de birleştirmeleri zorunlu olacaktır.
-Özellikle gelişmiş ülkelerin büyümeleri iyi gitmiyor, zaman zaman duraksıyor, bu yüzden yeniden aşağı yönlü revize ediliyor. Avrupa'da beklenen ikinci stres testi ilkinden zor olacak. Sermaye gerekliliği ortaya çıkarsa bunun nasıl sağlanacağı yönündeki sorular gündemde cevapsız duruyor. Amerika'da da konut ve bankacılık sorunu çözülmüş değil. Bu yüzden hem Mody's borçlanma ile ilgili uyarı yapıp, "notunun gözden geçirileceğini belirtiyor, hem S and P yüksek borçluluğu nedeniyle Nisan ayında uyarıda bulunup Amerika'nın uzun vadeli kredi notunu durağandan negatife çevirdi.
-Merkez Bankaları politikalarında paradigma değişiklikleri yapılıyor. İşler iyi giderken önemsenmeyen balonların yarattığı birikimlere müdahale edilmiyordu. Oysa, her iyi giden sistem içersinde riskler birikir. Sistem bu risklerin birikimiyle akrep gibi kendini sokar. Merkez Bankaları krizlerin periyotlarını uzatmak ve derinliklerini azaltmak için köpüklere müdahale etmelidir. Bu finansal istikrarı öne çıkarır.
-İşler iyi giderken de birileri sürekli aykırı sorular sorup düşünce dinamiğini diri tutmalıdır. Herkes "evet efendim" derse olmaz, birisinin kafasına tabla yemeyi göze alarak "Hayır" demesi gerekir. Bu siyasi otoriteyi doğruya yöneltir.
Beni "sisli dünyada yol aramak düşüncesine" vardıran Durmuş Yılmaz'ın konuşmasında yer alan açıklamaları ve uluslararası derecelendirme kurumlarının ilk kez 3A'lı Amerika'yı uyarak değerlendirmeleri oldu.