Şirketlerin yarattığı değer finansal verilere sığmazsa
Kurumsal yatırımcılar “finansal olmayan” bilgilerin uzun vadede finansal hale geldiğinin ve finansal değer yarattığının artık daha çok farkındalar. Yatırımcılar, şirketlerin hem riskleri hem de fırsatlarıyla olan ilişkilerini anlamak için finansal olmayan bilgilerin arkasındaki bağlantıyı araştırmak ve anlamak durumundalar. Yatırımcıların bu tür bilgiyi entegre raporlarda bulabiliyor olması, kurumların bu raporlama yaklaşımını benimsemelerinde en önemli motivasyon olarak karşımıza çıkıyor.
Kısa vadeli getirilere odaklanan kurumlar ve piyasalar gelecekteki yatırım fırsatlarını ve yatırımcıları kaybediyor
“Entegre düşünce”ye dayanan bu raporlama düzeni, şirketlere kendi değer yaratma hikâyelerini, stratejilerini anlatma olanağı sağlıyor. Sadece tarihsel veriler değil geleceğe yönelik bilgiler de rapor ediliyor.
Geçtiğimiz hafta Entegre Raporlama Türkiye Ağı (ERTA) olarak Borsa İstanbul iş birliği ve ev sahipliğinde “Kurumsal Raporlama ve Yatırımcı Beklentileri” Konferansı’nı gerçekleştirdik. Gong töreniyle başlayan konferansta, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Borsa İstanbul Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkan Vekili Murat Çetinkaya, Uluslararası Entegre Raporlama Konseyi (IIRC) Onursal Başkanı Prof. Mervyn King ve Finansal Raporlama Konseyi Kurumsal Raporlama Projesinin Geleceği Danışma Kurulu Başkanı ve önceki dönem IIRC CEO’su Paul Druckman ile birlikte açılış gongunu entegre rapor yapan şirketler adına çaldık.
Şirketlerin tüm paydaşlarına karşı sorumlu ve şeffaf olmalarının beklendiği bir dönemdeyiz
Ali Fuat Taşkesenlioğlu açılış konuşmasında, SPK olarak, ülkemizde entegre raporlamanın yaygınlaşmasının sermaye piyasalarımıza olumlu katkılarının olacağını değerlendirmekte ve bu konunun ülkemizde gerek şirketler, gerek sivil toplum kuruluşları, gerekse diğer aktörler tarafından büyük bir ciddiyetle sahiplenilmesinden memnuniyet duymaktayız.” diye ifade ettiği konuşmasına şöyle devam etti; “Şirketlerin çalışanlarına, hissedarlarına, içinde bulundukları topluma ve hatta tüm ekosisteme karşı sorumlu ve şeffaf olmalarının beklendiği bir dönemdeyiz. İhtiyaç duyulan bilgilerin edinilmesi için finansal ve finansal olmayan bilgilerin bir bütün halinde ve birbiriyle ilişkili olarak sunulabilmesine imkan veren entegre raporlama, bu ihtiyacı karşılamak üzere ortaya çıkmıştır. Entegre raporlama sayesinde yatırımcıların karar alırken, şirketlerin finansal riskleri kadar, finansal olmayan risklerini de gördüğü, bu risklerini nasıl yönettiğini ve kısa, orta ve uzun vadede nasıl bir değer yarattığını daha iyi anladığı ifade edilmektedir”.
Raporlamanın geleceği konusunda Borsa İstanbul’dan tam destek
Murat Çetinkaya ise konuşmasında şunları dile getirdi: “Düzenleyici ve uygulayıcı kurumlar olarak bireysel emeklilik sisteminde yer alan belirli fonların varlık dağılımının asgari %10’unun Borsamızda işlem gören paylara, özellikle de BIST Sürdürülebilirlik Endeksi ve BIST Kurumsal Yönetim Endeksine dahil olan şirketlere yönlendirilmesi konusunda birlikte çalıştık. Entegre raporlama ve genel olarak raporlamanın geleceği konularındaki gelişmeleri de yakından takip ediyor ve bu alanda ülkemizde yapılan çalışmalara katkıda bulunuyoruz. Gerek düzenlemede gerek icrada yetkili bir kuruluş olarak elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz.”
Raporlamanın çerçevesini oluşturan kurumlar rekabetten ziyade işbirliğine odaklanmalılar
Kurumsal raporlamanın duayenlerinden Mervyn King, kurumların yatırımcıları ve diğer paydaşlarıyla daha net, açık ve etkili bir şekilde iletişim kurmaları ve ayrıca uzun vadeli stratejik planları için kısa ve anlaşılır bir dilde rapor vermeleri gerektiğine vurgu yaptı. Bununla birlikte günümüzdeki kurumsal raporlama standartlarının ve çerçevelerinin 21. yüzyıl için uygun olmadığını belirtirken, radikal bir şeffaflık için sağlam iş stratejilerine ihtiyaç olduğuna dikkat çekti. Kurumsal raporlamanın geleceğiyle ilgili olarak, çerçeveyi oluşturan kurumların rekabetçi olmaktan çok iş birliğine odaklanmaları gerektiğini önemle vurguladı.
Sermaye piyasası katılımcıları, ekonomi, toplum ve paydaşlar için sürdürülebilir değer yaratmakla sorumlular
Paul Druckman, entegre düşünmenin ve raporlamanın kurumsal raporlamada bir evrim olduğunu belirterek raporların bir iletişim aracından çok daha fazlası olduğuna belitti. Druckman, yatırımcılar ve şirketler de dâhil olmak üzere sermaye piyasasının tüm katılımcılarının, ekonomi, toplum ve paydaşlar için sürdürülebilir değer yaratmakla sorumlu olduklarına dikkat çekti.
Entegre raporlama alanında dünyaya yön veren isimlerden ikisinin bir araya geldiği toplantı gösterdi ki; değer yaratan bilginin kapsamı finansal bilginin ötesine geçiyor.